Kanada’nın 2016’da çıkardığı tartışmalı yasa, "yakın bir gelecekte ölmesi öngörülen ya da ciddi ve geri döndürülemeyecek hastalıkları olan bireyler için ötanazi hakkı" öngörüyordu.
Yasanın ilk yılında bin kadar hasta ötanazi hakkını kullanırken 2021’de bu sayı 10 bine kadar çıktı ve ülkedeki ölümlerin yüzde 3.3’ü ötanazi kaynaklı oldu.
Bugün gelinen noktada Kanadalı doktorların, "yoksullara ve engellilere ötanazi önerdiği" iddia ediliyor.
Bu durum ülke kamuoyunda ve dünyada büyük tepkilere yol açıyor.
ÖTENAZİ SEBEBİ: YOKSULLUK
Geçen yıl ötanazide “ölümcül hastalık" şartının kaldırılmasıyla birlikte yoğun tartışmalar başladı. İddiaya göre, bugün bir çok başvuru, yetkili organlar tarafından kolaylıkla kabul edilebiliyor.
2019’da 61 yaşındaki Kanadalı Alan Nichols, "duyma kaybı" gerekçesiyle ötanaziye başvurmuş ve kabul edilmişti. ötanazi sonrası konuşan kardeşi, Nichols’ün "depresyonda olduğunu ve intihara meyil ettiğini" söyledi. Nichols ailesinin taleplerine rağmen mahkeme, doktorlar hakkında bir soruşturmaya gerek görmedi. Kanadalı yetkililer, bu süreçte basit gerekçelere sahip ötanazi başvurularını kabul etmeye devam etti...
54 yaşındaki Amir Farsoud, "sırt ağrısı" gerekçesiyle ötanazi başvurusunda bulunmuş ve başvurusu kabul edilmişti. Öyle ki sadece onun değil, tüm başvuruların yüzde 93’ü kabul edildi. Zira hastalığın kronik olması başvurunun kabulü için yeterliydi.
Farsoud’un ötanazi arzusunun asıl sebebi daha sonra ortaya çıktı. "Kirada oturduğu ev satılınca Farsoud evsiz kalmıştı. Barınakta kalmak istemeyen Kanadalı bu nedenle kendini öldürmeye karar verdi." Farsoud, kendisi için 60 bin dolar kadar bir para toplanınca ötanaziden vazgeçti...
DEVLETTEN "İNTİHAR TAVSİYESİ"
Evine girip çıkmakta zorlanan 52 yaşındaki paralimpik sporcu ve emekli asker Christine Gauthier; devlete, evine yürüyen merdiven kurulması için mektup yazdıktan sonra eline ulaşan “ötanazi” önerisiyle şok geçirdi. Gauthier cevaben, “Ölmek değil, evime rahat girip çıkabilmek istiyorum” dedi.
Tartışmalar, Kanadalı giyim firması Simons’un ötanazi reklamıyla tekrar gündeme geldi. “En güzel çıkış” sloganıyla paylaşılan reklam, Ehler-Danos sendromuna sahip bir kadın olan 37 yaşındaki Jennyfer Hatch’in hikayesini anlatıyordu. Reklam filmi, tepkiler sonrası yayından kaldırıldı. Ancak filmde pozitif mesajlar veren Hatch’in ötanazi istemesinin sebebinin "gerekli sağlık hizmetlerine ulaşamaması" olduğu ortaya çıktı. 10 yıl önce konulan teşhisten sonra neredeyse hiç bir tedavi uygulanmamış ve Hatch’e de diğerlerine olduğu gibi ötanazi önerisinde bulunulmuştu.
Bir başka çarpıcı örnek olan 47 yaşındaki Roger Foley, Serebral Ataksi hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede "ötanazi yaptırması için baskı gördüğünü" öne sürdü. Büyük ölçüde yardıma muhtaç olan Foley, borcunun 2 milyon dolara yaklaştığını söyledi.
ÖLÜMLERDEN YÜKSEK KAR ELDE EDECEKLER
İstediği gibi ötanazi yapamamanın, "bireyin otonom yapısına ve insan haklarına” aykırı olduğunu iddia eden Kanada, kısa sürede dünyanın en çok ötanazi uygulayan ülkesi oldu. 2017’de yapılan bir araştırma, ötanazinin ülkenin kamusal sağlık harcamalarında 34.7 milyon dolar ila 138.8 milyon dolar arasında bir azalmaya yol açacağını ortaya çıkarttı.
Aynı şekilde 5 farklı Kanadalı asker, travma sonrası stres bozukluğu tedavisi görüyorken "ötanazi önerisi aldıklarını" bildirdi. Yani Kanada devleti, talep olmamasına rağmen "intihara meyilli olabilecek engellilere, yoksullara ve psikolojik sorunları olanlara" ötanazi önerisinde bulunuyordu.
Dahası, tüm bunlar yasanın "psikolojik sorunlular ve çocukları kapsayan son hali" yürürlüğe girmeden yaşandı. Yasanın yeni hali psikiyatristler tarafından yoğun tepki görünce Aralık ayında askıya alındı.
Tepki çeken yasanın ne zaman yürürlüğe gireceği hala bilinmiyor.