İran"a Karşı İslamcı-ABD İttifakı

ABD’nin startını verdiği İran’ı karalama ve bölgede yalnızlaştırma operasyonu tüm hızıyla sürüyor...

İran'a Karşı İslamcı-ABD İttifakı
Sultanahmet'teki kitap fuarını 3 arkadaşımla beraber dolaşırken bir stanttan elimize bazı kitaplar tutuşturuldu. Hediye olduğu söylenen kitapları önce incelememiştik, İslami kitaplar satan bir yayınevinin standından veriliyordu bu hediye. Neyse aldık hediyelerimizi oradan ayrıldık daha sonra kitapları incelemek istediğimizde şok geçirdik. Bu kitaplar İran ve Lübnan İslami Direnişi Hizbullah hakkında kitaplardı ve baştan sona yalanlar ve iftiralarla doluydu. İnanın ABD veya İsrail ajanları oturup yazsa bundan daha kaliteli yalanlar ortaya çıkarabilirdi.  Yakın tarihi azıcık takip edenler kitapların düzmece olduğunu hemen anlayabilir ancak anlamayan gençler İran'a ve karizmasından dolayı genellikle üzerinden durulan Nasrallah ile ilgili nasıl düşüncelere kapılırlar tahmin etmesi hiç de zor değil.  
 
ABD'nin startını verdiği İran'ı karalama ve bölgede yalnızlaştırma operasyonu tüm hızıyla sürüyor.
(1) Demin bahsettiğim çalışmalar İran İslam Devrimi ile beraber başlamış olan ve arkasında hangi devletin olduğunu bildiğimiz sürekli yapılan çalışmalar ancak ABD'nin başlattığı operasyon geniş kitlelere daha hızlı nüfuz etmeyi amaçlıyor. ABD gerek diğer Ortadoğu ülkeleri gerekse Türkiye'de bu operasyonu her zamanki gibi başarılı bir koordinasyon ile yürütüyor.  
 
Geçtiğimiz günlerde Suud elçiliğine İran'ın saldırı düzenleyeceği hakkında ABD'nin çıkardığı haberlerden birisi de elbette ki bu operasyonun bir parçasıydı ancak Türkiye'de operasyonun daha önce başladığını söyleyebiliriz.  
 
Önce haber siteleriyle başlayan İran'ı halkın gözünde itibarsızlaştırma operasyonu daha sonra gazetelere ve köşe yazılarına taşındı. Today's Zaman İran ile ilgili haberler yapmaya başladı aniden. Operasyonun gazetelerde başlaması çok ani yaşandı. İran'a saldırılar aniden, birileri düğmeye basmışçasına başladı.  
 
Today's Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş İran hakkında 'analiz' adı verilen hâlbuki tekfirci forumlarda dahi daha orijinalinin bulunabileceği klasik mezhep çatışmasını amaçlayan argümanlardan oluşan bir yazı yayınladı. (2) 
 
Daha sonra Yeni Şafak gazetesi yazarlarında sık rastlamaya başladık İran'ın hedef alınmasına.  Ve en sonunda Batının komşularımızla aramızı bozmak için senelerdir kullandığı PKK kartını bu sefer de Yeni Şafak kullandı. (3) Günlerdir artan PKK saldırıları ve halkta oluşan infial hali ustaca PKK üzerinden İran'a aktarılmaya çalışıldı. Aslında gerçek şu ki senaryoyu yazanlar PKK'nın saldırması için emri verecek güce de sahip ki önce PKK'nın saldırıları arttırmasını daha sonra da süreci İran'a çevirmeyi başardılar. Kısacası PKK saldırıları ve kaybettiğimiz canlar da bu planların bir parçasıydı. 
 
Günler öncesine kadar Pjak'a yönelik Türkiye'nin dahi yapmadığı derecede büyük operasyonlar düzenleyen ve Generallerini de bu operasyonlarda kaybeden İran, saldırdığı ve yok etmeye çalıştığı örgütle bir arada gösterilmeye çalışıldı. Karayılan'ın "Türkiye'yi bırakıp İran'a saldırabiliriz"(4) açıklaması da henüz tazeliğini korurken. 
 
Erdoğan'ın Mısır'a laiklik tavsiyesine itiraz eden İran'a köpüren İslamcıların varlığından bahsetmiyorum bile. İktidarın kuyruğuna takılıp ta ihale peşinde koşan mücahitler devletlerin laik ve pragmatist olmasını istiyor olabilirler ancak bunun aksi örneği olarak karşılarından duran İran'ı ısrarla pragmatistleştirmek istemeleri kendilerinin bilinçaltını ortaya çıkarıyor. Aksi örnek görmek istemiyorlar ama bu konunun başka bir boyutu, daha sonra tekrar inceleyebiliriz.  
 
 
Medya operasyonu ile ilgili karşımıza onlarca 'tü kaka İran' haberi çıkabilir. Şuan dahi haber sitelerinde manşete çekilmiş daha bir sürü İran haberi var ama hepsini bu yazıda alıntılayamayacağım. Hepsini arşivleyecek zamanı da bulamadım ancak gerçekten arşivlenesi haberler çünkü hepsi birer psikolojik harekât ürünü.  
 
Aklımıza gelenleri sayalım yine de. Mesela Kurtlar Vadisi.  
Daha önce Ergenekon operasyonları çerçevesinde halkı ve diziyi izleyen ordudaki komutanları hazırlamak için Kurtlar Vadisi çok önemli roller almıştı. Mesela bu operasyonların devleti güçlendirmeye yönelik olduğu halka anlatılmış, dizide Ergenekon operasyonlarının arkasında duran komutanları kahramanlaştırarak diziyi izlemesi yüksek ihtimal olan T.C ordusu komutanlarına da mesaj verilmişti. 
Kurtlar Vadisi dizisi, halkı bazı şeylere hazırlamak için, kamuoyu oluşturmak için kullanılacak çok iyi bir araç.  
O zaman belki faydalı bir işe yarayan K.V şimdi ise ABD'nin başını çektiği İran' a karşı kurulan ittifakta Türkiye'nin de yer alması için kullanılıyor. Kurtlar Vadisi'nde İran'ı kötülemek Türkiye halkının gözünde "İran'a karşı ABD'nin yanında yer alma"nın meşrulaştırılması amacını taşıyor.  Bu söylediğimizin komplo teorisi olduğunu düşünenler dizinin senaristlerini incelesinler.
 
Çok geçmeden, bu dizinin yayınlandığı günün ertesinde Sabah gazetesinin manşetinden yine İran var. (5) Gazetelerin manşetlerini bilirsiniz hangi dönemde bu kadar sıklıkla, aramızda somut hiçbir gelişme, kriz yaşanmayan bir ülke manşete çekilmiştir?  Hiçbir dönemde.  Ama bu sefer farklı, bu sefer 30 senedir yıkılmaya çalışılan bir rejimi yıkmak için hazırlanıyor Haçlı orduları. Önlerine de birçok Müslüman ülkesini katarak gelecekler.  İşte Türkiye'de yapılan her şey bu Müslüman ülkelerin arasında Türkiye'nin de olması için.  
 
Yoksa ABD'nin 'İran Suudi Arabistan'a saldıracaktı'(6) ve 'İran Türkiye'ye saldırıyor' (7) kampanyalarıyla eş zamanlı olarak gerçekleşen bu haberlerin anlamı ne?  
 
ABD'nin bu psikolojik operasyonları sürerken ona destek verenleri ve karşısında duranları lütfen aklınıza kazıyınız.  Müslümanların içerden yıkılan kalelerinin haddi hesabı yok.  Görünen o ki Sol kesim olayları İslamcılardan çok daha iyi okuyor veya çok daha Antiemperyalistler.  
 
Kim bilir Amerika'nın filoları yine gelir, Türkiye limanlarına demirler de onu taşlayan Solcuları yine İslamcılar kovalar.  
 
Ha bu arada Laiklik ihracına da başlandığına göre şu 'İslamcı' tanımlaması yerine başka bir kelime bulalım bir arkadaş geçici olarak 'Ex-islamcı'yı önermişti.  

Cihad Kayaduman

İslami gündem

Medya-Makale Haberleri

Abdurrahman Dilipak: Çerkez halkları üzerine
Abdurrahman Dilipak: Diyanet deyip geçmeyin!
Abdurrahman Dilipak: Ambargo ya da boykot işte böyle yapılır!
Abdurrahman Dilipak'la Panorama Gündem: Trump Savaşları Durdurabilir mi?
Abdurrahman Dilipak: “Bildiğimi bilseydiniz…!”