Avrupa'nun Suriye'deki kirli amaçları tek tek ortaya çıkıyor.
Fransa'da inşaat şirketi Lafarge'nin, Suriye'de DEAŞ'ı finanse ettiğine yönelik birçok belge ortaya çıkmıştı.
Ülkede ve küresel anlamda büyük yankı uyandıran gelişmenin ardından konu adli makamlar tarafından mercek altına alındı.
Fransız şirketi DEAŞ'a para ödedi
Buna göre Fransız şirketin, Suriye'deki faaliyetlerini devam ettirmek için bölgedeki silahlı güçlere başta DEAŞ olmak üzere teröristlere para ödediği ortaya çıkartıldı.
YPG, tünellerini Lefarge'nin çimentoları ile yaptı
Diğer yandan Fransız şirketin sadece DEAŞ ile değil PKK'nın uzantısı YPG ile ilişkileri de dikkat çekiyor.
Bu ilişkilerin somut delilleri Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde düzenlediği operasyonlarda ortaya çıkmıştı.
Operasyonlarda bölgeden temizlenen teröristlerin Lefarge'nin Kobani'deki çimento fabrikasından gelen yardımlarla kilometrelerce uzunlukta beton tüneller ve sığınaklar inşa ettiği belirlenmişti.
Fransız istihbaratı göz yumdu
Anadolu Ajansı'nın ortaya çıkardı belgelerde ise Fransız istihbaratının bu kirli ilişkilerden haberdar olduğu, bölgeden istihbarat alabilmek adına bu duruma göz yumduğu ortaya çıktı.
Bu durum Fransız istihbaratı tarafından da kabul edildi.
Kirli ilişkilerin ortaya çıkmasıyla birlikte şirketin, İsviçre'deki ortağı ile birleşerek isim değişikliğine gitmesi soruşturmayı engelleyemedi.
Temyiz mahkemesi onayladı
Devam eden yargı sürecinde yeni bir gelişme yaşandı.
Fransız basınındaki haberlere göre, Fransız Yargıtayının Eylül 2021'de şirkete bu suçlamanın yöneltilebileceğine ilişkin kararının ardından Paris Temyiz Mahkemesi bugün Lafarge'a yönelik "insanlığa karşı suça ortak olduğu" yönündeki soruşturmanın devamına karar verdi.
Mahkeme kararıyla, DEAŞ'a finansman sağladığına ilişkin devam eden soruşturma haricinde Lafarge hakkında ayrıca bu finansmanı sağlayarak "insanlığa karşı suça ortak olduğu" suçlaması da eklenecek.
Yargı süreci
Şirket hakkında Haziran 2017'de açılan soruşturma kapsamında, Lafarge'nin Yönetim Kurulu Başkanı Bruno Lafont'un da aralarında bulunduğu bazı üst düzey yöneticiler "teröre finansman sağlamak" ile suçlanmıştı.
Şirkete Haziran 2018'de "insanlığa karşı suçlara ortak olmak" suçlaması yöneltilmiş ancak Fransız yargısı bu suçlamalara ilişkin soruşturmayı Kasım 2019'da düşürülmüştü.
Davaya müdahil olan sivil taraflar, yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ile Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi, suçlamanın düşürülmesini Yargıtaya taşımıştı.
Fransız Yargıtayının, Eylül 2021'de Lafarge'a DEAŞ'lı teröristleri finanse etmesi nedeniyle "insanlığa karşı suça ortak olmak" suçlaması yöneltilebilmesinin önünü açan karara vararark dosyayı Temyiz Mahkemesine göndermişti.
Anadolu Ajansı suçu kanıtlayan belgelere ulaşmıştı
Anadolu Ajansının (AA) elde ettiği Fransız kurumlarına ait belgelerdeki bilgiler, dünyanın en büyük çimento devi Fransız Lafarge'nin, DEAŞ ile ilişkisi hakkında Fransız iç, dış ve askeri istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdiğini ve ilişkinin Fransa devletinin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini gözler önüne sermişti.
AA'nın Eylül 2021'de yayımladığı haberinde yer alan belgelerde, Fransız istihbarat ve devlet kurumları, Lafarge'yi, terörü finanse ederek insanlığa karşı suç işlediği konusunda uyarmadı ve bu durumu gizli tutanaklarda itiraf etti.
DEAŞ ise Lafarge'den aldığı çimentoları sığınak ve tünel yapımında kullandı.
Dünyanın en büyük çimento devi Fransız Lafarge, DEAŞ'ı finanse ettiği suçlamalarının ardından İsviçre'deki rakibi ile birleşerek 2015'te önce "LafargeHolcim" ismini aldı, 2021'de şirketin isminden "Lafarge" atılarak ismi "Holcim Ltd" olarak tescil edildi.
Yargıtayın kararının ardından ise şirketin İsviçre borsasında işlem gören hisseleri yüzde 4'ten fazla düşerek 48 İsviçre frangının altına gerilmişti.