Kurtulmuş, çeşitli ziyaretlerde bulunmak için geldiği Karabük'te, Antepoğlu Camisi'nde cuma namazı kıldıktan sonra gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.
''Kürt sorunu açılımı'' kavramının yanlış olduğunu savunan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
''Kürt açılımını doğru bulmuyorum, kapalı mıydı ki açalım. Farklı etnik yapıya sahip insanlar yani hepimiz bu ülkenin insanlarıyız. Bu memlekette hiçbir vatandaş diğerinden üstün değildir. Kimse etnik, mezhebi ve dini sebeplerden dolayı ikinci sınıf vatandaş olarak görülemez.
Sorunun 4 temel nedeni var. Birincisi, Doğu Anadolu'daki olağanüstü yoksulluktur. Buraya kamunun yatırımı azdır. İkincisi, terör meselesidir. Yıllardır sınırlarımızdan terör örgütü ellerini kollarını sallaya sallaya geçmiştir. Üçüncüsü, insan hakları ve demokrasileşme meselesidir. Halen faili meçhuller vardır. Kemikler, cesetler ve kuyular çıkmaktadır. Bu faili meçhullerin ortadan kalması gerekir. Ergenekon halen magazinsel konuşuluyor. Dördüncü mesele ise Doğu ve Güney Doğu'nun yıllardır sürgün yeri olarak görülmesidir.''
HSYK KARARNAMESİ
Gazetecilerin, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK), Adli Yargı Unvanlı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Hakkındaki Kararnamesi ile ilgili sorularına da Kurtulmuş, şu cevabı verdi:
''Buradaki tartışmaların esas sorusu kimin kime hakim olacağı sorusudur. Bunlar saçma ve antidemokratiktir. Burada beyin millettir. Güçlü, caydırıcı, vatan savunmasını iyi yapan fakat iç politikaya karışmayan bir Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) ihtiyaç vardır. Milletin gösterdiği doğrultuda ilerleyen bir hükümete, adil ve hızlı karar veren bir yargıya ihtiyaç duyulmaktadır. Milletin egemenliğini ayaklar altına aldırmayacak bir parlamento gereklidir. Türkiye'de, demokratik restorasyon süreci yapılırken milletin düşüncesine bakılmazsa bu sorunlar bitmez. Sağ eli, sol ele kırdırmanın bir anlamı yoktur.''
Kurtulmuş, Türkiye'de 72 milyonun katılımının sağlandığı bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu da savundu.