28 Şubat sürecinden bugüne siyasi düşünce ve faaliyetlerinden dolayı çeşitli baskı ve davalara maruz kalan Kadrican Mendi’nin sosyal medya paylaşımlarından ötürü hakkında verilen ceza kesinleşti.
28 Şubat sürecinde başörtüsü yasağına karşı Sakarya’da düzenlenen eylemlerdeki rolünden dolayı yargılanan, Sakarya Filistin’le Dayanışma İnisiyatifi, Irak’ta Savaşa Hayır Koalisyonu ve Sakarya TMK’ya Hayır Platformu gibi sivil mücadele süreçlerinin organizasyonuna katılan, 2005 yılından beri ise Sakarya Başörtüsü Platformu çatısı altında, “başörtüsüne özgürlük, herkes için adalet” gibi taleplerle başlatılan ve Sakarya Adalet ve Özgürlükler Platformu adıyla devam cumartesi eylemlerinde aktif rol alan ve yine bu süreçte de çeşitli baskılarla karşı karşıya kalan Kadrican Mendi, son olarak sosyal medya paylaşımlarından dolayı yargılanıyordu.
7 Haziran seçimleri sonrasında başlayan çatışma sürecindeki insan hakları ihlallerine dikkat çeken bir fotoğrafı sosyal medya hesabında alıntılayarak paylaşmasından ötürü “propaganda” iddiasıyla TMK’dan yargılanan ve ilk derece mahkemesinde hakkında hapis cezası verilen Mendi’nin dosyası, yapılan istinaf başvurusuna rağmen üst mahkeme tarafından da onandı. Kararın kesinleşmesinin ardından Mendi cezasını çekmek üzere cezaevine yerleştirildi.
Konuyla ilgili yaptığı açıklamada Türkiye’nin içinden geçtiği süreçte bütün muhalif seslerin kapsamlı bir karartmaya maruz kaldığını belirten Kadrican Mendi, “Türkiye’nin içinden geçtiği olağanüstü hal sürecini, insanların sadece siyasi görüşlerini paylaşmalarından ötürü maruz kaldığı hukuksuzlukları düşününce hakkımda verilen karara şaşırmıyorum. Biz, adaletin ve özgürlüğün herkes için sağlanmadan 12 Eylüllerin, 28 Şubatların bitmiş sayılmayacağını söylemiştik. Yer aldığımız tüm platformlarda, toplumun maslahatını, barışını ve kardeşliğini her türlü kişi ve zümrenin çıkarları üzerinde tutmuştuk. Bugüne kadar zulme, haksızlığa, darbeye, darbeci zihniyete, bürokratik vesayete karşı, kimden gelirse gelsin karşı çıkacağımızı ve herkese müslümanca bir duruşla, tevhid ve adalet talebimizi yükselteceğimizi beyan etmiştik. Hakkımda verilen karar, haklılığımıza dair somut bir karine sayılabilir.” ifadelerini kullandı.