Hep söylüyorum, Almanya kamil bir devlet değil. İşgal altındaki ülke statüsü uygulanıyor. ABD, İngiltere ve Fransa’nın işgali altında. Vatikan’ın kontrat ülkesi.. Fransa da öyle. İtalya da bir şekilde sisteme dahil.. Almanya kendinden ibaret bir ülke değil.. İkiz kulelere yönelik saldırıyı hatırlayın, işin içine bir şekilde Almanya da dahil olur.
Almanya; ABD, İngiltere ve Fransa’nın, İsrail ve Vatikan’ın Avrupa, Afrika, Balkanlar, Rusya, Kafkasya ve ön Asya’ya yönelik tramplen tahtası, operasyon ve ikmal üssü, istihbarat merkezi, kirli işlerinin planlandığı ileri karakoldur.
Araştırın, PKK’nın da izine rastlarsınız, diğer birçok terör örgütünün de.. Sıvas ve Başbağlar katliamlarının suçlularının parmak izleri bu ülkedeki kozmik kasalardadır. Hablemitoğlu’nun katillerinin parmak izleri için bu ülkedeki arşivler önemli.
Bu ülkede kim kimdir belli değil. O vakıfların çoğu insan hakları ve demokrasi misyonerleri değil, Truva atlarıdır aslında.
2. Dünya savaşından sonra kurulan uluslararası düzen insani ve ahlaki değil. Almanya’ya kızabiliriz, ama Almanya’nın da bu durumdan kurtulması/kurtarılması gerek. Birileri Almanya’yı kirli planları için adres gösteriyor.. Siz Almanlara hesap sormaya çalışırken, suçun asıl failleri arka kapıdan çıkıp gidiyor.
Almanya üzerinden tezgahlanan bu kirli işler neden Alman politikacıların ya da STK’ların gündemine gelmez.. Neden ilgili ülkelerin siyasileri ve STK’ları bu işin üzerine gitmez. Off-shorelerde kayıtdışı ekonomide dönen paralar aklanırken, Almanya da sanki kayıtdışı siyasetin off-shore ülkesi gibi.. Sömürgeci ülkeler kendi kirli ve karanlık işlerini bu ülkelerde yapmıyorlar mı?
Cemaati soruşturacaksanız yolunuz yine Almanya’ya düşecektir.. Merkel bu kirli ve kanlı oyununun günah keçisidir.. Telefon dinlemelerinde kilit ülke yine Almanya’dır. Malum ülkeler arası istihbarat değişimi ve istihbarat örgütlerinin ortak operasyonları için yine aynı adres, aynı ülkeye çıkar yollar..
CHP’nin Baykal’a dönük operasyonunda cemaat kilit roldeydi. CHP’li Gürsel Tekin’in Kempiski mülakatındaki 3 ajan ne anlama geliyor aceba..Yoksa 3 ülkeden 3 ajan mı? Anamuhalefet partisinin bir yöneticisi, kendi genel başkanına karşı yabancı ülkelerin ajanları ile ortak hareket ediyor. İddia bu. Peki savcılar bu iddia konusunda ne bekliyor..
Baykal Cumhurbaşkanı yapılacaktı. O rolünü iyi oynamadı ve Erdoğan’ın kontrol dışı kalmasına sebeb oldu. Onun için de cezalandırılması gerekiyordu. Emniyet, Cemaat, CIA, MOSSAD, Almanya üzerinden malum sermayeyi servise koydular..
Asil hedef AK Parti ve Erdoğan’dı. Gül Cumhurbaşkanı olduğu günden beri Erdoğan’a yönelik senaryolar gündemde.. CHP üzerinden yapılan planlar da aslında Erdoğan ve AK Parti’nin önlenemeyen yükselişini engellemeye yönelik..
Öyle anlaşılıyor ki, yabancı ülke istihbarat örgütleri, AK Parti ve Erdoğan’a karşı, çatının sacayağı hükmündeki CHP, MHP ve cemaat üzerinden birtakım operasyonlar yapmaya çalışıyorlar. Hani cemaat ırkçılık ve Kemalizme karşı demokrasiyi savunuyordu? Peki cemaatin dindarlığı nerede kalıyor bu senaryoda..
Çatının bileşenlerine bakarsanız, aslında kim kimdir anlarsınız.
Türkiye uluslararası bir komplo ile karşı karşıya..
Özellikle Gül’ün bu süreçte çok dikkatli olması gerek. Son bir hafta iyi geçmedi. Ben daha vizyoner bir duruş beklerdim.. Birilerinin istismarına ya da yanlış anlamasına sebeb olacak söz ve beyanlardan uzak durmak gerek.. Çevresindeki dost görünümlü kripto tipler ve iltisaklı elemanların tavsiyelerine karşı dikkatli olacaklardır umarım.
Almanya konusuna geri dönecek olursak kibriti gözünüze çok yaklaştırırsanız arkasında bir ormanı kaybedebilirsiniz. Gözümüze Almanya’yı çok yaklaştırırsak, arkasında başka gerçekleri kaybedebiliriz.
“Almanya masumdur” demiyorum. “Yaşanan birtakım gerçekler Almanya’dan ibaret değildir” diyorum.
Almanya dosyası açılacaksa, bu iş kaçınılmaz bir şekilde uluslararası düzenin sorgulanmasına sebeb olacaktır. Bu yapı sorgulandığında aynı durumdaki tek ülkenin Almanya olmadığı görülecektir.
Almanya’daki Neo Naziler ve İslamifobia ve birtakım “dinci terör örgütleri” sakın bu gizli örgütlerin hedef saptırmak maksatlı psikolojik harp ajanlarının işi olmasın.. Hani son günlerdeki sansasyonel eylemlere ve terörü harekete geçirme çabalarına bakınca her şeyin apaçık ortada olduğu görülecektir. Hoşgörü, ılımlı İslam, diyalog, otoriteye itaat, hepsi göstermelikmiş baksanıza. Birileri ideoljik anlamda, dini, mezhebi, etnik, siyasi sloganlarla birtakım örgütlerin peşinde koşarken, aslında birtakım istihbarat örgütlerinin piyonu olduğunu anlaması bazan yıllar alabiliyor ne yazık ki. Keşke kamu güvenliği müsteşarlığı bu işlere el atsa da, halkı bu konularda aydınlatsa.
Selâm ve dua ile.
yeniakit