Mao, Çinli Kadınları ABD'ye Teklif Etmiş

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın salı günü açıkladığı 1973-1976 yılına ait ABD-Çin ilişkileri belgesine göre, Mao'nun, ''Bu göçün ikili ticareti başlatacağına, aynı zamanda, ABD nüfusunun Çin gibi patlamasına neden olacağına inanıyorum'' dediği belirtildi.

17 şubat 1973'te Mao'nun rezidansında gerçekleşen uzun sohbette, sigara içen Çinli liderin, bu kasvetli teklifi verirken, Çin'in çok fakir bir ülke olduğu ve aşırı kadın nüfusuna sahip olduğunu söylediği ifade edildi.

Mao'nun, dönemin Çin Başbakanı Zhou Enlai'ın da katıldığı toplantıda ilk olarak binlerce kadını teklif ettiği ancak sonrasında bu rakamı 10 milyona çıkararak, gülüşmelere neden olduğu belirtildi. Dönemin ABD Devlet Başkanı Nixon'un ulusal güvenlik danışmanı olan Kissinger'in de Mao'ya verdiği ''ABD'nin Çin kadınları için kota ve vergisi yok'' cevabının gülüşmeleri daha da arttırdığı ifade edildi.

Sonrasında Kissinger'in, toplantıda Sovyetler Birliği tehlikesini ve diğer global meseleleri, Nixon'un bir yıl sonra yapacağı tarihi ziyareti ikili diplomatik ilişkilerin kurulması için konuştuğu, ancak Mao'nun meseleyi yeniden Çin kadınlarına getirdiği kaydedildi. Mao'nun burada, ''Onları size götürün. Felaket oluştururlar. Böylelikle bizim yükümüzü hafifletirsiniz. Çin kadını istiyor musun? Sana 10 milyon verebiliriz.'' dediği aktarıldı.

Mao teklifini ilerleterek, ''Böylece onları size felaket olarak göndeririz ve bu nedenle sizin çıkarlarınızı azaltırız. Bizim ülkemizde çok kadın var ve onların bu tür şeyleri yapacak yolları var. Onlar çocuk doğurabilirler ve bizim çocuklarımız çok fazla.'' dediği ileri sürüldü.

Kissinger'in buna cevabının ise, ''Bu farklı bir teklif, bunun üzerinde çalışmamız lazım.'' olduğu açıklandı. Sonrasında iki liderin Sovyetlerin tehdidini konuştukları, Mao'nun, Moskova'nın Çin'e saldırmasını ve yenilmelerini umduğunu söylediği ifade edildi. Fakat Mao'nun yine dövünerek, '' Ülkemizde çok kadın var ve nasıl savaşacaklarını bilmiyorlar.'' dediği belirtildi.

Belgelere göre, toplantıda bulunan dönemin Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Wang Haijung, Mao'yu, tutanağın kamuoyuna sızması halinde halkta büyük öfke oluşturacağı uyarısında bulundu. Kissinger, bu tutanağın bir tarafa koyulması gerektiği konusunda Mao ile hemfikir oldu.

Ancak Kissinger'in şaka olarak, gelecek basın toplantısında konuyu açıklayacağını söylenmesi üzerine Mao'nun, ''Hiç bir şeyden korkmuyorum'' şeklinde cevap verdiği dile getirildi. Tutanaklarda ''Her neyse, Tanrı, bana bir davetiye gönderdi.'' diyen Mao'nun toplantıda çok kötü öksürdüğü bilgisi de yer aldı.

Mao, 1976'da ölmüş, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler ise 1979'da kurulmuştu.