Kocaeli'de 164. Başörtüsü Platformu

Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu İzmit Sabri Yalım Parkı İnsan Hakları anıtı önünde 164. haftasına giren “Başörtüsüne Özgürlük” eylemini gerçekleştirdi.

Eylemde görsel olarak bu hafta özel  "YARGI DARBELERİNE SON",  "EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ YARGININMIŞ" dövizleri açıldı. Eylemde MAZLUMDER Kocaeli Şube Başkanı Çetin TAHTACI aşağıda ki selamlama konuşması yaptı. Selamlama konuşmasının ardında MAZLUMDER Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu bir konuşma yaptı. Gergerlioğlu;  halkın iradesinin üstünde Anayasa Mahkemesi'nin bir güç oluşturduğunu, bunu kabullenmeyeceklerini bunun hukuk darbesi olduğunu, bu ülkede darbecilerin yargılanmadığını, hukuk adına kara verenlerin bunları görmezden geldiğini, bu karala bir kaos ortamı oluşturulduğunu, Mahkeme hakkında suç duyurusunda bulunulacağını belirtti. Ardından Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu adına basın açıklamasını Nigar Gümrükçüoğlu yaptı.

 

Çetin Tahtacı'nın konuşma metni:

Anayasa Mahkememiz tartışmalı karar almıştır. Anayasa'nın 148. maddesindeki  açık hükme rağmen, şekille yetinmeyerek anayasa değişikliğini esastan inceleyen Yüksek Mahkeme, eğitim-öğretim eşitliğiyle ilgili düzenlemeyi iptal etmiştir.

AB ülkeleri de dahil olmak üzere dünyada hiçbir ülkenin üniversitelerinde Türkiye'dekine benzer bir yasak bulunmamaktadır. Bu kararla tüm dünyanın gözü önünde  özgürlüklere kapalı bir ülke haline gelmiş olduk. Türkiye'nin de imajı zedelenmiş oldu.

Bu süreçte en ağır yarayı yine halkımız çekecektir. Piyasalardaki olumsuz gelişmeler, enflasyon canavarını tekrar hortlatacaktır. Bundan 2.5 yıl öncesine geçmiş olduk. Türkiye'de yakalanmış olan huzur ve sükunet ortamı maalesef sekteye uğratılmıştır. Anayasa Mahkemesinin verdiği karar bağlayıcıdır. Bu ve buna benzer durumların devam etmemesi için acilen halkımızın geniş kesiminin desteği ile hak ve özgürlüklerin genişletildiği Sivil bir Anayasanın çıkartılması gerekmektedir.

       164 haftadır buradan başörtüsü kadının insan hakkıdır, başörtüsü bir siyasi sembol değildir, diye haykırdık. Başörtüsü bir insanın dini inancından dolayı takdığı bir örtüdür, dedik ve yine söylemeye devam edeceğiz. Bu zülüm bitene kadar bu meydanlarda doğruları haykırmaya devam edeceğiz.

 

Nigar Gümrükçüoğlu konuşma metni:

Değerli basın  mensupları, hakkını arayan ve başörtüsü mücadelemize destek veren duyarlı insanlar. Her hafta başörtüsü yasağını, yapılan uygulamaları tarihe not düşen bizler bugün bir kararı kabul etmediğimizi ve buna boyun eğmeyeceğimizi ilan etmek için buradayız. Buradayız, çünkü onurlu bir hayatın bekçileriyiz, buradayız çünkü hakkı hukuku gasp eden onu kendi jakoben zihniyetlerine göre eğip bükenler bu ülke insanına kan kusturmak istiyor. Buradayız çünkü eğemenliği halktan alıp o dayatmacı, tek tipçi zihniyete verenler var bu ülkede.  Buradayız binlerce genç kızın kadının inanç ve emekleri üzerine çöreklenen, sonrada timsah göz yaşı dökenler var bu ülkede.

Anayasa Mahkemesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden çoğunluğun oyu ile geçen ve Cumhur başkanının onayı ile yürürlüğe giren başörtüsü değişikliğini Anayasa Mahkemesine taşıyan CHP'     nin başvurusunu kabul ederek başvuruyu esastan görüşerek karara bağlamıştır. Anayasa'nın 148. maddesindeki ( "Anayasa Mahkemesi, kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün Anayasa'ya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler" ) açık hükme rağmen, şekille yetinmeyerek anayasa değişikliğini esastan inceleyen Mahkeme, başörtüsü ile üniversitelerde eğitim-öğretim eşitliğiyle ilgili düzenlemeyi iptal etmiştir. CHP'nin talebini uygun bulan mahkeme, değişikliğin yürürlüğünü de durdurmuştur.  Alınan kararda Raportör Osman Can'ın 'Mahkemenin esasa giremeyeceği' yönündeki raporunu da dikkate almamıştır. Anayasa Mahkemesi değişikliği sadece şekil bakımından inceler ibaresi 7-8 yaşında ki bir çocuğun algılayabileceği bir ibaredir. Ancak kişilerin siyasi görüşleri ve tercihleri; hukukunda, insan haklarının da, meclisinde, bu ülkede ki yetki mercilerinin önüne yargı müdahelesi ile geçmiştir. Erkler ayrılığı ilkesi ihlal edilmiş yargı yürütmeye tahakküm etmiştir.

Türkiye'de yargı özgürlüklerin güvencesi olmaktan çıkmıştır.  Özgürlükleri sınırlayan bir kurum haline, halkı hiçe sayan bir kurum haline gelmiştir. Türkiye' de yasama ve yargı karşı karşıya gelmiştir. Halkın seçtiği 411 milletvekili ile kabul edilen Anayasa değişikliği iptal edilmiştir. Meclisin ve  dolayısıyla halkın kararı hiçe sayılmıştır. Beyler burası muz cumhuriyet mi? Cumhuriyet halkın egemenliğini değil de Yargının egemenliğini mi esas alır?

Türkiye de köşe başlarını tutmuş kendi ekmeklerinin yağının derdinde olanlar ne zaman ülkede halk adına bir şeyler yapılmaya çalışılmışsa bunların karşısında oldular. İşte CHP" Halka bu derece düşman olan parti, halk kitlelerinin iradesini engellemeyi üzerine vazife edinmiştir. Sizin neyin dostu, neyin düşmanı olduğunuzu halk çok iyi biliyor. Diyorsunuz ki bizi dinlemediler 367 kararında olduğu gibi mahkeme olumsuz yönde karar verdi. Evet mahkeme 367 de sizin gibi düşündü, tıpkı bir siyasi parti gibi. Ancak geçmişte olduğu gibi bugünde halkın iradesinin beklentilerinin taleplerinin önüne kimse geçemeyecektir. Bu yasak bittiği gün sizlerde kendi yanlışlarınızla kalacaksınız.

Yapılması istenen değişiklik laiklik ilkesine aykırılık taşımaktadır dediler. Laikliği devletin bizzat halkın dinine müdahalesi şeklinde yorumlayan zihniyetler yine bu maskeyi uygun gördüler yüzlerine. Anayasa Mahkemesi bu karala Anayasa'yı ihlal etmiştir. Bunu gerek kanun önünde eşitlik ilkesinde, gerek hukuk devleti ilkesinde, gerek 13 maddeye göre yapmıştır. Bu devletin artık sosyal hukuk devleti olmadığı herkesçe malumdur.

Herkes kendi hak hukuk adalet anlayışını bu kararla birlikle ispat etmiştir. Herkesin demokratlığı, özgürlük anlayışı millet, devlet, hak, hukuk adalet anlayışı ortadadır. Askerde kararda yorumları ile yine kendisini göstermiştir. Genel Kurmay Başkanı Org. Büyükanıt "Malumun, ilamı" diyor karara. Büyükanıt'a soruyoruz; ölmeye çağırdığınız insanların kardeşlerinin annelerinin, eşlerinin başlarında ki örtüye bu karşıtlığınız nereden. Asker cenazelerinde avuttuğunuz kadınlara, siz ve sizin gibi başörtüsü inancını taşıyan insanlar bu ülke de temel haklarını kullanamayacaktır demektir bu yorumunuz.

Buradan Hükümete de sesleniyoruz, yarım çözümleri hazmedemeyenlerle hesaplaşıp halk adına, bu halkın sorunlarını ortadan kaldıran tam çözümler sunmalısınız. Her şeyiyle; kapalısı açığı, Müslümanı, Hristiyanı, Alevisi, Kürdü, Türkü ile her kesimden insanın hak ve özgürlüklerini koruyan kollayan gözeten bir anlayışla ortaya çıkmalısınız. Bu halk ancak tam manası ile sizi o zaman destekler. Halk sistemin çarklarında çıkarcı hesapların kurbanı oldu bugüne dek. Beklentimiz de talebimizde ortadadır. Çifte standartsız bir hak ve özgürlük anlayışı ve sisteme uygun insan tipi değil, insanların huzur ve refahına uygun sistemler!

Bir sözümü de; Başörtülü kardeşlerimize olsun ki hiç birisi mahzun olmasın. Anayasa Mahkemesi kendi hukuk sınavını vermiştir. Üzülmesin mahzun olmasınlar. Kimseden adalet dilenmedik dinlenmeyeceğiz, burada herkes halkın huzurunda kendi hukuk sınavını verir.

Devletin Yargı organının hukuksuz yorumu bizlerin tavrını değiştirmeyecektir. Halkımızı provakasyonlara gelmeden, adalet anlayışından sapmadan, hak ve hukuk arayışına davet ediyoruz. Hiçbir zulüm sonsuza kadar sürmez. Bu kararı kabullenmediğimizi bugün burada ilan ederken başörtüsü konusunda hak mücadelemizin devam edeceğini tüm dünyaya deklare ediyoruz. Bu zulüm elbet bir gün bitecektir ve bizler var oldukça zulüm mekanizmalarının karşısında duracağız!

haksöz haber

Sivil Haber Haberleri

Katil İsrail'e kucak açan Uluslararası Olimpiyat Komitesi sınıfta kaldı
Paris Olimpiyatlarının güvenlik işlerinde neden İsrail güçleri kullanılıyor?
Alimlerden Gazze bildirisi: HER MÜSLÜMANA FİLİSTİN SORULACAK
PKK'nin kanlı tarihinden bir kesit: Susa Katliamı!
Diyarbakır bu akşam da Gazze için meydanlardaydı