Yedio Ahronot'un köşe yazarlarından Guy Bechor tarafından kaleme alınan yazıda, Suriye'nin giderek kuruduğu ve son üç yılda çoğu Kürtler olmak üzere 250 binden fazla çiftçinin topraklarını terk ederek büyük şehirlere göç ettiği belirtilerek, bunun Türkiye'nin uyguladığı ekonomik soykırımın bir sonucu olduğu ileri sürüldü.
Türkiye'nin kendi topraklarını sulamak adına suyu kesmesi yüzünden Suriye'nin başlıca su kaynağı olan Fırat nehrinin kuruduğunu savunan gazete şunları yazdı: "10 yıl içinde Fırat'ın Türkiye dışındaki sularının tamamen kuruması bekleniyor. Zaten bugün bile Suriye'ye akan su kirli olduğu için içinde balık yaşayamıyor. Aynı şekilde Asi nehri de kuruyor. Bu nehir de giderek kirleniyor ve içindeki tuz oranı artıyor. Bu yüzden binlerce köylü topraklarını terk edip şehirlere göçüyor ve buralarda çadırlarda yaşamak zorunda kalıyorlar. Bunların büyük bölümünü de Kürtler oluşturuyor. Son birkaç yıldır büyük şehirlerin çevresinde binlerce Kürt çadırlarda yaşıyor. Ve bu da sorunu etnik bir sorun haline getiriyor.
Yazıda, Suriye'deki Baas Partisi'nin ülkeyi 1960'larda tahıl ihraç eden bin ülke haline getirdiği hatırlatılarak, Baasçılar'ın bu başarıdan cesaret alıp köylüleri havyancılıktan tarıma geçmeye zorladığı belirtildi. Yazıya göre, tarıma zorlanan yüzbinlerce çiftçi de topraklarını sulamak adına açtığı kuyular yüzünden ülkenin su kaynaklarını plansızca tüketti.
Nüfusunun yarısı köylerde yaşayan 20 milyonluk Suriye'nin bu yıl her zamankinin ancak yarısı kadar tahıl üretebileceğini kaydeden gazete, Şam yönetiminin su eksikliğini gidermek için şimdi de İsrail'e ait olduğu öne sürülen su kaynaklarına göz diktiğini iddia ederek "Suriye Baas Partisi'nin hatalarını İsrail mi ödemek zorunda?" dedi.
Yediot Ahronot gazetesi, Türkiye'nin Suriye'yi "çok kötü bir şekilde soyduğunu" iddia ederek şöyle sürdürdü: "Biz böyle bir Türkiye'yi mi arabulucu yapacağız? Ne de olsa Türkiye'nin, Suriye'nin İsrail'deki su kaynaklarına göz dikmesinde çıkarı var. Dolayısıyla gücünü onlardan yana kullanacak. Suriye ile barış görüşmelerine başlamadan önce bu gerçekleri bilmek ve bunları Suriye ile görüşmemizi isteyen Amerikalılara da anlatmak zorundayız.