"...Şüphesiz bir kavim, kendini değiştirmedikçe; Allah da onları değiştirmez. Ve Allah, kendi yaptıkları şeyler sebebiyle bir toplumu cezalandırmaya karar verdi mi, hiçbir şey bunun önüne geçemez, Allah"tan başka onları koruyacak birisi de bulunmaz." (Ra"d: 11)
Değişme ve değiştirme... Kim değişti, kimi, kimler değiştirdi? Değiştirilen kişiler, bu defa kimleri değiştirdi? Bu değişim sorumluluğunu kimler üzerine aldı? Sorumlular kimlere göz koyup kimleri seçti?
Çevremizdeki ülkelerde olan değişmeleri gözlüyoruz. Onlara değişme fikrini kim verdi ve zincirin halkaları gibi birbirini değiştirenlerin ilki kimdi?
Hayat denizinde boğulmak istenen kızı, kim kurtarmaya çalıştı? Boğulmaktan kurtarılan kızın bu defa iffet ve namusunu kimler kirletti? Kızın iffet ve namusunu kirletenleri kim değiştirdi?
İnsanların ihtiyacı olan eşyayı kimler değiştirmek istedi? Enkaz altından kurtarıldığını iddia edenleri, sonradan kimler değiştirdi? Suç değiştirende mi değişende mi? Eğer suç varsa, çoğu kimde? Suç oranını tespit edecek ve suçluyu yargılayacak hakkın hâkimleri nerede?
Gelin şöyle bir gözetleyelim; değişmek ve değiştirmek sadece dış dünyada mı? İnsanların beyinlerine yön verenleri kim değiştirdi? Perde arkasında kim veya kimler var? Sahi sahnedeki kuklaları kimler oynatıyor? Değişme ve değiştirme araçlarını kim nereden tedarik ediyor? Bu araçlar hangi fabrikada üretiliyor üretenler kimler?
Değişime uğrayan mazlumlardan istenilen ne idi? Değiştirenler, değişenlerden niçin korkuyorlardı? Her türlü imkânı elinde tutanların, horladıkları, tepeden baktıktan ve sık sık "tehlike" olarak nitelendirdikleri insanların babaları kimdi? Bizzat değiştirme makamında olanlar mı, yoksa ithal malı gibi dışarıdan gelen veya getirilenler mi?
Akidede değişme ve değiştirme, ibadetlerde değişme ve değiştirme, ahlak ve muamelatta değişme ve değiştirme ve içtimai hayatın her tarafında değişme ve değiştirme kimlerin tekel ve kimlerin kontrolünde oluyor? Yeryüzüne halife namzedi olarak gönderilen insanın üzerinde, bu sorumsuzca işleri yapan güçler nereden nasıl cesaret alarak bunca işleri yapmışlardı?
Hira Mağarası"ndan yükselen prensipler nasıl oluyor da ümmeti birlik ve otoriteye bağlamıyor? Bu prensipler günümüz dünyasının sorunlarına çözüm üretemiyor mu? Yani açıkçası kabahat İslâm"ın mıydı? Bu dini bize tebliğ eden Peygamberin miydi?(haşa) Yoksa onu gerektiği gibi anlamayan bizim mi?
Günümüz insanının bunda hiç payı yok mu? Koltuğuna oturup, Peygamberi sorgulayacak cesarete sahip olanların bu suçun işlenmesinde şüphesiz payı vardır.
Evet halkı müslüman olan ülkelerde yaşayan ve yeryüzünün temiz varisleri olan, kurtuluşu İslâm"da arayıp onda bulan akıl sahibi kardeşlerimize bu suallerimiz. Cevaplarını ortaya koyup düşünsünler ve hepimiz düşünelim. Sorularımızın cevabını şöyle özetleyebiliriz.
Bedenleri sırat-ı müstakimde olduğu halde, ruh ve fikir dünyaları ile değiştirenlerin safında olanlar, kendilerini Kur"an safına gelerek değiştirmeye ne zaman karar verecekler?
Kalbi mü"min, ameli farklı olanlar, ne zaman İslâm terazisinde ağırlıklarını öğrenecekler?
Hatalı müslümanın dinde yeri vardır... Fasık müslümanın da dinde yeri vardır Haram olduğuna inandığı halde nefsine uyarak haram amelleri işleyenlerin bile bu dinde yerleri vardır... Fakat akide ve ibadette değişime uğramış ve kendilerini değiştirmeye, İslam"la yenilenmeye niyeti olmayanların Allah ve Rasûlü"nün zimmetinde olmaları mümkün olur mu acaba!
İslâm"ın çizgisinde değişip, değiştirenlerden olmak duasıyla..
yeniakit