Özgürgün, yaptığı yazılı açıklamada, ABD'nin güney Lefkoşa Büyükelçisi Frank Urbancic'in, bir Amerikan şirketinin Güney Kıbrıs yönetimiyle yaptığı anlaşma uyarınca Kıbrıs'ın güney batı kıyılarında doğal gaz ve petrol arama çalışmaları yapacağı yönünde Rum basınına yansıyan açıklamaları kınadı.
Özgürgün, açıklamasında, hiçbir ülke veya kuruluşun yalnız Rum halkını temsil eden Güney Kıbrıs Rum yönetimiyle tüm Kıbrıs adına anlaşma yapma yetkisi bulunmadığının altını çizdi.
"Başlatılacak çalışmaların, Ada üzerindeki ve çevresindeki doğal kaynaklardan iki tarafın da müşterek yararlanması gerçeğini göz ardı ettiğine" dikkati çeken Özgürgün, bir yanlış yapıldığını kaydetti.
Özgürgün, ABD Büyükelçisinin bu yanlışı, "Kıbrıs adına memnuniyet verici bir gelişme ve bir başarı" olarak lanse etmesinin kabul edilebilir olmadığının altını çizerek, bunun, Kıbrıs Türk halkı arasında infiale neden olduğunu vurguladı.
KKTC Dışişleri Bakanı, Rum yönetimini, BM çatısı altında yeni bir ortaklık kurulması hedefiyle adil ve yaşayabilir bir anlaşmaya varmak için çaba sarf etmek yerine, tüm Kıbrıs'ın tek sahibiymiş gibi davranmakla ve Kıbrıs Türk halkının meşru haklarını gasp eden sorumsuz, maceracı politikalar uygulamakla suçladı.
ABD yönetimini de Amerikan şirketlerini teşvik ederek Rum yönetiminin bu sorumsuz politikalarına destek olmakla suçlayan Özgürgün, bu tutumun bölgede gereksiz gerginliklere sebebiyet verebileceği ve Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulunması çabalarını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu.
ABD dahil uluslararası camianın verdikleri sözlere rağmen Kıbrıs Türk halkına yönelik izolasyonların her alanda tüm şiddetiyle devam ettiğine de dikkati çeken Özgürgün, "Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp ederek Amerikan şirketlerine peşkeş çekilmesi, Rum-Yunan lobisinin ABD yönetiminde hangi seviyelere kadar ulaştığının üzücü ve düşündürücü bir kanıtıdır" ifadesini kullandı.