Gülen ABD için yabancı biri değil.. Dolaylı olarak 1960 başından beri temasları var. 1974’de dirsek teması, 1978’den sonra kol kola, 1980’den sonra sıcak, ileri işbirliği, 1991’den sonra artık proje ortaklığına geçtiler..
Şahinler “İslam’a karşı sopa” politikası uyguluyorlardı. Ilımlılar ise “İslam’a karşı havuç” politikası izlemeye başladılar. SSCB’nin dağılmasının, soğuk savaşın bitmesinin ardından NATO yeşil tehlikeyi öncelikli tehdit olarak gördü ve tehlikenin rengi kızıldan yeşile döndü.. Bir yandan radikal İslam’a karşı İslamofobia temelli kampanyalar başlatılırken, bir yandan da ılımlı İslam politikası gündeme getirildi. Paralel din işte bu projenin ürünü.
Paralel yapı CIA’nin bir projesi. Rant Corp. üzerinden koordine ediliyor. Projenin editörü Graham Fuller. Cumhuriyetçiler, yani Bush / Brezinsky ekibi İslam’a karşı sopa yanlısı. Demokratlar ve Globalistler İslam’a karşı havuç politikasını savunuyor. Sonuçta aynı yere varmak istiyorlar. Sadece o hedefe ulaşmak için yöntemleri farklı.
İşin içinde MOSSAD da var, MI5 de, Vatikan da var, Almanya da.. ABD bu işin merkez üssü.
NATO da işin içinde..
Sibel Edmonts’un dün linklediğim videolarını izledinizse gerçek aslında apaçık ortada. Artık bu gerçek dünyada tartışılmaya başlandı..
Bakın bu Gülenistlerin işbirliği yaptıkları daha “ılımlı”lar. Siz bir de “çalımlı”ları düşünün. Eğer bir İslam ülkesine atılacaksa İncirlik’teki nükleer başlıklardan birini DAEŞ’e vermeleri bile bu zihniyet sahipleri için mümkün.. İncirlik’in ciddi şekilde kontrol altına alınması gerek. İncirlik’te de, Amerikan elçilik ve konsolosluklarında da bir sürü Gülen’ci hâlâ işbaşında.. Bunların da gözaltına alınması gerek. Gülen bir kukla. Kuklacı ortada!
Clinton “ılımlı”, Trump “Çalımlı”.. Trump gelirse görürsünüz. Clinton ise Gülen’le kol kola.. Gülen, Clinton’u destekliyor.. 8 Kasım’da yapılacak ABD Başkanlık seçiminde Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Donald Trump’ın siyasi danışmanı Peter Navarro, National Interest sitesinde yazdığı makalede FETÖ’nün Demokrat Parti’nin başkan adayı Hillary Clinton’ınkampanyasına destek verdiğini söyledi. Navarro, “Hillary’nin Türkiye’deki darbe girişimini desteklemekle suçlanan gizemli İslami din adamıyla bağları” başlıklı yazısında “Eğer Gülen karşıtlarına inanırsak, Gülen ABD’ye karşı gizli ya da kültürel cihat tehdidi oluştururken, Türkiye’deki demokrasiye ve istikrara karşı da bir dış tehdit. Bu nedenle Hillary’nin potansiyel Gülen’ci finansal bağlantısı oldukça alarm verici” dedi.
Bugünden yarına Gülen iade edilmeyecek. Öldürülebilir ya da sınır dışı edilebilir. Obama Ankara’yı oyalayacaktır. Ama Hillary Clinton seçilirse Gülen’i Türkiye’ye iade edebilir mi? Navarro şu soruyu da soruyor “Eğer etmezse ve Gülen gerçekten Türk hükümetini devirmeye çalışıyorsa, bu durumda Hillary, kilit konumdaki bir NATO müttefikinde istikrarsızlık ve şiddetin suç ortağı olmaz mı?”
Biz bunları konuşurken-yazarken ABD’de başka şeyler de oluyor. Darbe girişimiyle suçlanan FETÖ, ABD’deki en son okulunu Las Vegas’taki bir askeri üste açıyor. Şimdi bu ne anlama geliyor!. ABD Hava Kuvvetleri Harp Merkezi’ne ev sahipliği yapan ve dünyanın en büyük muharebe eğitim misyonuna sahip Nellis Hava Üssü’nde faaliyete başlayacak. ‘Coral Academy of Science Las Vegas’ adıyla faaliyete geçen okulun açılış töreninde üssün komutanı Albay William Norton, okulun müdürü Ercan Aydoğan’a törenle okulun anahtarını teslim etti.
ABD’liler bu operasyonlarda Türkiye’deki kripto müttefiklerinden de mahrum kaldılar. Bunu kendileri de açık açık dile getiriyorlar.. ABD ordusu adına konuşan yetkililer, açık açık şunu dile getiriyorlar: Türkiye›deki darbe girişimi ardından ABD›nin/Pentagon’un Ortadoğu stratejisi daha zor bir döneme girmiştir.. WSJ’nin haberine göre, ABD Merkez Komutanlığı Komutanı Orgeneral Joseph Votel, “Türk ordusundaki yakın müttefik bileşenlerinin önemli bölümünün darbeci oldukları gerekçesiyle hapiste olduğunu, müttefik generallerin darbeci oldukları gerekçesiyle hapse girmesi bizim Ortadoğu’daki kumanda kabiliyetimizi azaltabilir” dedi. Votel’in açıklamalarını, Milli İstihbarat Müdürü James Clapper’ın sözleri izledi. Darbe girişimi ve hükümetin tepkisinin tüm ulusal güvenlik aygıtını etkilediğini söyleyen Clapper; “Muhataplarımızın çoğu tutuklandı ya da tasfiye edildi. Bunun ABD’nin Ortadoğu stratejisini zorlaştıracağına şüphe yok” dedi.
Öte yandan, gazete haberlerine göre “Güneydoğu’daki saldırılarını 15 Temmuz’dan önce keserek FETÖ’ye darbe hazırlığı için zaman kazandıran PKK, tekrar sahneye çıktı. Görevi devralan PKK kanlı eylemlerine kaldığı yerden devam etmeye başladı.”
ABD’nin Türkiye’deki askeri üs ve tesisleri konusunun yeniden gözden geçirilmesi şart.. ABD’nin diplomatik merkez ve paralel kuruluşlarının, irtibatlı kişilerin de izlenmesi gerek. Gazeteci, akademisyen, asker, polis, işadamı, STK temsilcisi, sanatçı kılıklı bir sürü kripto var aramızda..
Anlayacağınız Gülen yabancı değil. O da o “derin aileden” biri..
15 Temmuz’da yaşananları bizim hafızalara kazımamız, dünyaya anlatmamız gerek.. Özellikle ve öncelikle İslam dünyasına anlatmalıyız. Hem gitmeli, hem davet etmeliyiz..
Mesela meclisi bombalayanlar meclise getirilip olay yerinde sorgulanmalı, bana kalırsa.. Onu ağır bir şekilde cezalandırmak değil maksadım. Başkalarının aynı aşağılık işe tevessül etmesini ve aynı duruma düşmesini, başkasına zarar vermesini önlemeye yönelik bir bilinç oluşturmak..
Bakın şimdi var güçleri ile Erdoğan’a saldıracaklar ve toplumsal direnci kırmak için başka yollar deneyecekler. Kriptolar ellerindeki ses ve görüntü kasetlerini ve bilgileri servis edebilirler ya da ses, görüntü belge kurgusu yapabilirler.. Süreç devam ediyor. Dikkatli olalım.
Bu işin arkasında ABD var. Gülen bir taşeron.. Erdoğan’a karşı ya da Türkiye’ye yönelik yeni bir kalkışma olursa suçlu şimdiden belli ve bu suç odaklarına karşı da bizim daha cesur bir takım kararlar vermemiz gerek. Selam ve dua ile..
yeniakit