Dünya Bankası, Türkiye'ye 18 milyar dolar ek finansman sağlama kararı aldı. Böylece Dünya Bankası'nın Türkiye'ye aktardığı kaynak, 17 milyar dolardan 35 milyar dolara yükseltildi. Dünya Bankası, milyarlarca dolar krediyi vermek için bir çok şart öne sürdü.
DÜNYA BANKASI ELİYLE LGBT DAYATMASI
Dünya Bankası'nın Türkiye'ye öne sürdüğü şartlardan dikkat çekici olanlarından biri LGBT dayatması. Batı'nın sık sık kültürel anlamda Türkiye'ye dayattığı LGBT, bu sefer de Dünya Bankası'nın öne sürdüğü şartlar arasında yer aldı. Dünya Bankası Grubu İcra Direktörleri Kurulunca Türkiye için hazırlanana "Ülke İşbirliği Çerçevesi" metninin içerisinde, "kırılgan gruplar" olarak adlandırılan LGBT gibi oluşumların yaşam şartlarının iyileştirilmesini istiyor. Metinde geçen orijinal ifade şu şekilde:
"To address income and other inequalities, the focus will be to improve jobs for women, youth and vulnerable groups; reduce disparities in health and education access and quality; and support resilient municipal infrastructure and services."
İfadenin Türkçesi ise şu anlama geliyor:
"Gelir eşitsizliklerini ve diğer eşitsizlikleri ortadan kaldırmak amacıyla, kadınlar, gençler ve kırılgan gruplar için işlerin iyileştirilmesi; sağlık ve eğitim hizmetlerinin erişilebilirliğindeki ve kalitesinde eşitsizliklerin azaltılması ve belediye altyapısının ve hizmetlerinin dirençliliğinin desteklenmesi üzerinde odaklanılacaktır."
İSTANBUL SÖZLEMESİ'NİN YENİDEN YÜRÜRLÜĞE SOKULMASI ŞARTI
Daha önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile çıkılan ve Batı'nın Türkiye üzerinde denetleme aracı olarak kullanmak istediği İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yürürlüğe sokulması da bir başka dayatma. Dünya Bankası, bunun yanında daha önce Türk kamuoyunda tartışma yaratan karbon vergisi gibi şartları da "iklim değişikliğine karşı alınacak önlemler" başlığı altında şart olarak öne sürüyor.
YAPAY GIDANIN YAYGINLAŞTIRILMASI ŞARTI
Dünya Bankası, bütün bu şartların yanı sıra Türkiye’den gıda güvencesi ve iklime uygun tarımın teşvik edilmesini de istiyor. Yani hibrit gıda, endüstriyel tarım, yapay (sahte) et ve gıdanın yaygınlaşması da talep ediliyor.
Ayrıca Türkiye'den yeniden Neoliberal küresel ekonomik sistem içerisine entegre olması isteniyor. 1980'lerde Türkiye'ye dayatılan Neoliberal ekonomik değerler, yeniden Türkiye'nin önüne şart olarak sürülüyor.
Ajanslar