Diyarıbekir’den Şeyh Said’e Havlayabilmek / Mehmet Göktaş / Doğruhaber Gazetesi
O günden beri düşünüp duruyorum. Ta Diyarbakır’a kadar gelip buradan Şeyh Said’e havlayanlar bu cesareti nereden ve kimlerden alıyor acaba?
Bu ülkedeki dindarların ve bölge insanının tamamına yakınının İslam davasının aziz bir şehidi olarak gördüğü ve bağrına bastığı Şeyh Said’e hangi cüretle ürüyor bunlar?
Kendileri iktidarda olmasa da düşüncelerinin iktidarda olduğunu, ordu içerisinde kendi kadrolarının kilit noktalarda bulunduğunu ikide bir her yerde çıtlatan marjinalin de marjinali bu güruh kime güveniyor?
Marjinal diyoruz bunlara ama kabul etmeliyiz ki geçmişteki fitneleri her zaman kendisinden büyük olagelmiştir. Aziz İslam davasının güzel insanlarını karanlık dönemlerde karanlık güçlere listeler halinde hedef göstermesiyle biliriz bunları. Müslümanların hafızasında karanlık ve kötü bir yerde durmaktadır bunlar.
Bakıyoruz da bunlar şimdi kendilerini cumhur ittifakından da öte, bu ittifakı kendi çizgilerine getirmekle övünmekte.
Durup dururken Şeyh Said’e karşı böylesi bir hırlamayı biz sadece basit bir küstahlık ve şımarıklıktan öte görüyoruz. Daha açıkçası bugünkü iktidara karşı sinsice bir oyun olarak görüyoruz.
İktidar bilmelidir ki Müslümanlar bundan rahatsızdır, hem de ciddi anlamda rahatsız. Merhum Şeyh Said’e yapılan bu hırlamayı onurlarına karşı yapılmış bir saldırı olarak görmekte ve bunu asla kabullenmemektedir.
Öncelikle iktidar kendisinin bu hırlamadan beri olduğunu açıkça duyurmalıdır. İkincisi en uygun bir şekilde bunlara haddini bildirmelidir.
Üçüncüsü de, Şeyh Said’i sevenleri üzmenin, onlarla ters düşmenin, onların öfkesini celp etmenin kendisine nelere mal olacağının hesabını iyi yapmalıdır.