İşte O Açıklama:
Bismillahirrahmanirrahim
10 Nisan 2014 günü Türkiye’de hukuksuzluğun geldiği boyut açısından tarihe geçecektir.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi aralarında onursal başkanımız Mehmet Şahin ve M. Ali Tekin’in de bulunduğu kamuoyunda ‘’Umut Davası’’ olarak bilinen davanın sanıklarına Ankara Özel Yetkili 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen silahlı örgüt yönetme ve örgüt üyeliği cezalarını onaylayarak vicdanları kanatacak yeni bir hukuksuzluğa daha sebep olmuştur.
Umut Davası 5 Mayıs 2000 tarihinde 1988-1999 yılları arasında işlenen faili meçhul siyasi öldürme olaylarının üstünün kapatılması için CIA ve Mossad destekli derin güçlerin düğmeye basmasıyla; Amerika’yı, İsrail’i ve iş birlikçilerini rahatsız eden yayınları ile bilinen Selam Gazetesi yöneticileri, çalışanları gözaltına alınmış, işkenceler ve skandal yer gösterme tatbikatları neticesinde Umut Davası yargılama süreci başlatılmıştı.
14 yıldır süren yargılama boyunca önce DGM ardından Özel Yetkili Mahkeme tarafından birkaç defa karar verilmiş 28 Şubat sürecinin devamı niteliğindeki bu davada mağdur insanlara ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası dahil ağır cezalar verilmişti. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin son zamanlarda bu ve benzeri davalardaki vermiş olduğu cezaları onama kararları aslında 28 Şubat sürecinin devam ettiğinin en somut göstergesidir.
Onursal başkanımız Mehmet Şahin, M. Ali Tekin ve arkadaşları bu davada idamla yargılanmış, 5 yıl ceza evinde kalmış, tahliye edilmiş, bu onama kararı ile yeniden cezaevine konacaklardır.
Fatih Akıncıları olarak kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz ki Onursal Başkanımız Mehmet Şahin kimliğini, kişiliğini, tüm İslami çevrelerin yakından tanıdığı bir insan olarak arkasında duramayacağı hiçbir eylem ve söyleme bulaşmamış, İslami mücadele anlayışı ve duruşuyla müstesna bir insandır.
Bugüne kadar hiçbir karanlık ve illegal işi olmamış, ne yapmış ve söylemişse açık ve net olarak ortaya koymuştur.
Dindar insanlara yönelik baskı ve sindirme operasyonlarında 12 Eylül, 28 Şubat süreçlerinde ağır bedeller ödemiş ancak hiçbir zaman İslami kimlik ve tavrından ödün vermemiştir.
Şehid liderimiz Metin Yüksel’in ‘ En büyük ibadet hakkı müdafaa etmektir’ ilkesinden hareketle her zaman zalimin karşısında, mazlumun yanında yer almış, Hakk’ın ve hakikatin savunucusu olmuştur.
Onursal başkanımızın ülkemizin karanlığa mahkum olmaması için her zaman kendisini feda edebilecek bir kişiliğe sahip olduğuna şahitlik ederiz.
6 yıl değil, 60 yılda ceza verseler İslami anlayışından ve duruşundan zerre kadar taviz vermeyeceğine şahitlik ederiz.
Tüm İslam coğrafyasında Müslümanlara yönelik baskı ve şiddetin artarak çoğaldığı Mısır’da 529 masum kardeşimizin idam cezası aldığı böyle bir zamanda hiçbir Akıncı davası uğrunda ödeyeceği bedelin hesabını yapmamış ve yapmayacaktır.
Bizler Fatih Akıncıları olarak Müslüman kimliğimiz ile yargılanmaktan, hüküm giymekten ne geçmişte ne de şimdi utanç duymadık, duymayacağız. Bizlere verilen cezaları onur nişanı olarak taşıyacak, taşımaya devam edeceğiz.
28 Şubat süreçlerinin devam etmemesi gelecek nesillerimize karanlık bir dönemi miras bırakmamak adına vicdan sahibi ve hukukun herkese lazım olacağının bilincinde tüm Aydınlarımızı, sivil toplum kuruluşlarımızı bu haksız ceza onaması kararına karşı tepkilerini ortaya koymaya ve seslerini yükseltmeye çağırıyoruz!
Karanlık bir sürecin içerisinde Onursal Başkanımız ve aynı davadan yargılananları, Salih Mirzabeyoğlu ve dava arkadaşlarını, 20 yıldan fazla süredir ceza evlerinde tutulan İslami Hareket Davası mensuplarını, Malatyalılar Davasından cezaevinde tutulan Zeki Şengöz ve arkadaşlarını, Hizbuttahrir davasından ve benzer diğer davalardan mağdur olmuş tüm insanların özgürlüğünün geri verilmesi ve hakkın teslimiyeti için; 30 Mart seçimlerinden sonra Anadolu insanının omuzlarına büyük bir sorumluluk bıraktığı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetinden şaibeli bu davaların meclis soruşturması açılarak yeniden incelenmesi, yasal düzenlemeler yapılarak yeniden görülmesinin sağlanması yönünde harekete geçmelerini bekliyoruz.
Fatih Akıncıları olarak bu mağduriyetlerin giderilmesi mücadelesinin takipçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.
Yüreğimiz tutsak edilebilir mi?
Umutlarımızı
Hayallerimizi
Düşlerimizi
Yargılayabilir misiniz?
Dar ağacı kurabilir misiniz?
Sevdalarımıza…
Fatih Akıncıları