Öncelikle 14-15 Kasım'da İtalya'ya ve Vatikan'a gidecek Ruhani, İtalya'da Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ve Başbakan Matteo Renzi ile ikili görüşmelerinin yanı sıra Katolik aleminin ruhani lideri Papa Franciscus'la da bir araya gelecek.
Daha sonra Fransa'ya hareket edecek Ruhani, 17 Kasım'da Paris'te Cumhurbaşkanı François Hollande ile görüşecek. Hollande, Viyana'da uzun bir müzakere maratonu sonucu Tahran'ın nükleer enerji dosyası ile ilgili anlaşmanın imzalanmasının ardından Ruhani'yi resmi ziyaret için Paris'e davet etmişti.
İran'da yatırım yapmak isteyen Fransız iş adamlarıyla bir araya gelmesi planlanan Ruhani'nin bu ziyaretinde, iki ülke arasında, kara taşımacılığı, havacılık, sağlık ve ziraat alanlarında anlaşmalar yapılması planlanıyor.
Ruhani'nin Fransa ziyaretinde, ülkesiyle 5+1 ülkeleri arasında varılan nükleer anlaşmanın uygulanma sürecine dair görüşmelerde de bulunması bekleniyor.
Yolculuğu öncesi yaptığı açıklamada Ruhani, Fransa'da Airbus yolcu uçağı alımıyla ilgili bazı anlaşmaların da yapılmasının düşünüldüğünü söyledi.
Yarınki Avrupa seyahatinde Ruhani'ye üst düzey bürokrat ve iş adamlarından oluşan bir heyetin de eşlik edeceği bildirildi.
- İran'da ekonomik durum
Batılı ülkelerin İran'a nükleer faaliyetleri nedeniyle uyguladıkları ekonomik ambargolar, bu ülkenin tarihindeki en zor ekonomik dönemlerinden birini yaşamasına sebep oluyor.
Ülke ekonomisinin çoğunlukla petrol gelirine dayalı olduğu İran, nükleer müzakerelerde varılan anlaşma sonrası içinde bulunduğu ekonomik krizden kısa vadede çıkmanın yollarını arıyor.
Ülkedeki nakit ihtiyacını karşılamak ve işsizliğin önüne geçmek, petrol satışlarının artması ve yabancı yatırımcıların ülkede yatırım yapmalarını sağlamak için ambargoların kalkmasına yönelik çabalar, Ruhani hükümetinin önceliğini oluşturuyor.
Geçen ekim ayında, İhracat Günü münasebetiyle düzenlenen konferansta konuşan İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı İshak Cihangiri, 2011 yılında ülkesinin petrol gelirinin 118 milyar dolar olduğunu, ülkesine uygulanan ambargolar ve petrol fiyatının düşmesi nedeniyle 2015 yılında bu rakamın 18 milyar dolara kadar gerilediğini söyledi.
Yine aynı ay, hükümetten dört bakanın Ruhani'ye hitaben ekonomik durgunlukla ilgili yazdıkları mektup, kamuoyuna yansımış, ülkede yaşanan ekonomik durgunluğun tehlikeli boyutlara ulaştığı tartışmalarına sebep olmuştu.
- İran-İtalya ilişkileri
İtalya, İran İslam Cumhuriyeti'ni ilk tanıyan ülkelerden olması münasebetiyle Tahran'la Roma ilişkileri her zaman iyi seviyede seyretti.
Nükleer müzakerelerde varılan anlaşmanın ardından ağustos ayında İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni, eylül ayında da İtalya Ekonomik Kalkınma Bakanı Federica Guidi, Tahran'ı ziyaret etti.
Bu ziyarette iki ülke arasındaki ticaret komisyonunun aktif hale getirilmesi gündeme gelmişti.
İki ülke arasında ilk ticaret komisyonu 1988 yılında kurulmuş, ticaret hacmi bazı dönemlerde 7 milyar avroya kadar yükselmişti.
İran eski Cumhurbaşkanı Seyyid Muhammed Hatemi'nin 1999 yılında bu ülkeyi ziyaretiyle ilişkiler zirve noktasına ulaştı. Aynı yıl 2 milyar avro olan ticaret hacmi 2005 yılında 3 katına çıktı. 2006 yılının ikinci yarısında, İran'ın nükleer faaliyetleri nedeniyle Batılı ülkelerle yaşanan ihtilaflar, bu ülkeye uygulanan ambargoların da artmasına neden oldu. O dönemde İran ve İtalya arasındaki ticaret hacmi yaklaşık yarı yarıya düşerek 3 milyar 600 milyon avro oldu.
Bu rakam, 2013 yılında bir milyar 200 milyon avroya kadar geriledi.
- Fransa'dan 17 yıl aradan sonra bir ilk
Fransa, Avusturya'nın başkenti Viyana'da İran'la 5+1 ülkeleri arasında 14 Temmuz'da anlaşmaya varılmasının ardından İran'a ilk resmi ziyareti gerçekleştiren Avrupa ülkeleri arasında yer almıştı.
Ülkenin Dışişleri Bakanı Laurent Fabius'un 29 Temmuz'daki Tahran ziyareti, Fransa'dan İran'a 17 yıl aradan sonra yapılan ilk resmi ziyaret olması yönüyle önem taşıyordu.
Fabius'a, günübirlik ziyaretinde Tarım Gıda ve Orman Bakanı Stephane Le Foll ve Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Matthias Fekl'in yanı sıra üst düzey şirket yöneticilerinden 100 kişilik bir heyet de eşlik etmişti.
Yaptırımlardan önce 4 milyar avroya yaklaşan iki ülke arasındaki ticaret hacmi bugün 450 milyon avro civarında.
AA