Dava Ağır Ceza safhasında sona erdi.
Ama atılan maşeri çığlık "Bu dava burada bitmez" şeklinde oldu.
İş, örgüt boyutundan çıkarılıp, bireysel cinayet haline getirilmişti.
Ortaya çıkan görüntü, bir şeylerin örtüldüğü şeklindeydi.
İşin içinde bir şekilde devlet vardı ve devlet kendisiyle ilgili bölümleri örtmüştü.
Acaba öyle mi olmuştu?
Mahkeme başkanı bile...
Davada, azmettirici sanık olarak bulunan Erhan Tuncel, son savunmasında Ergenekon'a işaret etmiş ve "Örgüt varsa bu örgüt Trabzon Emniyeti'dir" demişti.
Oysa kararda ne Ergenekon vardı ne de Trabzon Emniyeti...
Yasin Hayal, Ogün Samast ve Erhan Tuncel... Hepi topu üç kişi, Türkiye'yi sallayacak bir cinayette şu veya bu şekilde rol almışlardı.
Mahkeme Başkanı Rüstem Eryılmaz bile Vatan'a yaptığı açıklamada "Karar beni de tatmin etmedi, örgüt yok diyemem, delil yok" dediğine göre dava burada bitmeyecek. En azından temyiz boyutu var, muhtemelen AİHM boyutu olacak.
Ayrıca yargıdan öte, uluslararası siyaset boyutu var. Nitekim AB adına tepkiler yağmaya başladı bile...
Kaldı ki, hükümetin de, bu işin burada kalmayacağını biliyor olması lazım.
Aslında hükümetin, ortaya çıkan karardan farklı kanaati olduğunu da biliyoruz. Başbakan Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Arınç, bu konuda çok net açıklamalar yaptılar.
Ama karar böyle çıktı.
Tabii bir çevre, ortaya çıkan sonuçtan dolayı hükümeti de suçluyor. Hükümetin, cinayette rol aldığına inanılan kişilere yönelik daha dışlayıcı tasarruflarda bulunabileceğini ama bunu yapmadığını iddia ediyorlar.
Acaba öyle midir?
Türkiye gariplikler ülkesi
Doğrusu, Türkiye'de çok garip şeyler oluyor.
Ergenekon, KCK, PKK, ulusalcı odaklar vs... Örtülü, gizli yapılanmaların nerede kuyrukları birbirine dolaşıyor, kim neyi oynuyor, bunları ortaya çıkarmak, gerçekten çetin bir iş.
Kemal Burkay bir Kürt aydını, siyasetçisi. Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu terör alt komisyonunda konuşmuş: "PKK'yı derin devlet kurdu, Apo'yu Ergenekon yönetti" demiş.
Mesela bu söz, BDP nezdinde ne ifade ediyor?
Bu söz, Öcalan'ı "önder" olarak ilan eden, doğduğu köyü kutsayan, köyün toprağından alıp gitmeyi ibadet gibi telakki eden insanlar için ne ifade ediyor?
İnsanlar çıkıp "Derin devlet PKK ile ne yaptı, Öcalan Ergenekon bünyesinde hangi misyonu ifa etti? Kürtlük davası uğrunda can veren bunca insan, derin odakların kurbanı mı oldu" diye soruyorlar mı?
Kemal Burkay'ın sözü 10 yıldan beri Türkiye'yi yönetmeye çalışan AK Parti hükümetleri için ne anlama geliyor?
Ergenekon ne?
Mahkemeler Ergenekon'un hangi boyutunu yargılıyorlar?
Ergenekon'un başka uzantıları acaba hâlâ devlet içindeler mi?
Ergenekon'un PKK içinde uzantısı var mı?
Orada burada Ergenekon var ise bunların bulunduğu bir ortamda terörle mücadele nasıl yapılır?
Dink öldürülmüş, Santoro öldürülmüş, Malatya'da misyonerler öldürülmüş...
Bunların ürettiği Türkiye imajının içinden nasıl çıkılır?
Bu cinayetlerin arkasındaki iradenin almak istediği sonuç ne?
Ülkede kuvvetler ayrılığı var: Yargı ayrı, yürütme ayrı, yasama ayrı.
Ama bizler, bir yandan da hükümetten yargıya müdahale isteyebiliyoruz.
Şunu biliyoruz:
Türkiye yönetiminde hükümet olmak ile iktidar olmak arasında epeyce bir mesafe var. Bu da yönetimde sancı demek. AK Parti 10 yıl sonra bile yönetimde sancıdan kurtulamıyor. Bu da Türkiye'nin zor ülke olmasının sonucu... Bilmiyorum belki yukarıdakilerden halkı daha çok bilgilendirmelerini isteyebiliriz. Olan biteni daha iyi kavramak ve kafa karışıklığından kurtulmak için...
bugün