Tam sekiz film festivalinde en iyi belgesel ödülü alan bu belgesel, Gazze halkının yaşadığı büyük dramı gözler önüne seriyor.
Belgeselde Filistin halkıyla yapılmış çarpıcı diyaloglar aktarılıyor. Belgeselde Gazze halkının maruz kaldığı ve hiçbir askeri yapılanmanın olmadığı ve sadece sivillerin yaşadığı mülteci kamplarına yapılan saldırılar gösteriliyor.
İşte belgeselin bir kısmı...
Sessiz çoğunluğun sesi: İşgal 101
Küçük erkek çocuk; "Siz burada yaşayabilir misiniz? Yaşamazsınız, çünkü şartlar berbat ve siz dehşete düşerdiniz. Ne zaman füzeler isabet etse duvarlar çatırdamaya başlıyor" diye anlatıyor.
Belgeselde ki küçük kız ise içinde bulundukları durumu şu şekilde anlatıyor; "Toplar cama isabet etti herşey kırıldı ve yandı. Neden benim eşyalarımı kırdılar? Neden oyuncaklarımı kırdılar? Gaz kokusu bizi öldürecekmişçesine boğuyor gelin ve elbiselerime bakın koklayın onları... Bu gaz ne yapabilirim? Babamın bana verdiği güneş gözlüklerinin bile daha keyfine varamadım, annemin bana verdiği bilezik ve kolyelerin bile kolyelerimin bile keyfine varamadım, eşyalarımın keyfine varmamı nasıl bekliyorsunuz? Nasıl? Okula giderken silah sesleri duyuyorum, silah seslerinden o kadar korkuyorum ki tir tir titremeye başlıyorum."
Tomas Getman ise; "İnsanlar yardım çağıramıyor ve burası çok uzak, sizler bunları gören çok az sayıda gazeteciden birisiniz. Çünkü insanlar ya gelmeye korkuyor ya da gelmesi çok zor." diyerek Gazze gerçeğini gözler önüne seriyor.
Tevhid Haber