CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Ergenekon soruşturmasını, "İktidarın, eliyle büyüttüğü, özenle beslediği, konuşmayı, yürümeyi öğrettiği bebeğe" benzeterek, soruşturmayla ilgili iktidara yönelik iddiaların son bulması için, Ulusal Yargı Ağı Projesinin (UYAP), Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) devredilmesini istedi.
Hakkı Süha Okay, ihbar üzerine, 13 Haziran 2007'de Ümraniye'deki bir gecekonduya yapılan baskında ele geçen el bombalarıyla başlayan sürecin, normal bir yargısal süreç olmaktan çıktığını, iktidarın muhaliflerine yönelik baskı ve sindirme aracı haline dönüştürüldüğünü savundu.
Soruşturmanın, psikolojik savaş taktikleriyle basından, sivil topluma, siyasi partilerden, emekli askerlere kadar geniş bir kesimi içine alacak şekilde genişletildiğini ifade eden Okay, "Ergenekon örgütü, Ümraniye soruşturmasından türetildi ve kamuoyu bu konuyu, ayrıntıları, gelişmeleri siyasi iktidardan öğrendi" dedi.
İlk açıklamanın, dönemin Dışişleri Bakanı olan Abdullah Gül'den, "Ümraniye soruşturmasına dikkat edin, o iş çok büyüyecek" şeklinde geldiğini öne süren Okay, sonraki aşamalarda ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Sazı eline alıp",soruşturma konusunda kamuoyunu bilgilendirme görevini üstlendiğini savundu.
"Soruşturma, silah gibi kullanılıyor"
CHP Grup Başkanvekili Okay, Başbakan Erdoğan'ın tamamen olayların içinde olduğunu, yargıyı yönlendirme, basın organları eliyle kamuoyunu şekillendirme işlerini yürüttüğünü ileri sürerek, şöyle devam etti:
"Ergenekon örgütü soruşturması, siyasi iktidarın eliyle büyüttüğü, özenle beslediği, konuşmayı, yürümeyi öğrettiği bir bebek gibi. Soruşturma siyasi konjonktüre göre bir silah gibi kullanılıyor. İktidar, gizli olarak yürütülmesi gereken bu soruşturmanın her noktasında var. Her gelişmeden bilgi sahibi. Başbakan, bilmemesi gereken bilgileri biliyor, olayı yönlendiriyor. Hazırlık soruşturmasının gizliliğinin ihlali gibi müdahale etmesi gereken noktalarda yok, ancak yönlendirme kamuoyu oluşturmak, dezenformasyon gibi yapmaması gereken her şeyi yapıyor. Adil yargılama hakkı, yaşam hakkı gibi temel insan hakları bu soruşturmayla ayaklar altına alınıyor."