Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail-Filistin meselesine çözüm iddiasıyla hazırladığı ‘Yüzyılın Anlaşması’nın, dünyayı saran koronavirus salgınına rağmen hayata geçirilmeye devam ettiğini söyledi.
Filistin Medya ve İletişim Derneği'nin (FİMED) düzenlediği Zoom panelinde konuşma yapan ve aynı zamanda derneğin başkanlığını yapan Zuhri “Salgının bu planların hayata geçmesini engelleyeceği düşünülüyordu ancak ilhak adımları hızla sürüyor. Süreç, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak ilan edilmesiyle başladı ve konu Batı Şeria’nın ilhakına kadar geldi. Amaçları hem toprakları işgal etmek hem de Ürdün sınırındaki toprakları çalarak Filistinlileri dünyaya açılan kapılarından etmek. Bunlar bizi felakete sürükleyecek adımlar ama korkmuyoruz” dedi.
‘Dünya salgın sebebiyle karantinayla tanıştı ama Gazze halkının tüm hayatı öyle geçiyor’
Konuşmasında Büyük Felaket’in üzerinden 72 yıl geçtiğini hatırlatan Zuhri “Filistinli kardeşlerimiz işgal altında yaşıyor. İsrail, Filistinlilerin topraklarını bırakıp gittiğine, sattığına ilişkin kara propaganda yapıyor ancak bunlar yalan. İsrail, bir işgal üzerine kurulu. Ve işgal altındaki kardeşlerimiz çok zorlu şartlarda yaşıyor. Biz koronavirus krizinin başlangıcından bu yana karantinanın nasıl bir his olduğunu anladık ancak Gazze’deki kardeşlerimiz sürekli bu şekilde, kuşatma altında yaşıyor” ifadelerini kullandı.
‘Atılan tehlikeli adımları, Türk kamuoyu da fark etmeli’
Zuhri “Binlerce Filistinli esir tutuluyor ve içlerinde çok ağır hastalar var; buna rağmen tutukluluk halleri devam ediyor. İsrail kadın veya çocuk demiyor ve hiç bir insan hakkını gözetmiyor. Bu yüzden biz de İsrail askerlerini esir almaya devam edeceğiz. Halihazırda elimizde 4 İsrail askeri esir bulunuyor. Kudüs’teki tutuklamalar da hız kesmiyor. Yalnızca geçen ay 90’dan fazla Filistinli tutuklandı. Kudüs’te Filistin’e ait evlerin yıkım süreci çok vahşi şekilde devam ediyor. Geçen ay 1300’den fazla yasadışı yerleşim inşası ilan edildi. Bu ayın 20’sinde çok büyük bir baskın yapılacağından bahsediliyor. Bu tehlikeli adımın duyurulması ve Türk kamuoyunun da bu baskın karşısında duruş sergilemesi çok önemli” dedi.
‘Gazze’de koronavirüs kontrol altında’
Gazze’de bütün imkansızlıklara rağmen koronavirus salgınının kontrol altına alındığını söyleyen Zuhri “Gazze’de alınan tedbirler çok başarılı şekilde uygulanıyor. Gazze onca yıldır kuşatma altında olmasına rağmen, salgınla mücadelede büyük başarı gösterdi. Tedavi için Gazze dışına çıkmış olanlar, Gazze’ye döndüklerinde sınır kapısından direkt 3 haftalık karantinaya yollanıyor. Koronavirüs bize bomba gibi geldi. Ancak biz bütün imkansızlıklara rağmen 2 hafta içerisinde binden fazla karantina odası hazırladık. Gazze halkı her zamanki gibi koronavirüste de dayanışma gösterdi. Büyük otel sahipleri devlete destek için otel odalarını karantina için devletin kontrolüne açtı” diye anlattı.
‘Türkiye salgında da kardeşliğini gösterdi’
Zuhri “Gazze’deki makamlar, salgon sürecinde Gazze’ye girilmesine izin vermeme gibi kesin bir karar verdiler. Topla 6 bin kişi karantinaya alındı, bin 500’ü de halen karantinada bulunuyor. Testleri temiz çıkmasına rağmen 3 haftalık önlem amaçlı gözlem devam ediyor. Gazze’de 20 tane vaka tespit edildi. Bu vakaların hepsi karantina alanlarında tespit edildi, hiçbiri halkın içine karışmadı. Bunların 6’sı da çoktan taburcu olmuş durumda. Batı Şeria’da ise 560 vaka tespit edildi. Tedavisi devam eden 100 kişi kaldı. Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Filistin’e gönderilen sağlık yardımından dolayı teşekkür etmek istiyoruz. Türkiye, salgın döneminde bir kez daha kardeşliğini gösterdi. Türkiye kendisi de salgınla mücadele ederken onlarca ülkeye yardım ulaştırdı” diye ekledi.