Uyuyan hücrelerin varlığı biliniyordu.. Şimdi birileri devreye sokulmaya çalışılıyor sanırım.. Ergenekon davasında gelinen aşama birilerinin neşesini kaçırmışa benziyor.. Öfkenin şiddetini anlamak için, Ergenekonun avukatlığını üslenen MHP, CHP ve sabık İstanbul Barosu yönetiminin son günlerde yaşadıkları öfke patlamasının şiddetine bakmak gerek.. PKK"nın silah bırakma noktasına gelmesi, nedense birilerini ciddi anlamda rahatsız etti. Öte yandan terör örgütlerine yönelik devam eden operasyonlar da birilerinin canını sıkmaya başladı..
Bu derin yapı henüz tam olarak deşifre edilmedi. Bu işte nihai hedefe ulaşmak için 28 Şubat davası, Kozmik oda soruşturması ve Muhsin Yazıcıoğlu davasının bir an evvel açılması hayati öneme sahip.. Bülent Arınç"a suikast iddiaları ile gündeme gelen, iki kamyon dolusu el bombasının yakalanması olayı ile o zamanlar gündeme oturan olay hakkında hâlâ dava açılmış değil.. Birileri internette Chavez"in işi bitirildi. Sırada Mursi var. Ondan sonra 1-2 diye devam ediyorlar.. Ergenekoncuların ve Balyozcuların ve onların "avukatları"nın seslerinin kısılması için MİT"in ve emniyet istihbaratının 28 Şubat"la ilgili belgeleri mahkemeye göndermesi artık şart oldu. Yapabiliyorsunuz şu JİTEM arşivlerini de MİT"e aktarın.. Jandarma İçişleri Bakanlığı"na bağlı değil mi? MİT olmuyorsa Kamu Güvenliği Müsteşarlığı da olabilir..
Özellikle ve öncelikle de yargı, media sermaye, siyaset ve bürokrasi ayağının bir an önce deşifre edilmesi gerek.. Eğer bu işin dış ayağı deşifre edilirse, ulusalcılıklarının da içi boş bir iddia olduğu görülecektir.. AK Parti ve Adalet Bakanlığı binalarına yönelik saldırı bir meydan okuma şeklinde, derin bir uyarı/işaret atışı olsa gerek.. Dikkatler Ergenekonda toplanıyor..
Bu Ergenekon yapılanması, Ergenekon davası sanıklarından ibaret değil. Birilerinin konuşamamasının sebebi, dışarıdaki yapılanmayı bildikleri için.. Kozmik oda davası bir an evvel açılarak bu işin merkez karargahı çökertilmeden kimseye rahat yok. Bunların İsrail, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ayağı da önemli.. Rusya, Bulgaristan, Yunanistan, Kıbrıs Rum kesimi ile bağlantılar araştırılmalı. Özellikle de Suriye bağlantıları neden hâlâ deşifre edilmiyor.. AK Parti elini çabuk tutmalı..
Birileri AK Parti"yi de, Erdoğan"ı da hedef tahtasına oturtmaya hazırlanıyor. İçeride ve dışarıda topyekun saldırıya geçecekler gibi sanki.. Apo ne diyordu: "Terörü bitirirsem, beni bitirirler." İşte gün o gündür. Terörü bitireni bitirmek iddiasında birileri var. Çünki terör biterse Türkiye şaha kalkar.. MHP ve CHP"nin bu konudaki telaşı da bu açıdan önem kazanıyor..
Bu işten bu saatten sonra geri dönüş olmaz. Bu iş siyaset ve yargı yoluyla çözülmezse, halka kalırsa sonuç darbeciler için çok daha trajik olur. Ama Türkiye zaman kaybeder. Acılı, sancılı olur. Bunlar, daha bu işe ilk başladıklarında halk hareketi olur, direniş olur ve olaylar kontrolden çıkarsa, 200.000 insanın hayatını kaybedeceği hesabını yapmışlar.. Eğer direniş uzun sürerse, en kötü ihtimal senaryosuna göre, bir milyon insanın hayatını kaybedeceği ya da ülkeyi terk edeceği hesabı yapılmış. Yani manzara aşağı yukarı, bugünki Suriye"yi hatırlatıyor..
Darbecilerin kafası böyle çalışıyor. CHP ve MHP"yi izliyorsunuzdur. Bunlar dün darbeciler meydan okurken hiç seslerini çıkarmıyorlardı. O brifingler sırasında sus pus oldular. Bugün birden şahin kesildiler. Adaletten, hukuk devletinden söz etmeye başladılar.. Aslında bu halleri ile suçüstü oldular.. Bunların Ergenekonun avukatlığı, sıradan bir avukatlık değil. Daha öte bir rolleri var sanki..
AK Parti ve Adalet Bakanlığı"na yönelik saldırılardan sonra bakalım kim nasıl bir tepki verecek. Saldırganların yeni hedefi ne olacak? Eğer gerçekten bu Ergenekoncuların işi ise, bu aşamada ancak bu kadar akılsızca bir iş olabilir.. Bu olayın en kısa sürede sonuçlandırılması ve saldırının arkasında kimler varsa, azmettirenler kimlerse deşifre edilmesi gerek. Ve de açılmayı bekleyen davaların bir an evvel açılması gerek.. Birtakım davaların açılması için ne bekleniyor bilmiyorum.. Unutmamak gerekir ki, bir kişiye yönelik bir saldırı, bütün bir topluma yöneltilmiş bir tehdittir..
İktidar kendine yönelik saldırılar konusunda bile bir ilerleme sağlayamıyorsa, bu toplumsa ciddi anlamda bir güvensizliğe sebeb olabilir.. Arınç suikastı davasının hâlâ açılmamış olması da beraberinde böyle bir kuşkuyu beslediği unutulmamalı.. Evet, Özal suikastı, Eşref Bitlis, Hablemitoğlu, Uğur Mumcu suikastı dosyası ve diğerleri, Kozmik oda incelemesi ile yeniden masaya yatırılabilir. Hem de vakit geç olmadan..
Selâm ve dua ile.
yeniakit