Hâlâ aynı tartışma.. Anayasa değişikliğinin, Tayyib Erdoğan’ın yeniden seçilmesini sağlamak için yapılmak istendiği ileri sürülüyor.
Bu, konuyu şahsîliğe ve basite indirgemek olmuyor mu?
Asıl hedef, askerî ve yüksek bürokrasinin oligarşik tahakkümünü kırmak ve tekrar dönmesine engel olmak için, halkın kendi başkanını kendi iradesiyle seçmesi ve ona göre de yetkilerle donatılmasıdır, her kim seçilirse seçilsin..
***
Hatırlayalım.. Henüz 2,5 sene önce, Tayyib Erdoğan, henüz Cumhurbaşkanlığı’na adaylığı açıklandığında, Hükûmet sisteminin değiştirilmesi gerektiğini söylüyor ve ‘Seçilirsem, alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağım.’ diyordu. Kesin seçileceğine dair bir garantisi mi vardı? Hayır.. Nitekim, sadece yüzde ikilik bir oy fazlalığıyla seçildi.. Başkası da seçilebilirdi..
O halde, o, kendi seçilmesi için değil, ülkenin yönetimindeki vesayet engellerini bertaraf etmek için bir yeni düzen istiyor.
Yetki ise.. Mevcud anayasaya Cumhurbaşkanı’na geniş yetkiler veriyor; ama, sorumluluk, ‘vatan hıyaneti’ suçlaması dışında, sıfır..
Erdoğan bu tuhaf mekanizmayı görüyor ve ‘Halk tarafından seçilen, kendisini seçene karşı sorumlu olsun; halka hesap versin, gerekirse halk değiştirsin!’ diyor.
***
Hatırlayalım.. Saltanat döneminden sonra gelen, 11 Devlet veya cumhurbaşkanı sıfatlıları..
İlkinin en üst rütbeli asker olarak kendisini nasıl seçtirdiği biliniyor; tam bir askerî şeflik dönemi, 15 yıl..
2’ncisi; 12 yıllık başvekillikten sonra 1937’de birinci tarafından azledilmesine rağmen, birincinin ölümü üzerine ve sırf Mareşal Fevzi Çakmak’ın ordu gücünü kullanarak seçtirmesiyle; 12 yıllık bir diğer askerî şeflik yapan General İsmet İnönü..
***
Demokrat Parti’nin 14 Mayıs 1950 seçimlerinden sonra iktidara gelmesi ve M. Kemal’in son başvekili Celâl Bayar’ın Meclis tarafından Reis-i cumhûr seçilisi.. 10 yıl..
4’üncüsü; 27 Mayıs 1960 Askerî Darbesi’nin lideri General Cemal Gürsel.. O da, Prof. Ali Fuâd Başgil generallerin ağır baskısıyla Meclis üyeliğinden istifa ettirilerek seçtirilmişti.
5’ncisi; -Cemal Gürsel’in 7 ay süren koma hali üzerine- Mart-1966’da Genelkurmay Başkanlığın’ndan getirilip seçtirilen General Cevdet Sunay..
6’ncısı; Mart-1973’de Genelkurmay Başkanı General Faruk Gürler’in cumhurbaşkanlığına adaylığına ve üzerinden savaş uçakları uçurulmasına rağmen Meclis’in, M. Kemal’in emir subaylığını yapmaktan başka hiç bir özelliği olmayan eski Deniz K. Komutanlarından Amiral Fahri Korutürk’ü seçmesi..
7’nci Cumhurbaşkanlığı’na da 12 Eylûl 1980 Askerî Darbesi’nin lideri General Kenan Evren kendisini seçtirmişti; 9 yıl..
8. Cumhurbaşkanlığı’na 1989’da ANAP’ın Meclis’deki ekseriyetiyle seçilen Turgut Özal, 1993’de vefat edince, Süleyman Demirel, CHP (SHP) desteğiyle 9. Cumhurbaşkanı seçilmişti.
2000 yılında da, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’ndan getirilip, ‘Sadece devlet değil, kişiler de laik olmak zorundadır!.’ diyebilen bir diğerinin, ANS’nin 10. C. Başkanı seçtirilmesi..
***
Ve 2007’de, ‘Çankaya’ya çıkacak olan, hanımının başını açacak..’ diye açık dayatma ve muhtıralara ve de generaller cuntasının ordu gücüyle yaptırdığı dev mitingler ve sair engellemelere rağmen.. Tayyib Erdoğan’ın Abdullah Gül’ü aday göstermesi ve 11. Cumhurbaşkanı olarak seçtirmesi..
Ve nihayet, 12. Cumhurbaşkanı olarak da Tayyib Erdoğan’ın, ilk kez olarak halk tarafından seçilişi..
***
Erdoğan,bugün zâten mevcud anayasanın geniiiş yetkilerini kullanıyor. Ama, kendisi için değil, kendisinden sonrasında ülkenin bugünkü hükûmet sistemiyle yönetiminin zorluğunu görüyor. İstiyor ki, bu oligarşik vesayet entrikası artık son bulsun.. Nitekim, darbecilerin süngüucuyla kabul ettirdiği 1982 Anayasası bile, değiştirilmesini bütün partiler istedikleri halde, Meclis 35 senedir yeni bir anayasa yapamıyor.
O halde, halk ülke idaresine ve kendi iradesine sahib çıksın; sorumsuz ve sorgulanamaz Cumhurbaşkanlığı dönemi bitsin!
Devlet insan için vardır, insan devlet için değil!.
stargazete