Hamas'sız Barış İmkansız

Mısır gazetesi el-Ehram'dan bir makale...

Hamas'sız barış imkânsız
Ortadoğu Barış Konferansı'nda Filistin'in sınırları, Kudüs ve dönüş hakkı ele alınmazsa sonuç çıkmaz. Hamas'ın davet edilmesi de şart

 

SELAME AHMED SELAME

Hiç kimse uluslararası barış konferansının düzenlenmesi amacıyla bölgede yaşanan hareketlenmelerin, düzenlenen dörtlü toplantıların veya ABD Başkanı George W. Bush'la Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ın buluşmasının, Filistin sorununun çözümünü sağlayacağını veya bunun için zemin hazırlayacağını iddia edemez. Bütün bu buluşmalar aslında zaman kaybı. Amerikan gazetelerinin yayımladığı bir karikatür, bu buluşmaları gayet iyi ifade ediyordu: ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, İsrail, Fetih ve Hamas'ı temsil eden üç heyecanlı köpeğin etrafında döndüğü bir halkanın ortasında duruyor. Köpekler yemek bekliyor, tabaklar bir sofra üzerine konulmuş, her tabakta da kemikler var.
Birkaç haftadır sonbaharda bir Ortadoğu Barış Konferansı düzenlemeyi düşünen Washington, konferansın hedeflerini açıklamak için asgari düzeyde bile çaba harcamıyor. Mısır ve Suudi Arabistan, sorunun bütün veçhelerine çözüm getirecek açık bir gündemin yokluğunda, konferansın hiçbir başarı kaydedemeyeceği uyarısında bulundu. Toplantının, bir araya gelmek, karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak ve onlarca defa tekrarlanmış bildirileri yeniden çıkarmakla sınırlı kalırsa faydasız olacağını belirttiler.
Washington ve Tel Aviv'in bütün ilgisi, başta Suudi Arabistan'la olmak üzere, İsrail ve Arap ülkelerinin müzakerelere hazırlık bağlamında görüşmesine bir fırsat verilmesine yönelik. Belki de Rice'ın, İsrail'de
Ehud Olmert'in koalisyon hükümetinin Filistinlilerle ciddi müzakereleri
reddetmesini bastırma noktasında kullandığı tek teşvik edici ve 'ayartıcı' nokta buydu.
Bütün bu toplantılardan çıkan tek olumlu sonuç, Rice'ın aralarında Suriye'nin de bulunduğu Arap ülkelerini konferansa çağıracağı yönündeki açıklamasıydı. Fakat konferansın çalışma takvimine nihai çözüm konuları olan mülteciler, sınırlar, Kudüs ve yerleşim birimleri sorunlarının konulup konulmadığına değinmedi. İsrail'in Suriye topraklarını işgaline de yer verilmedi.
Fakat ABD, İsrail ve Arap ülkelerinin bu görüşmelerde göz ardı ettikleri nokta, Hamas'la nasıl bir ilişki kurulacağı konusuydu. Hamas'ın yokluğunda ne barış ne de Filistin'in bütünlüğü sağlanır. Olmert'le Abbas arasında bu nokta hakkında bir anlaşmazlık bulunmasa da, Hamas'ın sorunların çözümü veya engellenmesinde oynadığı rolün göz ardı edilmesi, kesinlikle somut sonuçlar yaratmaz.

İran savaşına denk gelebilir...
Washington'ın çaba vereceği müzakereler, ortak çalışma veya anlaşma protokolü üzerinde bir anlaşma yaratabilir ancak nihayetinde Yol Haritası'na benzeyen bir çözüme yol açabilir. Sonuç önceki denemeler gibi başarısızlık yönünde olacaktır.
Fetih ve Hamas'ın yeniden birlik olmasının gerektiği doğru. Ancak, Arap başkentlerini saran bitkinlik ve dikkatsizlik dalgası, Arapların çözemedikleri sorunlarını Washington'na devretti. Böylelikle sonbaharda kendimizi, İran'a yönelik savaşın başlangıcına denk gelebilecek bir barış konferansı karşısında bulacağız. (Mısır gazetesi Ehram, 27 Eylül 2007)

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Trump, DSÖ'den önce Gazze ve UCM'ye saldırdı
Abdurrahman Dilipak :Biyolojik bir savaşın içindeyiz
Abdurrahman Dilipak: Emekli olmanın dayanılmazlığı üzerine
Ali Bulaç yazdı: Davutoğlu'nun İslami camia ile toplantısı, Suriye'de Esad'ın devrilişi...
Abdurrahman Dilipak: Yeni salgınlar kapıda!