Düğmeye basıyorlar

BM'den, Orta Afrika Cumhuriyeti'nin 'Hristiyan-Müslüman çatışması iddiası, Batı'nın müdahale bahanesi' açıklamasını haklı çıkaran çıkış geldi. Müslüman bir lider sonrası Batı alışverişi kesti ve BM 'barış gücü' operasyon yapılmasını istedi.

Eski Fransız sömürgesi Orta Afrika'da müdahale sinyalleri artmaya başladı. Mart ayında yaşanan ve Müslüman bir liderin devlet başkanlığı koltuğuna oturmasıyla sonuçlanan darbenin ardından ülkede istikrar arayışları sürüyor. İktidarın Müslüman bir yönetime geçmesi sonrası Batı'nın ticareti kestiği ve beraberinde 'dini çatışma' ve 'soykırım korkusu' iddialarının ortaya atıldığı ülkede demokrasiyi tesis etme mücadelesi veriliyor. Orta Afrika Cumhuriyeti'nin yeni iktidarı, 2015 yılında yapılması beklenen seçimlerle yönetimi demokratik usullerle sürdürme kararı alırken, BM'den ardarda gelen açıklamalar müdahale için zemin hazırlandığı izlenimi veriyor.

'SİVİLLERİ KORUMAK'

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Yardımcısı Jan Eliasson, uluslararası topluma, bu ülkede Afrika Birliği önderliğinde düzenlenen barış operasyonuna destek vermeleri ve eylemin BM barış operasyonuna dönüştürülmesi çağrısında bulundu. Eliasson, siyasi krizin 'Müslümanlar ile Hristiyanlar arasında şimdiye kadar hiç görülmemiş çatışmalara neden olduğunu' öne sürdü ve Orta Afrika Cumhuriyeti'nde sivillerin korunması için çok yönlü operasyon düzenlenmesi gerektiğini savundu. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, geçen hafta Güvenlik Konseyi'ne Arap Birliği'nin Orta Afrika Cumhuriyeti'ndeki operasyonunu desteklemesi için bir rapor sunmuştu. Yaklaşık 150 bin kişinin hayatını kaybettiği Suriye'deki savaşta 'sivilleri korumak'ta yetersiz kalan ve Mısır'daki darbeyi kınamayan Batılı ülkelerin Orta Afrika'daki gelişmeleri yakından izlemesi akıllarda soru işareti bırakıyor.

'BAHANE ARIYORLARDI'

Orta Afrika Cumhuriyeti'nde yönetime karşı savaşan isyancıların oluşturduğu Seleka Koalisyonu'nun, mart ayında başkent Bangui'ye girerek yönetime el koymasının ardından ülkede siyasi kriz aşılmış değil. Öte yandan Fransız sömürgesinin bittiği 1960'tan bu yana istikrarsızlıkla boğuşan Orta Afrika Cumhuriyeti'nde iktidarı 'darbe' ile devralan Müslüman yönetim, 'soykırım' iddialarını yalanlarken, ortaya atılan suçlamaların ülkelerine yönelik olası bir müdahale için bahane olduğunu savunuyor. Maden zengini ülke; bir yandan eski rejimin kasayı boş bırakması, diğer taraftan da Batı'nın ticareti kesmesi nedeniyle zor günler yaşıyor.

Amaç 'çaresiz bırakmak' mı?

Geçtiğimiz günlerde Yeni Şafak'a konuşan Orta Afrika Cumhuriyeti Uluslararası İşbirliği ve Planlama Bakanı Abdulkadir Assana, Mısır'ın başına gelenleri kendileri de yaşamaya başladıklarını söylemişti. Müslüman adıyla hizmet almanın yasak olduğu ülkede BM'nin ortaya attığı 'Hristiyanlarla çatışma' iddiasını yalanlayan Afrikalı bakan, 'Ne cihat ne de dini bir çatışma söz konusu. Amaç; problem çıkarıp, müdahale etmek için bahane bulmak' demişti. Assana, 'Önceki rejim kasaları boş bıraktı ve kaçtı. Güvenliği tesis etmek için paraya ihtiyacımız var. Diğer taraftan da devletin elindeki madenleri artık Batı almıyor' diyerek Batı'nın bir çeşit 'çaresiz bırakma' politikası izlediğini dile getirmişti.

Afrika Haberleri

Arap Baharı değil; Siyonizm Baharı(!)
Mısırlı Askeri Uzman: İran Demir Kubbeyi Şaşırttı
Darbeci Sisi, iade-i ziyarete geliyor
Mısır'dan İsrail-ABD önerisine ret
Dünya Ekonomik Forumu: Afrika'nın yarı iletkenlerde parlama zamanı geldi