Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararında "Telafisi imkansız zararlar doğurur" ifadesini kullandığını hatırlatan Sağlam şunları söyledi: "Halbuki YÖK'ün 2009'da uygulamaya koyduğu sistem 1981 ile 1998 yılları arasında tam 17 yıl uygulandı. Hiç de telafisi imkansız zararlar doğurmadı. Hiçbir öğrenci veya veli de bu uygulamanın aleyhine bir dava açıp, itirazda bulunup zarar gördük demedi. Kendi kendilerine bir zarar tutturmuşlar."
BARO BAŞVURAMAZ
Danıştay'ın İstanbul Barosu'nun müracaatı üzerine karar vermesini de eleştirdi: "Barolar sadece avukatların işleriyle ilgili, Danıştay'a gidebilir' diye 10. Daire'nin verdiği bir karar var. Her nedense bu konu dikkate alınmadı."
MHP PROPAGANDA YAPIYOR
Sezer yasayı veto etmişti
Eski YÖK Üyesi Prof. Dr. Bülent Serim, 2004'te eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilen yasa tasarısına dikkat çekti. Serim şunları söyledi: "Ben kanun tasarısının içeriğini görmedim. Ancak şu kadarını söyleyebilirim ki, Anayasa'nın 131. maddesi bu düzenleme yetkisini YÖK'e vermiştir. 2004 yılında da yine katsayı ile ilgili bir yasal düzenleme eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmişti. Veto gerekçesi açıkça Anayasa'da da belirtildiği gibi yükseköğretim giriş sistemi ve sınavı YÖK'ün belirleyeceği esaslara göre düzenlenir şeklindeydi."
Anayasa açık yetki YÖK'te
Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi ve eski YÖK Üyesi Prof. Dr. Halis Ayhan, 2547 Sayılı Kanun'un 45. maddesine atıfta bulunarak, "Bu maddede her şey açık bir şekilde belirtilmiştir. Uzun bir maddedir, daha kısa olabilirdi ama bu madde katsayı da dahil olmak üzere yükseköğretime girişte belirlenecek kuralların belirlenmesi ve uygulamasını YÖK'e vermiştir. Şu aşamada böyle bir kanuna gerek de ihtiyaç da yoktur" yorumunu yaptı.
Anayasa Mahkemesi farklı düşünüyor
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Şentop, katsayı belirleme yetkisinin YÖK'te olduğuna dikkat çekmekle birlikte Danıştay kararıyla çıkmaza giren konuda bir kanun değişikliğinin zorunlu olduğunu düşünüyor. Kanun değişikliğinin Anayasa Mahkemesi'nden dönmeyeceğini umduğunu belirten Şentop, "Anayasa Mahkemesi, Danıştay gibi düşünmüyor. Katsayı konusunun, ihtilaflı ve tartışmalı 367 gibi olmadığı için Yüksek Mahkeme'nin böyle bir kanunu iptal etmeyeceğini düşünüyorum. Ama tabii kesin bir kanaat de belirtemem" diye konuştu.