Lübnan'ın kuzeyindeki Trablus kentinde, El Kaide ile bağlantılı olduğu ileri sürülen Filistinli örgüt ile askerler arasındaki çatışmalar dün de devam etti.
Lübnan ordusu ile Fetih el İslam arasındaki çatışmalarda siviller de hedef oluyor. Dünkü çatışmalarda 8 sivil hayatını kaybetti.
Ülke, 1975-1990 yılları arasındaki iç savaşın ardından en yoğun iç çatışmalara sahne oluyor. 40 bin Filistinlinin yaşadığı Nahr el Bared mülteci kampının çevresinde gücünü artıran ordu, kampın girişindeki Fetih el İslam örgütü üyelerinin mevzilerini bombaladı. Bombardımanda 8 sivil hayatını kaybetti, 20 kişi de yaralandı. Başkent Beyrut'ta da Hıristiyanların yaşadığı bir semtte önceki gece meydana gelen patlamada 1 kadın öldü. İki günlük bilânço ise yaklaşık 40'ı asker ve örgüt üyesi olmak üzere 65'i buldu.
Olaylar, Suriye ordusunun 2005'te çekilmesinden ve geçtiğimiz yıl İsrail saldırılarından bu yana siyasi çıkmazdan kurtulamayan ülkede, güvenlik durumunun ne kadar kırılgan olduğunu gösteriyor. Fetih el İslam'ın Suriye istihbaratı ile de ilişkili olduğu iddiasına dikkat çeken Lübnanlı bazı siyasiler, olayların, Lübnan eski başbakanı Refik Hariri suikastı ve suikastın ardındakilerin yargılanması için uluslararası bir mahkeme kurulması çabalarıyla ilgili olduğunu ileri sürüyor. Suriye'nin böyle bir mahkeme kurulmasına karşı olduğu biliniyor. Ancak Şam, bu iddiaları reddediyor. ABD de şiddet olayları ile mahkeme arasında bir bağlantı kuramayacağını açıkladı.
Bu arada Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın lideri olduğu El Fetih hareketi, Fetih el İslam'ın kendileriyle bağı olmadığını duyurdu. Sünnilerin yaşadığı Trablus'ta çatışmalar önceki gün bir banka soygununu araştıran güvenlik güçlerinin, suçlanan Fetih el İslam mensuplarının bulunduğu apartmana baskın düzenlemesiyle patlak vermişti. Dış Haberler Servisi