Diktatörler Sıraya Girdi, Sıra Aliyev'e Geliyor..!

Nureddin Şirin

Kuzey Afrika ve Ortadoğu"da yükselen devrim dalgasının bütün bölgeyi kuşatması, temellerinden sarsılan diktatör rejimlerin sultalarını koruyabilmek için katliamlara, hatta savaş uçaklarıyla halka karşı saldırıya geçmesi, dünyanın yeni bir dönemin eşiğine geldiğini gösteriyor.

Toplumun en temel insani haklarını bile gasp edip dikta ve zorbalıkla halka karşı baskı uygulayan rejimlerin ayakta duramayacağını artık herkes görmekte. Sırtını emperyalist ve Siyonistlere dayayan zorbalar ortada kalmış durumda. Onları efendileri bile koruyamıyor, kurtaramıyor.

Tunus Diktatörü Zeynelabidin Bin Ali ve Mısır Firavunu Hüsnü Mübarek"in devrilişinin ardından, Yemen diktatörü Ali Abdullah Salih, Libya diktatörü Muammer Kaddafi, Bahreyn diktatörü Halife devrilmenin eşiğine gelmiş durumda. Hicaz diktatörü Melik Abdullah ise sallanmaya başladı.

Sıranın Azerbaycan diktatörü İlham Aliyev"e geldiği görülüyor.

Azerbaycan"da Müslüman halkın manevi değerlerine, İslami kimliği ve mukaddesatına küstahça ve pervasızca saldırmaktan, İslam"ın hükmü ve Müslümanların onuru olan hicabı yasaklayıp bu zorbalığa karşı itiraz seslerini yükselten siyasi parti liderleri ve İslam alimlerini tutuklayarak zindanlara atmaktan geri durmayan diktatör Aliyev de mukadder akibetine yaklaşacaktı elbet.

Siyonist rejim dostu İlham Aliyev, Azerbaycan Müslüman halkına yapmadık zulüm ve zorbalığı bırakmadı. Aliyev rejiminin Dr. Muhsin Samedov ve Zülfikar Mikayilzade gibi ülkenin seçkin insanlarını konuşmalarından dolayı komplo ve uydurma suçlamalarla tutuklayıp zindana atması sadece Azerbaycan halkının tepkiyle karşılaşmadı.

Türkiye"nin birçok yerinde düzenlenen protesto eylemlerinde, tutuklu Müslümanların derhal serbest bırakılması istenirken, 6 Mart tarihinde, Londra merkezli İslami İnsan Hakları Komitesi"nin İstanbul"da düzenlediği "Azerbaycan"da İslamfobia" konulu uluslar arası toplantıda yayınlanan deklerasyonda "Balkan"lardan Malezya"ya, Azerbaycan"dan Kanada"ya kadar dünyanın birçok ülkesinden bir araya gelen bizler, Azerbaycan"daki hicab direnişini desteklediğimizi, bu direnişi müslümanlar açısından en büyük İslami bir görev olarak gördüğümüzü, müslümanların haklarını savunmanın tek yolunun da zalimler karşısında ayağa kalkmak olduğunu vurgulamak istiyoruz. Müslümanların mukaddesatını savunduğu için haksızlıkla zindana atılan bütün kardeşlerimizle dayanışma içerisinde olduğumuzu, zulüm bitene ve kardeşlerimiz özgür olana kadar mücadelemizi bütün dünyaya yayıp zalimlerin yüzünü ifşa edeceğimizi, dünya özgürlük ve adalet aşıklarının öfkesini göstereceğimizi duyuyoruz" ifadelerine yer verildi.

Azerbaycan yönetimi hicabı yasaklamak ve ülkenin önde gelen dindar şahsiyetlerini tutuklamakla ateşle oynadığını bilmeliydi. Diktatör Aliyev Müslümanlara karşı zulmünü sürdürdüğü sürece bütün dünyada çok daha etkili ve şiddetli tepkilerle karşılaşıp dünya Müslümanları, özgürlük ve adalet yanlılarının volkanlaşan öfkesini üzerine çekeceğini bilmek durumundadır.

Yapılan hiçbir zulüm ve zorbalık diktatörlerin yanında kalmıyor. Her bir zulüm zalimlere bir öfke alevi olarak göre dönüyor. O halde diktatör Aliyev öfke alevlerinin kendisini kuşatmadan zulüm yolundan dönmeli, bunun içinde öncelikle zindandaki tutuklu kardeşlerimizi derhal serbest bırakmalıdır.

Aliyev hemen şimdi tercihini yapmalıdır; zira hiç tereddüt etmesin, yarın onun için çok geç olacak"!

 velfecr