Filistin'de Masum Yahudi Yoktur

Merhum Seyyid Muhammed Hüseyin Fadlullah'ın kutlu anısına...

Medya tarafından Lübnan Hızbullahının ruhani lideri olarak gösterilen Ayetullah Muhammed Hüseyin Fadlullah, direniş için liderlere ilham kaynağı olma yanında dünyadaki bütün mahrum ve müstaz'afların da adeta bir feneriydi.

Bir el Abd semtindeki İmam Rıza minberinden verdiği vaazlar 1980 li yılların ikinci yarısından ölümüne kadar özellikle Şii Müslümanların siyasi eğilimlerinin şekillenmesini, duruşlarının dikleşmesini, muhtevasının İslamileşmesini sağladı.

1982 Haziranında İsrail'in Lübnan'ı işgali, özellikle güneyde yaşayan Şii Müslümanlar ve Seyyid Fadlullah'ın halk nezdindeki konumu dolayısıyla, Lübnanlılar için bir dönüm noktasıydı. Ve silahlı bir direniş hareketi olarak İsrail işgaline karşı Hizbullah'ın mücadelesi bu tarihten itibaren başlar.

''Düşman arasında kendini patlatarak canlı bir bomba olmaktan daha büyük bir şehidlik var mıdır? Misyonu ve davası için bedenini ve yaşamını ortaya koyarak vereceği bedelden daha büyük bir bedel, inanç ve aşk var mıdır?''

Bu ve bunun gibi daha nice aşk haleleri direniş ideolojisi alevinin tütsüleriydi.

Seyid Fadlullah, İran İslam Devrimini ve onu rehber edinen Lübnan'daki İslami Hareketi şiddetle destekledi. Vaazlarında, sürekli olarak Lübnan'da, Batı Şeria'da ve Gazze Şeridinde İsrail işgaline ve varlığına karşı silahlı direnişi savunup tavsiye etti.

Bir kere bir hutbesinde şunu dile getirmişti: "Barış için toprak sloganı Filistinlilerin kanlarına ve Kutsal Filistin davasına ihanettir"

Seyyid Fadlullah bir konuşmasında , ''İsrail, Fırat'tan Nil'e kadar arzı Mev'ud idealini gerçekleştirmek için Filistin topraklarını işgalle başladığı yayılmacılığını daha da genişleterek Büyük İsrail düşüncesini gerçeğe dönüştürmek istiyor ve Siyonist devletin bu eylemliliği gelecek nesillerimiz ve modern toplumumuzun kaderi için büyük bir tehdit oluşturuyor'' ifadeleriyle tehdidin büyüklüğüne dikkatlerimizi yoğunlaştırdı.

Seyyid Fadlullah, İslam, Yahudilik ve Hristiyanlığın üçünün de İlahi dinler olduğuna işaret buyurarak dünyanın herhangi bir yerindeki Yahudi ile Filistin'e gelip Arapların topraklarının işgalinde rol alan Yahudiler arasında fark olduğunu söyledi:

''Bütün Filistin bir savaş bölgesidir. Gayri kanuni bir şekilde Filistinlilere ait herhangi bir ev veya toprağı işgal eden bir Yahudi meşru bir hedef konumundadır. Filistin'de masum Yahudi yoktur. Binlerce kadın, çocuk ve yaşlıyı katlederek o toprakların üzerinde hak iddiasında bulunmaktadırlar. Evlerimizi yıkıyorlar, suyumuza ve özgürlüğümüze tahdit koyuyorlar''.

21 Mart 2008'de el Manar'a verdiği bir röportajda: ''Yahudi devleti 60 yıl önce talana giriştiği Filistin toprakları üzerinde kurduğu sözde devletin 60. kuruluş yıldönümünü Siyonist devleti destekleyen ve direniş güçlerini terörist olarak niteleyen dünya genelinden birçok devletin de katılımıyla bir festivalle kutlayacakmış.

Yahudileri katletmede sahip oldukları Nazi geçmişi bahanesiyle Almanya'yı etki altında tutan ve ona her istediğini yaptıran İsrail'e Almanya Başbakanı Merkel'i ziyarete sevk eden amil budur. Siyonistler, sahip oldukları ve etkileri altında bulunan kitle iletişim araçlarıyla Holokost'u mübalağayla dünya kamuoyuna sunmakta ve masum bir çehre göstermeye çalışmaktadırlar.''

İsrail ve Amerikan Mallarını Boykot

Silahlı mücadeleden başka farklı mücadele tarzları da var. Boykot silahı, müstekbirleri ekonomik anlamda dize getirmek ve onlara baskıda bulunmak için en büyük bir silahtır.

Seyyid Fadlullah bir fetva yayınlayarak Amerikan ve İsrail mallarının boykot edilmesinde önemli bir rol oynadı.

'' Bütün Amerikan ve İsrail malları öyle bir şekilde boykot edilmelidir ki, terörizm ile mücadele bahanesiyle İslam'a, Müslümanlara ve direniş hareketlerine savaş açan bu ülkelere karşı caydırıcı bir güç olsun. Bu boykot onlar için öyle bir hale gelsin ki, kahredici etkisini ekonomilerinde iliklerine kadar hissetsinler''.

Seyyid Fadlullah, Amerikan yönetimini de Siyonistlerin en büyük destekçisi müstekbir bir güç olarak gördüğünü ifade etti.

'' Bütün Arap-İsrail mücadele tarihinde Amerika'nın bir kerecik bile olsun tarafsız bir pozisyonda kaldığına şahid olmadım. Amerika şu an, Fransız ve İngiliz sömürge idarelerinden daha da şedit bir şekilde Müslümanlara karşı pozisyon almış durumda''.

Seyyid Fadlullah, İran İslam Devriminin ve evrensel güç odaklarına karşı mücadelesinin baş destekleyicisiydi. Bir demecinde, İran'ın Filistin halkına destekte ve mücadelelerine katkıda tek başına durduğunu ifade etmişti.

İran'ın sivil nükleer programına açık desteğini sunan Seyyid Fadlullah, Bush yönetiminin Siyonit devletin elindeki kitle imha silahlarına ses çıkarmamasını da iki yüzlülük olarak niteledi.'' Siyonist devletin nükleer silahlara sahip olması bölge için potansiyel bir tehdit değil midir? Sorusunu da yönelterek iki yüzlü politikaya dikkati çekmek istedi.

Hizbullah hareketi lideri Hasan Nasrullah ile yaptığı son görüşmede Lübnanlılar arasındaki birliğin önemine dikkati çeken Seyyid Fadlullah, İsraillilerle psikolojik bir harp için her tür tedbirin alınması ve dikkatli olunması gerektiğini işaretle , düşmana olası ihtilafları politik bir kazanca dönüştürmesine fırsat verilmemesini istedi.

Seyyid Fadlullah, İsraille büyük ölçekli savaş pozisyonunda olan direnişin silahlı kanadına ve liderliğine karşı eleştirilerin makul ölçülerde olması gerektiğini ifade ederek İsrail işgal ve yayılmacılığına karşı tüm Lübnanlı sivil ve askeri yapılanmaları birlikte hareket etmeye çağırdı.

''Ayetullah Muhammed Hüseyin Fadlullah''

Bu isim, Lübnan'dan ses verip tüm dünyada yankı bulan en önemli Şii dini merci ve alim olarak daima hatırlanacak. Onun dini ve siyasi etkisi sadece Şii mezhebine mensup olanlar için değil, tüm Müslüman ve Hristiyanlar için çok derin ve takdire şayandır.



israhaber

Lübnan Haberleri

Beyrut'un merkezine hava saldırısı: 29 can kaybı
Direniş Operasyonlarını Sürdürüyor! İşte Son Gelişmeler
Direnişten Yeni Hamle Hizbullah, İlk Defa Kullandığını Açıkladı!
Beyrut'ta sivil binaya siyonist saldırı
ABD İstihbaratından İtiraf: Hedeflerine Ulaşamıyor!