“Aman döviz gelsin de nereden ve nasıl gelirse gelsin” diyordunuz ya, işte size döviz. Turizm için dumansız fabrika diyordunuz, gazetecilerimizin ülkemize getirdiği döviz dumansız fabrikadan bile kolay ve zahmetsiz.
Malumunuz şu günlerde bir takım gazetecilerimizin ve sanal yayıncılarımızın Amerikan vakıfları tarafından fonlanması gündemde.
Bundan önce de Türkiye’deki nice dernek ve vakıfların Amerika tarafından fonlandığını, yani para gönderildiğini bildiğimiz için biz hiç şaşırmadık, sadece isimleri ortaya çıktığında biraz dudak büktük o kadar.
Başta da söylediğim gibi bu gazeteci ve sanal basın mensuplarının yaptıkları o kadar da kötü bir şey değil(!) Nihayetinde ülkemize onlar vasıtasıyla döviz giriyor, tabi aldıkları dolarları Türkiye’de harcarlarsa.
Bir de FETÖ’nün yaptıklarını hatırlayın. Türkiye’den topladıkları milyarlarca dolar, Euro ve TL’yi Amerika’ya aktarmışlardı. Bu ümmetin zekatını, fitresini, kurban bedellerini Amerikan senatörlerine aktarmışlar, Amerika’ya yardım edecek KİMSE YOK MU diye göz yaşı dökerek yapmışlardı bu işi.
Hiç olmazsa şu fonlananlar bunun zıddını yapıyorlar, alıyorlar, vermiyorlar.
Biliyorum, haklı olarak “yeter bu kadar ironi” diyeceksiniz ve hemen aldıklarının karşılığında ne verdiklerini soracaksınız.
Olaya bu şekilde bakmamın sebebi, bu ülkede fonlananların dışında nice ahmak ve enayi bu işi fonlanmadan da yapıyordu.
Aslında onlar bu duruma isyan etmeliler; ‘Biz de durmadan mevcut iktidara hücum ediyoruz, biz de Cumhurbaşkanının diktatör olduğunu yazıp çiziyoruz, biz de lgbt için özgürlük talep edip duruyoruz, biz de Türkiye’nin dışarıdan elini ayağını çekmesini istiyoruz, biz enayi miyiz, bizim Ruşen Çakır ve benzerlerinden neyimiz eksik’ demeleri gerekmez mi?
Müslümanlar şunu asla unutmamalıdır; her ne kadar söz konusu fonların hedefinde Türkiye’deki bugünkü iktidar varsa da değişmeyen asıl hedef İslam’dır. Hem sadece Türkiye’de değil söz konusu fonlarla dünya genelinde İslam’a karşı bir savaş yürütülmektedir. Edebe, namusa, hayaya, temiz aile yuvasına karşı bu fonlarla, bu fonlarla beslenen köpekler vasıtasıyla bir savaş yürütülmektedir.
Ve biz bu savaşın muhatabıyız, biz bu savaşın tarafıyız.