Aradan üç yıl geçmesine rağmen o korkunç ve iğrenç sahneler benim gözümün önünden asla gitmedi.
Lütfen duyarlı televizyon kanalları Danıştay cinayetini, özellikle Kocatepe Camii"nde yapılan cenaze merasimini arşivlerinden indirsinler ve bir daha ekrana getirsinler.
Müslüman kamuoyu o sahneleri bir daha, bir daha seyretmelidir ve unutmuşlarsa eğer, kesinlikle bir daha hatırlamalıdırlar.
Evet, yer Ankara Kocatepe Camii. 17 Mayıs 2006 tarihinde Alpaslan Aslan"ın öldürdüğü Danıştay İkinci Başkanı Mustafa Özbilgen"in cenaze merasimi...
Henüz hiçbir şey aydınlanmamışken başta o günkü Cumhurbaşkanı olmak üzere laik kesimin önde gelenlerinin hepsi verdikleri demeçlerle suçu Müslümanlara yıkmış.
Gerekli kışkırtmalar ve yönlendirmeler yapılmış, İslam"a ve Müslümanlara içlerinde biriktirdikleri kinlerini kusmak için bütün laikler Kocatepe camii etrafında mevzilenmişler.
Başbakan ve hükümet üyeleri cemaatle birlikte namazlarını kılmışlar caminin içinden avluya çıkıyorlar. Camiye girmeyen, namaz kılmayan güruh ise camiyi ve avlusunu dışarıdan kuşatıvermişler. Camiden çıkanların üzerine yürüyorlar ve içlerinde ne kadar kinleri varsa hepsini kusuyorlar. Köpüren ağızlarından İslam"ın ve Müslümanların aleyhine dakikalarca slogan atıyorlar.
Hatırlayın, veya yeniden seyredin. Bu arada cenaze merasimi için caminin avlusuna gelen generaller, rektörler, yargının bürokratları zavallı laik piyonlarca alkışlanıyorlar. Ne gariptir ki, o gün alkışlananların tamamına yakını bugün çetecilikten, darbecilikten, katillikten yargılanmaktadır.
Aslında biz bu ülkede benzer sahnelere çok şahit olmuşuzdur, öldürülen bütün laiklerin cenazeleri her zaman İslam"a ve Müslümanlara saldırı nedeni yapılmıştır. Bütün bir dünya biliyor ki, bu cinayetler bizzat kendileri tarafından ve bunun için işlenegelmiştir.
Başta Uğur Mumcu olmak üzere, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı ve Necip Hablemitoğlu cinayetleriyle bu ülkede yaşayan Müslümanlara hayatları zehir edilmiştir.
Bütün bunları biliyoruz ve biraz da alıştık sayılır.
Fakat nedense bir caminin ve cemaatinin gözü dönmüş İslam düşmanlarınca bu şekilde dışarıdan sarılıp kuşatılması, vakit namazını kılıp cenaze namazı için avluya çıkanlara bu şekilde küstahça saldırılması bana çok çok ağır geldi ve bir türlü unutamadım.
Müslümanlar böyle bir muameleyi, bu ülkeyi işgal eden işgal güçlerinden bile görmemişlerdir.
Evet, şimdi beklenen oldu, Danıştay davası Ergenekon"la birleştirildi. Yani Alpaslan Aslan"ın Danıştay saldırısını türban yasağı için değil, Ergenekon adına, yani tam zıddı bir gaye için gerçekleştirdiği kanaatine varıldı, yargılama Ergenekon dosyası ile birlikte bu istikamette yeniden yapılacak.
Peki şimdi ne olacak, söyleyin?
Mesele, birtakım cinayetlerin gerçek katillerinin ortaya çıkarılması, daha öncekilerin masumluğunun anlaşılması meselesi olmaktan çok daha ötedir.
Diyelim ki gerçek katilleri buldunuz ve cezalandıracaksınız, haksızlığa uğrayanların haklarını vereceksiniz, tamam.
Peki, Kocatepe camiinde işlenen ve televizyon kanalları tarafından bütün Türkiye"ye naklen verilen bu iğrenç saldırılar ne olacak?
Müslümanların zehir edilen dünyaları ne olacak?
Danıştay cinayeti bahanesiyle İslam düşmanı fuhuş bülteni ve putperest medyanın günlerce süren saldırıları, saçtıkları pislikler ne olacak?
Doğru Haber