Platform adina konusan Mazlum-der Konya şube başkanı Mustafa Akmeşe bu yasağın anlamsızlığına vurgu yaparak, iktidarın üstüne düşeni yapması gerektiğini söyledi. YÖK'ün kaldırılmasının da istendiği basın açıklamasının tam metni:
İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU 9. HAFTA BASIN AÇIKLAMASI
HUKUKSUZLUK BİTMELİ
Kamu kurumlarında ki ve okullardaki keyfi başörtüsü yasağı devam ediyor. Herkes sorunu bitirme sözü veriyor ama keyfiliğe son vermek için gerekli gayret ve iradeyi kimse göstermiyor. Hiçbir uluslar arası sözleşmede genel anlamda kılık- kıyafeti özelde başörtüsünü yasaklayan bir hüküm bulunmamaktadır. TC. Anayasası ve kanunlarında da başörtüsü takmayı yasaklayan bir madde yer almamaktadır. Sözleşmelerde yer almayan, Anayasada bulunmayan, kanunlarda belirtilmeyen bir fiili yani başörtüsü takmayı fiilen engellemek keyfiliktir, derhal son verilmesi gereken bir hak ve hukuk ihlalidir. Başörtüsü takmak, müslüman kadınlara alemleri yaratan Allah'ın emridir ve Kur'an-ı Kerim de açık bir şekilde yer almaktadır. Allah'ın emrini kaldırmaya ve değiştirmeye kimsenin güç yetiremeyeceği tartışmasızdır. Dolayısıyla dünyanın bütün kanunları, bütün mahkeme kararları başörtüsü takmayı yasaklıyor olsa dahi inançlı insanlar başörtüsü takmaya ve başörtüsü mücadelesi vermeye devam edecektir. Ancak, kanunlarda dahi olmayan bir yasağı uygulayıp arkasından demokratik hak ve özgürlüklerden bahsedilmesinin gülünçlüğü de dikkat çekmektedir. Tarih, dini hükümleri yok etmeye çalışanların, dinin emirlerine uyanlara yasaklar koyanların yenilgileriyle doludur. Bu keyfi yasakta ısrar edenlerin biraz tarihten ders çıkarmaları hem kendilerinin hem başörtülülerin hem de tüm ülkenin hayrına olacaktır. Aksi halde yasakçılar mutlaka ve er geç kaybedeceklerdir. Herkesi bir kez daha inançlarımıza saygılı olmaya çağırırken, 6 Kasım 1982 tarihinde 12 Eylül darbe idaresi tarafından kurulmuş, yasakların ve yasakçıların sembolü olmuş YÖK. ü 25. Kuruluş yıldönümünde protesto ediyoruz. Bilimin ve özgür düşüncenin önündeki en büyük engellerden olan YÖK. ün derhal kaldırılmasını bekliyoruz. Ayrıca, 3 Kasım 2007 tarihinde Antalya'da başörtüsü yasağını protesto ederken, en tabii haklarını kullanan vatandaşların yanlarında getirdikleri küçük çocukları ile birlikte gözlem altına alınmasını hak arama özgürlüğünde bir geriye gidiş olarak görüyor, hak arama özgürlüğünün kısıtlanamayacağını hatırlatıyor, yapılan hukuksuzluğu kınıyor, sorumlulardan mutlaka hesabı sorulmalıdır diyoruz. Cumhurbaşkanının eşinin Konya ziyareti sırasında, basının başörtülü hemşire haberlerini, bu haberlerden sonra İl Sağlık Müdürlüğü tarafından soruşturma açılmasını doğru bulmuyoruz. Başörtüsü takmak bir inanç, başörtülü olarak çalışmak bir haktır. Başörtülü çalışıyor olunması suç değildir, başörtülü çalışanlar suçlu değildir. Oluşturulmak istenen suç ve suçlu imajını şiddetle kınadığımızı ve yayınların mağdur duruma düşürdüğü mazlumların sonuna kadar yanlarında olduğumuzu ilan ediyoruz. Gelecek Cumartesi günü saat 12.00 de buluşmak üzere Allah'a emanet olunuz.
İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU
Murat Kayacan/Konya