AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Hüseyin Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'Başbakan'a artık Başbakan demeyeceğim' çıkışına, "Sayın Başbakan, Başbakanlık unvanını Kılıçdaroğlu'ndan mı aldı? Sen kendini Kanuni mi zannediyorsun, Sen kimsin?Değerli halkımız, ben 'güneşe güneş, aya ay, yıldıza yıldız, rüzgara rüzgar demem' diyen adam, kendi ahmaklığını tescil ettirmektedir" sözleriyle karşılık verdi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, AK Parti Gaziantep Milletvekili ve Büyükşehir Belediye Başkan adayı Fatma Şahin'in 'Proje Tanıtım Toplantı'na katıldı. Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi'ndeki toplantıya Çelik ve Şahin'in yanı sıra; Milli Eğitim eski Bakanlarından Hasan Celal Güzel ve Vehbi Dinçerler, Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey ile binin üzerinde partili katıldı.
'KİM YOLSUZLUK YAPARSA, ONUN ELİNİ KIRMAK NAMUS BORCUMUZDUR'
Toplantıda salonu dolduran partililere hitap eden Hüseyin Çelik, 17 Aralık 'rüşvet ve yolsuzluk' operasyonuyla ilgili konuştu. 17 Aralık operasyonuyla AK Parti'yi sandıkta yenemeyenlerin değirmenine su taşındığını belirten Çelik, hırsızlık ve yolsuzluk yapanların elinin kırılmasının namus borçları olduğunu söyledi. 17 Aralık operasyonuyla ilgili ana muhalefeti de eleştiren Çelik, şunları söyledi:
"17 Aralık operasyonlarını yapanlar aslında sandıkta bir türlü demokratik yollarla AK Parti'yi yenemeyenlerin değirmenine su taşıdı. Ben şimdi salondakilere soruyorum; 17 Aralık operasyonları olmasaydı, Allah aşkına Kemal Kılıçdaroğlu meydanlarda ne söyleyecekti? Grup toplantılarında ne söyleyecekti? Hadi Bahçeli'yi idare edecek bir iki konu vardı. Bahçeli; 'çözüm süreci, memleketi böldünüz, vatana ihanet ettiniz' diyecekti, onunla idare edecekti. Ya Kılıçdaroğlu ne söyleyecekti? Biz 12 yıldır merkezi hükümette, 10 yıldır da mahalli idarelerde iktidardayız. Biz 11 yıldır AK Parti'ydik son 1 yılda mı Kara Parti olduk? Bir şeyin altını çizerek ifade etmek istiyorum; kim tüyü bitmemiş yetimin hakkına el uzatırsa, kim hırsızlık ve yolsuzluk yaparsa, hep birlikte onun elini kırmak bizim namus borcumuzdur. Mahkemeler birisiyle ilgili nihai hüküm vermeden, mahkemeler birisiyle ilgili karar tahsis etmeden; haysiyet cellatlığı yaparak, bir insanın peşinen suçlu veya suçsuz ifade edilmesi de kabul edilemez."
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun '247 milyarlık yolsuzluk yapılmış' sözünü de, Nasrettin Hoca fıkrasıyla eleştiren Hüseyin Çelik, şöyle devam etti:
"Sayın Kılıçdaroğlu çıktı dedi ki; '247 milyarlık yolsuzluk yapılmış.' Yani eski parayla 247 katrilyon. Şimdi ben size bir hesap yapayım; Türkiye'de her şey dahil 1 yılda 40 milyarlık yatırım yapılıyor. Bir yılda 40 milyarlık yatırım yapan ülkede, sen 247 milyarlık yolsuzluktan bahsediyorsun. Şimdi Nasrettin hoca eve iki kilo et getirmiş ve hanımı biraz pis boğaz. Hoca camiye gitmiş, hanımefendi de eti pişirmiş temiz bir yemiş. Hoca gelmiş 'hanım eti pişir yiyelim' demiş. Hanımı da 'hoca, eti kedi yedi' demiş. Hanım utancından ben yedim diyemiyor, hoca bu. Hocadan da kurtulamazsın. Hoca gitmiş, kediyi yakalayıp tartmış, kedi iki kilo çıkmış. Hoca, 'hanım bu kediyse et nerede, eğer bu etse kedi nerede?' demiş. Ya arkadaşlar, ben yaptığım basın toplantısında Sayın Kılıçdaroğlu'na sordum, 'sen bu rakamı nereden buldun?' dedim. Kılıçdaroğlu'da gitti Karadeniz'de 'Hüseyin Çelik, yolsuzluk yoktur demiyor, rakam fazladır' diyor. Ben halbuki böyle bir şey söylemedim. Dedim ki, sen bunu uyduruyorsun. Ondan sonra bu twitterdan cevap veriyor; 'Pes doğrusu. Gazeteler, Euro olarak yazdı, biz Türk Lirası'na çevirdik bu çıktı.' Arkadaşlar, gazetecilerin kaynağı siyasetçiler olabilir ama siyasetçilerin kaynağı gazeteler olamaz."
'TÜRKİYE SİYASETİ AÇISINDAN UTANÇ DUYUYORUM'
Konuşmasının sonunda ana muhalefet ve muhalefet partilerinin iftira ve yalan üzerine politika ürettiğini ifade eden Hüseyin Çelik konuşmasını şöyle tamamladı:
"Netice itibariyle bakın, dedikodu, iftira ve yalan üzerine çok üzgünüm ana muhalefet partisi, diğer muhalefet partileri sözüm ona politika üretiyor. Türkiye siyaseti açısından utanç duyuyorum. Sayın Kılıçdaroğlu 'ben bundan sonra Başbakana, Başbakan demeyeceğim' demiş, teşkilatına da genelge göndermiş. Değerli halkımız, ben 'güneşe güneş, aya ay, yıldıza yıldız, rüzgara rüzgar demem' diyen adam, kendi ahmaklığını tescil ettirmektedir. Sayın Başbakan, Başbakanlık unvanını Kılıçdaroğlu'ndan mı aldı? Sen kendini Kanuni mi zannediyorsun, seni azlettim diyorsun. Sen kimsin? Sandıkta AK Parti'yi yenemeyenler, 17 Aralık operasyonuyla, Cumhurbaşkanlığı seçiminin hesabını yaptılar. 2015'in hesabını yaptılar. Ama kim ne hesap yaparsa yapsın, bunların hesabı, birilerinin tezgahı varsa, Allah'ın da hesabı vardır."
Hüseyin Çelik'in konuşması sırasında salonda bulunan işitme engelliler için de sahnenin iki yanında bulunan sine vizyonda konuşmalar işaret diline çevrildi. İşitme engelli vatandaşlar ise konuşmaları sinevizyon aracılığıyla takip etti. Hüseyin Çelik'in ardından özel hazırlanan ışık şovuyla sahneye çıkan Fatma Şahin, seçilmesi durumunda Gaziantep için bin 27 proje hazırladığını söyledi. Program, Şahin'in projelerini anlatmasının ardından sona erdi.
'KİM YOLSUZLUK YAPARSA, ONUN ELİNİ KIRMAK NAMUS BORCUMUZDUR'
Toplantıda salonu dolduran partililere hitap eden Hüseyin Çelik, 17 Aralık 'rüşvet ve yolsuzluk' operasyonuyla ilgili konuştu. 17 Aralık operasyonuyla AK Parti'yi sandıkta yenemeyenlerin değirmenine su taşındığını belirten Çelik, hırsızlık ve yolsuzluk yapanların elinin kırılmasının namus borçları olduğunu söyledi. 17 Aralık operasyonuyla ilgili ana muhalefeti de eleştiren Çelik, şunları söyledi:
"17 Aralık operasyonlarını yapanlar aslında sandıkta bir türlü demokratik yollarla AK Parti'yi yenemeyenlerin değirmenine su taşıdı. Ben şimdi salondakilere soruyorum; 17 Aralık operasyonları olmasaydı, Allah aşkına Kemal Kılıçdaroğlu meydanlarda ne söyleyecekti? Grup toplantılarında ne söyleyecekti? Hadi Bahçeli'yi idare edecek bir iki konu vardı. Bahçeli; 'çözüm süreci, memleketi böldünüz, vatana ihanet ettiniz' diyecekti, onunla idare edecekti. Ya Kılıçdaroğlu ne söyleyecekti? Biz 12 yıldır merkezi hükümette, 10 yıldır da mahalli idarelerde iktidardayız. Biz 11 yıldır AK Parti'ydik son 1 yılda mı Kara Parti olduk? Bir şeyin altını çizerek ifade etmek istiyorum; kim tüyü bitmemiş yetimin hakkına el uzatırsa, kim hırsızlık ve yolsuzluk yaparsa, hep birlikte onun elini kırmak bizim namus borcumuzdur. Mahkemeler birisiyle ilgili nihai hüküm vermeden, mahkemeler birisiyle ilgili karar tahsis etmeden; haysiyet cellatlığı yaparak, bir insanın peşinen suçlu veya suçsuz ifade edilmesi de kabul edilemez."
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun '247 milyarlık yolsuzluk yapılmış' sözünü de, Nasrettin Hoca fıkrasıyla eleştiren Hüseyin Çelik, şöyle devam etti:
"Sayın Kılıçdaroğlu çıktı dedi ki; '247 milyarlık yolsuzluk yapılmış.' Yani eski parayla 247 katrilyon. Şimdi ben size bir hesap yapayım; Türkiye'de her şey dahil 1 yılda 40 milyarlık yatırım yapılıyor. Bir yılda 40 milyarlık yatırım yapan ülkede, sen 247 milyarlık yolsuzluktan bahsediyorsun. Şimdi Nasrettin hoca eve iki kilo et getirmiş ve hanımı biraz pis boğaz. Hoca camiye gitmiş, hanımefendi de eti pişirmiş temiz bir yemiş. Hoca gelmiş 'hanım eti pişir yiyelim' demiş. Hanımı da 'hoca, eti kedi yedi' demiş. Hanım utancından ben yedim diyemiyor, hoca bu. Hocadan da kurtulamazsın. Hoca gitmiş, kediyi yakalayıp tartmış, kedi iki kilo çıkmış. Hoca, 'hanım bu kediyse et nerede, eğer bu etse kedi nerede?' demiş. Ya arkadaşlar, ben yaptığım basın toplantısında Sayın Kılıçdaroğlu'na sordum, 'sen bu rakamı nereden buldun?' dedim. Kılıçdaroğlu'da gitti Karadeniz'de 'Hüseyin Çelik, yolsuzluk yoktur demiyor, rakam fazladır' diyor. Ben halbuki böyle bir şey söylemedim. Dedim ki, sen bunu uyduruyorsun. Ondan sonra bu twitterdan cevap veriyor; 'Pes doğrusu. Gazeteler, Euro olarak yazdı, biz Türk Lirası'na çevirdik bu çıktı.' Arkadaşlar, gazetecilerin kaynağı siyasetçiler olabilir ama siyasetçilerin kaynağı gazeteler olamaz."
'TÜRKİYE SİYASETİ AÇISINDAN UTANÇ DUYUYORUM'
Konuşmasının sonunda ana muhalefet ve muhalefet partilerinin iftira ve yalan üzerine politika ürettiğini ifade eden Hüseyin Çelik konuşmasını şöyle tamamladı:
"Netice itibariyle bakın, dedikodu, iftira ve yalan üzerine çok üzgünüm ana muhalefet partisi, diğer muhalefet partileri sözüm ona politika üretiyor. Türkiye siyaseti açısından utanç duyuyorum. Sayın Kılıçdaroğlu 'ben bundan sonra Başbakana, Başbakan demeyeceğim' demiş, teşkilatına da genelge göndermiş. Değerli halkımız, ben 'güneşe güneş, aya ay, yıldıza yıldız, rüzgara rüzgar demem' diyen adam, kendi ahmaklığını tescil ettirmektedir. Sayın Başbakan, Başbakanlık unvanını Kılıçdaroğlu'ndan mı aldı? Sen kendini Kanuni mi zannediyorsun, seni azlettim diyorsun. Sen kimsin? Sandıkta AK Parti'yi yenemeyenler, 17 Aralık operasyonuyla, Cumhurbaşkanlığı seçiminin hesabını yaptılar. 2015'in hesabını yaptılar. Ama kim ne hesap yaparsa yapsın, bunların hesabı, birilerinin tezgahı varsa, Allah'ın da hesabı vardır."
Hüseyin Çelik'in konuşması sırasında salonda bulunan işitme engelliler için de sahnenin iki yanında bulunan sine vizyonda konuşmalar işaret diline çevrildi. İşitme engelli vatandaşlar ise konuşmaları sinevizyon aracılığıyla takip etti. Hüseyin Çelik'in ardından özel hazırlanan ışık şovuyla sahneye çıkan Fatma Şahin, seçilmesi durumunda Gaziantep için bin 27 proje hazırladığını söyledi. Program, Şahin'in projelerini anlatmasının ardından sona erdi.