Müslümanlar olarak vakti gelir gelmez evlilik bizim en dikkat çeken ayrıcalığımız olmalıdır, asla geciktirilmemelidir.
Bakıyorum da aileyi koruma adına şu günlerde durmadan konuşuyoruz, yazıp çiziyoruz, bağırıp çağırıyor etkinlikler düzenliyoruz.
Öyle yapacağımıza el birliğiyle bekarlarımızı çabucak evlendirelim mesele tamamdır vesselam.
Şu savunma işinden artık bir kurtulmalıyız. Unutmamalıyız ki en güzel savunma hücuma geçmektir, bunu artık bilelim.
Aile kurumunu savunmak adına yapılan bütün etkinliklerin daha çok düşmanın işine yaradığını unutmayalım. Söz konusu o iğrenç güruhun beleşten reklamlarının yapıldığını, onların da aslında bunu istediklerini şımartıldıklarını, gözde büyütüldüklerini, bedavadan reklamlarının yapıldığını düşünüyorum.
Sizi bilmem ama beni en çok mutlu eden manzaralardan birisi; parklarda, açık alanlarda görünümleriyle de İslam’ı temsil eden genç çiftlerimizin ellerinden tuttukları yavrularıyla dolaşmalarıdır. Elhamdülillah bunları görüyorum ve yüreğim sevinçle doluyor, özellikle yanlarındaki çocuk sayısı çoğaldıkça.
Durum böyle olunca İslami yapılar öncelikle evliliğin önündeki engelleri kaldırma adına ciddi çalışmalar yapmalıdır. Türkiye’nin her bir bölgesini ayrı ayrı ele alarak bu engellerin tespit edilmesini ve acilen giderilmesi, yerine göre bireylere kadar inilerek bu engellerin aşılması için çalışmalar yapılmasını tavsiye ediyorum.
Biliyorum, bu çalışmaları yapan dernekler, vakıflar ve bireyler var. Onların başarılı oldukları yönlerinden yararlanılmalı, eksikleri de tespit edilerek yeniden atağa geçilmeli.
Çocuklarının evliliklerinin geciktirilmemesi konusunda babalarla, annelerle görüşülmelidir.
Belediyeler devreye sokulmalı, bu anlamda baskı yapılmalı, rezil festivaller düzenleyeceğine, evliliği teşvik edecek desteklerde bulunmaları için sıkıştırılmalıdır.
HÜDA PAR gibi diğer partilerin de bu işi siyasi programlarına dahil etmeleri sağlanmalıdır.
Unutmayalım ki bugün İslam dünyasının en büyük gücü ve avantajı geciktirilmeden yapılan evliliklerdir.