eni Şafak yazarı Hayrettin Karaman bugünkü yazısında, "Mescid-i Aksâ'yı yalnız bırakmayacağız” bildirisini kırktan fazla hamiyetli ilim ve fikir adamı ile imzaladıklarını ve bunun kamuya açıklandığını belirtti. Bütün gücümüzle, İsrail zulmüne dur demek için çaba göstermemiz gerektiğini belirten Karaman, “İşgal devleti Mescid-i Aksâ'da gerekli onarımın yapılmasına engel oluyor, bunun yanı sıra yetmişli yıllardan beri mabedin altında kazı yapıyor... Kudüs ve Mescid-i Aksâ tüm Müslümanların ve insanlığın ortak değeridir. Kudüs tehlike altında, Kudüs'teki kültürel varlığımızı korumak ve buradaki mevcudiyetimizi devam ettirebilmek için İslam dünyasının desteğine ihtiyacımız var" olduğunu aktardı.
"Mescid-i Aksâ'yı yalnız bırakmayacağız” başlıklı bildiriyi kırktan fazla hamiyetli ilim ve fikir adamı ile imzaladık. Dün de bir kamuya açıklandı. Bu bildiriyi mutlaka okumalı, okutmalı, ülke içinde ve dışında bütün imkanları kullanarak İsrail zulmüne dur demek için çaba göstermeliyiz. Okuduğum bir habere göre İran, “Filistin'e destek vermek için Arabistan'a karşı kendi yanlarında olma” şartını koşmuş. Bu ve benzeri olaylar gösteriyor ki, Filistin dayanışması, hesabı ve siyaseti ön planda olan devletler değil, halklar eliyle olacaktır. Devletleri de yola getirecek olanlar yine şuurlu ve gayretli halklardır. Bu münasbetle ve bildiriye bir katkı olur diye 2008 yılında kaleme aldığım “Mescid-i Aksâ hepimizin” başlıklı yazıyı okuyucularıma sunuyorum:
Konu ile ilgili görüşmeler yapmak için İstanbul'a gelmiş bulunan Mescid-i Aksâ ve Mukaddesatını Muhafaza Vakfı'nın Başkanı Şeyh Raid Salah'ı, 1995 yılında Filistin ve İsrail'e yaptığımız bir seyahatte tanımıştık. O günlerde kendisi, İsrail egemenliğindeki bölgede bulunan Ummu'l-Fahm şehrinin belediye başkanı idi.
Şeyh Râid Salah, Filistin'in 1948'de işgal edilmiş bölgesindeki Filistinliler arasında faaliyetini sürdüren ve Hamas gibi Müslüman Kardeşler cemaatinin bir kolu durumunda olan İslâmî Hareket'in lideridir. Yıllarca İsrail zindanlarında kalıp tüm baskılara rağmen geri adım atmayan nadir insanlardan biridir. Bilgisine, güzel ahlakına, zekasına, tükenmez gayretine bizzat şahit olduk.
Şimdilerde “Mescid-i Aksâ'nın altındaki kazılar yüzünden varlığının tehdit altında olduğunu” kamuoyuna duyurduğu için İsrail tarafından 'sakıncalı ve tehlikeli' ilan edilen Salah, basınımıza yaptığı açıklamada şunları söylüyor:
“İşgal devleti Mescid-i Aksâ'da gerekli onarımın yapılmasına engel oluyor, bunun yanı sıra yetmişli yıllardan beri mabedin altında kazı yapıyor... Kudüs ve Mescid-i Aksâ tüm Müslümanların ve insanlığın ortak değeridir. Kudüs tehlike altında, Kudüs'teki kültürel varlığımızı korumak ve buradaki mevcudiyetimizi devam ettirebilmek için İslam dünyasının desteğine ihtiyacımız var. Kudüs için bir fon oluşturabilir, Müslüman işadamları Kudüs'e yatırım yaparak ekonomik destek olabilirler. Mescid-i Aksâ'nın yıkılmasında en önemli rolü Mağripliler Kapısı oynayacak. Kapı, İsrail kullanılmasına izin vermediği için uzun süredir kapalı ve bakımsız. Kapının kenarındaki surlar bakımsızlık ve kazılar sebebiyle yıkıldı. İsrail burayı yeniden yapma bahanesi ile hafriyat başlattı. Şimdi kapıya, üzerinde buldozerlerin bile çalışabileceği, tankların girebileceği genişlik ve sağlamlıkta köprü inşa ediyorlar. Buldozerler Mescid-i Aksâ'nın içine kadar girebilecek. Mescid-i Aksâ ile Kubbetü 's- Sahra arasındaki ağaçlık alana Hz. Süleyman heykelini (mabedini) inşa edecekler. Sadece Kudüs ve çevresinde tahrip edilen, yıkılan, kumarhane ve gece kulübüne çevrilen cami sayısı 1200 civarındadır…”