Fatih Altaylı'dan Ali Babacan Yazısı

Fatih Altaylı, Ali Babacan’la yabancı yatırımcılar arasında geçen diyaloğu aktardı

23 Haziran İstanbul seçim sonuçları AK Parti'yi sarstı. İktidar partisinde kabine revizyonu iddiaları konuşulurken, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın ne yapacağı da merak konusu oldu.

Uzun bir süredir parti kuracağı iddialarıyla anılan bu isimlerle ilgili son durumu Habertürk yazarı Fatih Altaylı, "yeni hareketler bunlar" başlıklı köşesinde paylaştı.

Davutoğlu'nun yeni parti kuruluş çalışmalarını AK Parti’nin eski İstanbul İl Başkanı Selim Temurci'nin yürüttüğünü yazan Altaylı, Babacan'ın acele etmeyeceğini aktardı.

Geçtiğimiz günlerde TÜSİAD üyelerini ziyaretinde kendisine büyük ilgi olduğunu ve yabancı yatırımcıların kendisine “Size ihtiyaç var” cümlesi ile Babacan'ın sıkça karşılaştığını belirten Altaylı, İstanbul seçimleri sonrası Babacan'ın yol haritasına ilişkin son durumu  duyurdu:

Ali Babacan görüşmelerini sürdürecek

"(...)Sağda solda yazılan “AK Parti'den şu kadar adam istifa edip; Babacan’a katılacak” laflarının ise gerçeği pek yansıtmadığını söyleyeyim.

Babacan’ın ve ona kol kanat geren Abdullah Gül’ün en son istediği şey partinin bir “küskünler hareketi” gibi algılanması.

Bu yüzden de “İstifa ettirelim, hemen grup kuralım” gibi bir yaklaşımdan en azından şimdilik uzak duruyorlar.

Ancak şu konuda kararlılar: AK Parti’ye geri dönüş yok.

Cumhurbaşkanı ile görüşecekleri yolundaki haberler ne kadar doğru emin değilim.

Ancak daha önce bir görüşme olduğunu biliyorum.

Burada verilen mesaj ise netmiş.

“Kalacaksanız kalın, gidecekseniz bir an önce gidin. Bu işin sürüncemede kalması hoş olmuyor” denilmiş.

Belli ki Ali Babacan bir süre daha iş dünyası, finans dünyası ve sivil toplum dünyası ile görüşmeleri sürdürecek. Parti ondan sonra. "

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Bize yalan Söylediler
Mücahit Gültekin: Suriye Tartışmaları, "Kökü Dışarıda Olmak" Söylemi ve Politik Hafıza Üzerine
Abdurrahman Dilipak: Suriye İsrail’le karşı karşıya gelirse!
Abdurrahman Dilipak: Suriye’deki halk devrimine nasıl bakıyorum
Abdurrahman Dilipak: Allah’a ve ahiret gününe inanmak!