MAZLUMDER'den Özgür-Der'e destek

İstanbul Valiliği, İçişleri Bakanlığı''nın talimatıyla Özgür-Der hakkında kapatma davası açılması üzerine MAZLUMDER Genel Başkanı Dr. Ömer Faruk GERGERLİOĞLU bir açıklama yaptı.

ÖZGÜR- DER KAPATILMAMALI, RESMİ İDEOLOJİ KUTSANMAMALIDIR

7 Kasım 2008 tarihinde Özgür-Der Genel Merkezi, şubeleri ve bazı kuruluşlar tarafından imza edilip kamuoyuna deklare edilen "İnancımızın ve Kimliğimizin Aşağılandığı; Resmi İdeolojinin Dayatıldığı Törenlere Tavır Alalım!" başlıklı bildiri ile ilgili olarak yapılan denetimler sonucunda derneğin feshi için dava açıldığı belirtilmektedir. Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı'na dernekler kanunundaki bazı maddelere istinaden "Anayasa ve kanunlarla açıkça yasaklanan amaçları veya konusu suç teşkil eden fiilleri gerçekleştirmek amacıyla kurulamaz!" hükmü, derneğin amacı dışına çıkarak vatandaşı ayrımcılığa, kutuplaşmaya ve bölücülüğe sevk ettiği ve ahlaka aykırılık iddiası ileri sürülmüştür.

Öncelikle, Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneğinin kapatılmak istenmesine dair dava, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal edecek niteliktedir.

Devletin resmi bir ideolojiyi kabul etmesi ve bunu vatandaşlarına bir zorunluluk şeklinde dayatması, zulümdür. Devlet hakem konumunda vatandaşların birbirlerine ve topluma zarar vermemesini sağlamakla yükümlüdür. Araç olan devletin amaçsallaştırılması, kutsal ritüellere bezenmesi, buna inanmayan insanlar için açık bir hak ihlalidir.

Devletin; insanların neye inanıp inanmayacağını, dini bir merasim gibi ne şekilde ve kimin huzurunda bekletileceğini belirlemesi, inanç özgürlüğüne müdahaledir. Hala dayatmacı anlayışlarla vatandaşları biçimlendirmeye çalışmak hakkın ve halkın karşısına dikilmektir ki bunun başarısız olacağı kesindir.

Hakaret ve şiddet içermeyen her türlü düşüncenin ifade edilmesi gerekir. Şok edici, rahatsız edici düşüncelerin bile ifade özgürlüğü kapsamında ele alınması gerekirken, "İnancımızın ve Kimliğimizin Aşağılandığı; Resmi İdeolojinin Dayatıldığı Törenlere Tavır Alalım!" şeklinde şiddet içermeyen bir tutumun engellenmek istenmesi doğru değildir.

Türkiye'nin de tarafı olduğu uluslar arası sözleşmelerle korunan haklar ile insanın doğuştan sahip olduğu doğal hukuk/ haklarının, resmi ideolojiye dayalı baskıcı uygulama ve yargılamalara konu edilmesi bizatihi haksızlık doğuracaktır.

Sonuç olarak MAZLUMDER

ÖZGÜRDER hakkında açılan kapatma davasının, Din ve vicdan özgürlüğü ile ifade özgürlüğünü ihlal edecek nitelikte bir fiil olduğunu, inanç ve değerlerin resmi ideolojiye kurban edilmemesi gerektiğini bildirir.

Sivil Haber Haberleri

Katil İsrail'e kucak açan Uluslararası Olimpiyat Komitesi sınıfta kaldı
Paris Olimpiyatlarının güvenlik işlerinde neden İsrail güçleri kullanılıyor?
Alimlerden Gazze bildirisi: HER MÜSLÜMANA FİLİSTİN SORULACAK
PKK'nin kanlı tarihinden bir kesit: Susa Katliamı!
Diyarbakır bu akşam da Gazze için meydanlardaydı