Mart sonuna kadar bir felaket bekliyorlardı. The Cemaat tarihi güncelledi. Yeni takvim mayıs sonunu işaret ediyor. Papalık devrede. PEGIDA devrede, PYD devrede, PKK devrede.. Paralel yapı, muhalefet, malum media da devrede.. Zaman gazetesi bu hafta da 20.000’e yakın tiraj artışı yaptı. Mart’la birlikte “topyekûn savaş” için düğmeye basılmış gibi..
Bu kez farklı bir taktik deneyecekler. AK Parti’deki dışarıda kalan birtakım isimler üzerinden bir yıpratma kampanyası başlatacaklar. Hedefte Erdoğan, Davudoğlu ve Fidan’ın arasını açmak var. Her üç isim etrafından, birtakım isimler üzerinden sürpriz çıkışlar olabilir. Bu arada danışmanlara dikkat.
Paralel yapı ciddi anlamda köşeye sıkıştı. Bıçak kemiğe dayandı. Kılıçtan, silahlı eylemden söz etmeye başladılar. Bundan sonraki mücadele daha keskin olacak.. Paralel yapı, Dink ve Mumcu suikastından sorumlu tutulmaya başlandı. Yarın 28 Şubat öncesi ve sonrası yaşananlarla paralel yapı arasında ilişki kurulursa, şaşırmamak gerek.. 4 koldan saldıracaklar.. Görünen o ki, Cumhuriyet gazetesi ve diğer bazı sol isimler, liberal kesimler, Alevi kesim, Kürtler üzerinden, bazı dini grublar üzerinden saldıracaklar..
Bu arada, Erdoğan ve Davudoğlu çevresini kollamalı. İşadamı, bürokrat, gazeteci, STK temsilcisi, kanaat önderi kılıklı birtakım adamlar bu kişilerin çevresini kuşatmayı deneyecekler ve yakın çevresindeki bazı isimleri ise paralelcilikle suçlayacaklar..
Bana kalırsa başarı şansları yok. Ama deneyecekler.. Baharla birlikte büyükşehirlerde, üniversitelerde, her yerde birden. Bakalım Bizans mı kazanacak, Kut’ul ammara mı kazanacak, Selahaddin Eyyubi mi kazanacak, Sycos Picot mu kazanacak?!
Bütün bunlarla kendi tabanlarını canlı tutmaya çalışıyorlar. Rakiplerine gözdağı veriyorlar, ‘dönecek, hesap soracağız’ diyorlar. Bunun malum çevrelerde bir karşılığı var. Yiyici takımı, karı-kız peşindekiler için bu tehdit ciddi bir korku vesilesi.. Bir de “bir gece ansızın gelebiliriz” havasında herkesin birbirinden şüphelenmesi için bir paranoya ortamı oluşturmaya çalışıyorlar. Akıl hocaları malum. Sanki PEGIDA filan da, İslamifobiaya çanak tutuyor. Suriye, PKK eylemleri, PYD hesap bu kirli oyunun halkaları gibi..
Papa, Müslümanların parçalandığı bir zamanda Hıristiyan dünyasını birleştirmek için yola çıkıyor.. Bunlar tesadüfi şeyler değil.
Şunu söyleyeyim, varsayalım bu iktidarı düşürdüler, gelecek olan kimse, paralel yapıya bugünkü iktidardan daha merhametli davranmayacak ve bugünkü iktidara gönül verenler işte o zaman bu kirli oyuna alet olanların peşini bırakmayacaklar.. Onlar için gelecek günler, geçen günleri aratacak. Gülen ve onun kripto elemanları, medyadaki sözcüleri nereye giderse gitsin, kimle işbirliği yaparsa yapsın rahat yüzü görmeyecek.. Şimdiden kendi aralarında üslub ve yöntem tartışmasına girdiler. Siyaset, din, ticaret, hoşgörü ve diyalog tartışmaları yeniden alevlendi. Örgütün dış bağlantıları ve seküler tiplerle kurduğu yakın ilişki dindar çevrelerde “nereye gidiyoruz, kim bunlar” sorusuna sebeb oldu.
TSK içindeki uyuyan hücreler de büyük ölçüde deşifre oldu.. Ne yapacaklarsa ağustostan önce ve okullar tatil olmadan yapmaları gerekiyor.. Doğuda terör, Güneyde göçmen ayaklanmaları, büyük şehirlerde bombalı saldırılar, öğrenci olayları. Gezi olaylarına benzer, çevre, insan hakları, demokrasi, laiklik, özgürlük temalı, dini, etnik, ideolojik, politik, vicdani, felsefi ne kadar ihtilaf konusu varsa hepsini birden kaşımak istiyorlar..
Tabii bu evdeki hesap.. Bir de bu paralel yapıya karşı olanlar herhalde uyuyor değil. Bu iş bir yerde giderek bir kan davasına dönüşüyor. Ortada sadece bir paralel devlet yok. Başka grublar, örgütler var ve bunlar sadece Türkiye’ye karşı değil, İslam dünyasına karşı, uluslararası düzen tarafından örgütlenmiş bir yapı. Bunlar artık her yerde uluorta konuşuluyor.. Mesela Arınç’a yönelik tepkilerin şiddetinde biraz da bu şuuraltının rolü var.. Birileri bir şey söylerken ya da yaparken bunun toplumun farklı kesimlerinde nasıl okunacağını, nasıl algılanacağının, o söz ya da işin, belli çevreler tarafından nasıl kullanılacağının da dikkate alınması gerekir.. Önümüzdeki günlerde sürpriz birtakım isimlerden, sürpriz çıkışlar gelebilir.
Görünen köyün hikayesi böyle. Hedefte AK Parti, grubu ve hükümeti var. Erdoğan, Davudoğlu ve Fidan var. TSK var, MİT var, Emniyet Teşkilatı var..
Birtakım hocalar ve localardan destek alıyorlar. Dertleri anayasa değişikliğini ve başkanlık sistemini engellemek, Erdoğan ve Davudoğlu’nu tasfiye edip, AK Parti’yi ele geçirmek.. Bu arada paralel yapının kripto elemanları, Erdoğancı dediklerine karşı Davudoğlucu gözükerek, Davudoğlucu olduğunu söylediklerine karşı Erdoğancılık yaparak, kendilerinden olmayanı paralelci diye suçlayarak, bu arada kendilerini aklayarak bürokrasiyi kilitlemek ve içeride kriz çıkarmaya çalışıyorlar. Bürokratlar da bu oyuna kolayca düşüyor.
Bu arada şu notu da düşelim, bazı şeylerin şuyuu vukuu kadar beterdir. Bu tür siyasi komploların bu kadar sık ve uluorta konuşulması, yazılıp çizilmesi de bir risk. Bunu da görelim.
Kardeşim kimseci olmaya gerek yok. Akıllı, dürüst ve cesur olun. Söz verdiğinizde sözünüzde durun, ama hukuktan, adaletten, nasdan, ilkelerinizden taviz vermeyin. Allah’tan korkun. Tefrikaya düşmeyin, sonra rüzgarınız kesilir. Cahillik etmeyin, zalimlerden olmayın, sonra Allah’ın yardımından mahrum kalırsınız da gazaba uğrarsınız.
Allah zalimlere fırsat vermesin. Onların bir hesabı varsa, Allah’ın da bir hükmü vardır. Galib olacak olan Allah’tır. Selâm ve dua ile.
yeniakit