Guguk! Darbe demokrasiden daha iyidir!
Bundan sonra hiçkimse, hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam edemez.
Taraf"ın önceki günkü manşetini biliyorsunuz.. Eğer bu iddialar doğru ise, Sarıkız"dan sonra yeni, aktüel, mer"i bir darbe planı ile karşı karşıyayız..
Silahlı devlet memurları iktidara karşı plan yapıyorlar. Dahası basını, STK"ları dost-düşman diye ayırıyıp, bunlar üzerinde planlar yapıyorlar..
Çankaya, Meclis, Hükümet, MSB, yargı, ordunun kendi kademeleri bu konuda hiçbir şey yapmayacak mı?
Eğer bu belge ve iddialar yalansa, TSK aleyhine bir yıpratma kampanyası cezasız mı kalacak?..
Yoksa kabak, bu belgeleri sızdırdığından kuşku duyulan birilerinin başında mı patlayacak?..
Bir başka soru da şu: TSK yol geçen hanı mı? TSK"ya ait gizli bir belge nasıl dışarı sızıyor?
Anayasa Mahkemesi"nin başkanvekili, bir kuvvet komutanı ile görüşüyor, görüşme öncesi kat boşaltılıyor, kameralar karartılıyor, ama bu bilgiler basına sızabiliyor..
Burada ciddi bir istihbarat, savunma boşluğu var demektir..
"Herkesin merak ettiği kırmızı kitap, sauna çetesindeki manken kızların çekmecesinden çıktı, ne oldu ki" diyebilirsiniz. Haklısınız, bu işlerin suyu çıktı, ayağa düştü.
"Laiklik", "İritica", "Terör" diye sabahtan akşama cak cak konuşmaktan başka iş yapmayan, başörtüsü ve irtica paranoyasından başka bir şey görmeyenlerin ülkeyi getirdikleri nokta işte burası..
Hadi bakalım görelim, bu Askeri Şura"da, eşi başörtülü olduğu ya da cemaatla toplu namaz kıldığı için, kaç kişi daha disiplinsizlikten görevden uzaklaştırılacak?..
Hangi ülkelerde silahlı kuvvetler halkın inancı, kimliği, geleneği üzerine böyle planlar yapar? Ya da bu planları yapanlar böylesine rahat hareket eder ve bunlardan hesap sorulamaz?..
Meclis, iktidar, yargı ne iş yapar..
Plana bakarsanız ordu yargıya güvenmiyor. İktidara da. Kumpas kuruyor.. TSK"yı eleştirenlerden kimine sahip çıkar gibi gözükerek, kimine karşı tavır alarak, birilerinin üzerinde kuşku oluşturmayı, aralarındaki birliği dağıtmayı planlıyor.
Psikolojik harp, toplum mühendisliği, ne dersen var.. Komplo, darbe planı yapmak.
Hemen herkes işin içinde ya da birileri birilerine -müsteşar, komutan, daire başkanı- görev veriyor.
Nasıl bir devlet bu?.
Bir ülkede hiç bir kurumun saygınlığı Yasama, Yürütme ve Yargı"nın saygınlığından daha fazla değildir.. Bu bilgileri birileri servis ediyorsa, bir bildiği vardır.
Bu işin arkası gelecek demektir.. Bu işlerin tam da Anayasa Mahkemesi"nin parti kapatma konusunda karar vereceği bir zamana denk gelmesi önemli.
İkinci husus da tabii Askeri Şura. Düşünebiliyor musunuz, bu kadar kritik bir zamanda Askeri Şura öncesi parti kapatılırsa ne olacak? Kapatılmazsa o partinin genel başkanı bu planların yapıldığı bir kurumun terfisi ile ilgili bir Şura"ya başkanlık edecek..
Ali Çetinkaya"nın torunu kendini İstiklal Mahkemesi hakimi dedesinin yerine koyup bir takım işlere kalkışabilir ama bu süreç Anayasa Mahkemesi"ni de tümüyle içine almış gözüküyor.
Bu son belge, ordunun media, sermaye, siyaset, yargı, bürokrasi, STK, diğer kamu ve özel kurumlarda bir takım uzunantılarının olduğunu ve bunların da bu planın içinde yer aldığını gösteriyor..
Meclis neden bunu soruşturmuyor?.
Devlet Denetleme Kurulu neden harekete geçirilmiyor?
MİT ve Emniyet İstihbaratı ne yapıyor?
Bir gazetenin/gazetecinin ulaştığı bu bilgilerden devletin bu işle ilgili kurumlarının haberi olmuyorsa, niye orada oturuyorlar ki! Bu bilgiyi biri servis yapıyorsa, neden önce ilgili makamlara değil de basına veriyor? Yoksa iktidarın bu konudaki ürkekliğini ve isteksizliğini bildikleri için mi?
Yani demem o ki, bu media haberleri yoksa iktidarı harekete geçmeye zorlamak, elini güçlendirmek için mi? Bu haber aslında burada bir kaç gün önce çıkan "Mıntıka temizliği" ile ilgili olmasın sakın?
Eğer iktidar bu süreci kontrol edemezse, sonra kendisi bu sürece teslim olmak zorunda kalır..
Korkarım iş çığrından çıkar, konuşması gerekenler susarsa, başkaları ve başka şeyler konuşur o zaman.
Genelkurmay "beklenen açıklama"yı "beklenmediği gibi" bildik şekilde yaptı.. Basında "Genelkurmay "gizli plan"ı yalanladı", "Genelkurmay"dan Taraf gazetesine sert yalanlama" şeklinde verilen açıklama aynen şöyle: "Bir günlük gazetenin 20 Haziran 2008 tarihli baskısında, Genelkurmay Başkanlığı"na ait olduğu ve Türk Silahlı Kuvvetleri"nin bilgi destek planını ihtiva ettiği iddia edilen bir belge ve bununla ilgili haberler yayımlanmıştır. Genelkurmay Başkanlığı kayıtlarında, Komuta Katı tarafından onaylanmış böyle bir resmi evrak veya plan bulunmamaktadır.."
Açıklama malumu ilam gibiydi. Ya da örtülü bir şekilde kabul. "Altta böyle çalışmalar yapılmış olabilir" gibi de bir anlam çıkıyor, bu açıklamadan. Kesin bir dille yalanlama yok yani. Kimse zaten komuta tarafından resmi kayıtlara geçirilmiş böyle bir evraktan sözetmiyordu. Kayıt dışı siyasetten söz ediliyordu. TSK"nın yapması gereken açıklamanın, bu iddiaların soruşturulacağı ve sorumluluların cezalandırılacağı yönünde olması gerekirdi. Bunun yerine konuyu haberleştiren gazeteye tepki gösterildi ve "Türkiye Cumhuriyeti"ni sonsuza dek korumak ve kollamakla görevli olan Türk Silahlı Kuvvetleri, bazı çevrelerin ucuz propagandalarından etkilenmeyecek kadar güçlüdür. Kamuoyuna saygı ile duyurulur." denildi.. CHP"nin bu habere tepkisi ise daha farklı idi. Nedense açıklama Genel Başkan ya da Genel Sekreter"den değil, Genel Sayman Mustafa Özyürek"ten geldi. Özyürek, "Genelkurmay Başkanlığı"na ait olduğu öne sürülen ve "sivil hayata müdahale" çalışması olarak sunulan belge ile ilgili olarak Genelkurmay Başkanlığı"nın soruşturma başlatması gerektiği"ni söyledi.
Ha! Bu arada, Dink davasındaki son gelişmeleri biliyorsunuz değil mi? Herkes herşeyi biliyor.. Ve işler tek merkezden yönetiliyor.. Birileri aynı ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzeirnde kendilerine iktidar ve servet üretme derdinde; Sağ-Sol, Alevi-Sünni, Türk-Kürt çatışması, hepsi tezgah!
Ha bu arada keyifli şeyler de oluyor. Can sıkıcı olayları mizah konusu yaparak hayatı daha neşeli kılmaya çalışanlar da yok değil aramızda. Eğer bu karamsar tartışmalar canınızı sıktı ise www.guguuk.com"u tıklayın! Ve gülün gülebiliyorsanız hâlâ ağlanacak halimize!
M.S. 2008, zaman öğle sonrası. Guguklu saatin kuşu ötmeye devam ediyor: Guguk! Darbe vaktidir, Guguuk! Darbe vaktidir.. Ve darbe demokrasiden daha iyidir! 9, 411"den büyüktür..
Selam ve dua ile..
vakit