İran İslami Şura Meclisi Başkanı Ali Laricani, 1391 yılının (İran yeni yılı- 2012) ilk açık toplantısında yaptığı konuşmasında; İstanbul'daki konferansa işaretle "İstanbul'da Suriye'nin dostları adıyla kurumsallaştırılan son konferansın adı aslında Suriye'nin dostları değil, İsrail'e yeni bir nefes için "rüşvet verenler" konferansıydı." dedi.
Suriye'de kriz yaratmak için İngiliz devletinin 500 bin pound tahsis ettiğini, ABD'nin Suriye'deki iç yıkımı sağlamak için sürekli söylemler ürettiğini ve de diktatörlükle yönetilmiş bazı bölge devletlerinin de son günlerde Suriye'deki demokrasiye dikkat kesildiklerini belirten Laricani, şimdi, askeri yardımla hem bölgeyi parçalamak hem de İsrail'e karşı dikilmiş olan direniş hattında zaaf yaratmayı hedefleyenlerin daha ziyade bu konferansın adına odaklanabileceklerin belirtti.
Laricani, ABD dışişleri bakanının Fars Körfezi ülkeleriyle ortak füze radarı kurma konusundaki konuşmasının bunların maceracılıklarının başka bir yönünü gösterdiğini ve bu konuşmasında ülkelerin Sünni mezhebinde olmalarına vurgu yapan bu kişinin ki; elbette akıl sahibi olanın bu açıklıkla böyle konuşmaması gerektiğine de işaret ederek derinlerdeki ayrılıkçı bir düzen yaratma planları dahilinde uygun gördüğü her şeyi dile getirdiğini söyledi.
İran İslam Cumhuriyeti'nin yıllardır "Amerika'nın bu tarz hayalleriyle" yaşamakta olduğuna işaret eden Laricani, defalarca, bölge ülkelerine Amerika'nın büyük hedefinin bölge ülkelerinin servetlerini yağmalamak ve bu ülkelere silah satmak olduğunu ikaz ettiklerini hatırlatarak, öyle olmasa füze radarının bu ülkelere ne gibi yararı olacağını sordu ve de bunun dışında Amerika'nın bu ülkelerin paralarıyla İsrail'in güvenliğini sağlamak için çalıştığını söyledi.
ABD dışişleri bakanının gizli kararını "Şii-Sünni örtüsüyle sarıp sarmaladığını" vurgulayan Laricani, İran'ın; Filistin'i, Hamas'ı, Mısır halkını, Tunus halkını, Libya halkını Şii olduğu için mi desteklediğini" sorup bu milletlerin hepsinin Sünni olduklarını vurguladı ve de İran İslam Cumhuriyeti'nin prensibinin, Amerika'nın zalimane eylemleri karşısında ezilen bütün mazlumları savunmak olduğunu belirtti ve bu sebeple de İran'ın bütün İslam ülkeleriyle ve komşu ülkelerle ilişkilerini kardeşçe olarak tarif ettiğinin altını çizdi.
Laricani İstanbul konferansına katılan ülkelere hitap ederek "Eğer sizler bölgedeki demokrasi için endişeliyseniz, neden Bayreyn'deki vahşi diktatörlüğe ve bazı ülkelerdeki diktatörlüklere hala sessiz kalıyorsunuz? Dikkat edin de; böyle yaparak, siyasi inziva şartlarındaki Siyonist Rejime, İsrail için nefes alanı sağlamayın." dedi.
Kofi Annan'ın hali hazırda planını takip etmekte olduğunu belirten Laricani, anılan bu konferansı düzenleyenlerin meselesinin Suriye'de islahat olmadığını söyledi.
İslami Meclis'in, Suriye'deki demokratik reformları desteklediğini de belirten Laricani, Meclis'in her türlü "yalan bir demokrasiyi koruma sloganı" altındaki maceracılığa ve komploculuğa karşı olduğunu belirtti ve bu tür girişimleri kınadı.
mehr