El Cezire sitesinin haberine göre, Amerikan New York Times gazetesinde yayınlanan bir makale, Hindistan Başbakan’ının özellikle Müslümanlara yönelik taciz ve haklarının ihlali tartışmalarında ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamaların artırılmasındaki rolünü ortaya koydu.
New York Times, makalede Modi hükümetinin geçen ay ‘Modi meselesi’ adlı bir BBC belgeselinin gösterimini engellemek için olağanüstü hal yasasını kullandığına dikkat çekerek, bu eylemi Hindistan’da ifade özgürlüğünün ciddi şekilde kısıtlanmasının bir işareti olarak nitelendirdi.
Belgeselin konusu 2002 yılında Gujarat kentinde yaşanan olaylardır. Müslümanlara yönelik yaygın şiddetin yaşandığı o yıllarda devletin başbakanı Narendra Modi idi. Şiddet nedeniyle sadece birkaç hafta içinde 1000’den fazla insan öldü ve bu kurbanların çoğu Müslümandı.
Film, İngiliz hükümetinin daha önce bilinmeyen bir raporuna değinerek, Modi’nin Müslümanlara yönelik ‘şiddetten doğrudan sorumlu’ olduğunu gösteriyor. Çünkü polis kuvvetleri şiddeti durdurmak için hiçbir müdahalede bulunmadı. Ancak Modi, bu olaylarla ilgili herhangi bir sorumluluğu reddetti.
Hintli yetkililer, İngiliz belgeselinin yayını ve paylaşımını engelleyerek bunu Hint karşıtı ve sömürgeci zihniyetin sürdürülmesine destek olarak nitelendirdi.
Modi hükümetine Batı desteği
Modi ve hükümetinin bu konuyu ele alış biçimi, bu ülkeye yönelik eleştirilerin artmasına yol açtı. Hindistan’da ifade özgürlüğünün baskı altına alınması söylemleri uluslararası düzeyde olağan hale geldi.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, İngiltere’nin genel olarak her türlü zulme karşı olduğunu açıkça belirterek bu filmin Modi açıklamasının doğru olup olmadığından emin olmadığını söyledi.
Amerikan gazetesi, bu belgeselin resmi olarak gösterilmesinin yasaklanması nedeniyle sanal ağlarda çeşitli gruplar tarafından geniş çapta görülmesine ve fark edilmesine neden olduğunu yazdı.
Hindistan, 2022 Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından yayınlanan yıllık Basın Özgürlüğü Endeksinde 180 ülke arasında 150. sıraya geriledi.(Ajanslar)