LONDRA
Uluslararası Af Örgütü Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Hac Sahravi, Mısır'da otoriteler mevcut durumu değiştirmek için somut adım atmazlarsa ülkenin morgları ve hastanelerinin polistarafından keyfi ve rastgele seçilmiş kurbanlarla dolacağını söyledi.
Uluslararası Af Örgütü, Mısır devriminin yıl dönümü olan 25 Ocak öncesi "Baskıya giden yol haritası: Uçsuz bucaksız insan hakları ihlalleri" başlıklı rapor yayımladı.
Raporda, 3 Temmuz 2013 tarihinden bu yana Mısır'daki şiddet olaylarında 1400 kişinin hayatını kaybettiği, bunların çoğunun güvenlik güçleri tarafından uygulanan aşırı ve orantısız güç nedeniyle öldüğü vurgulandı.
Geçen yıl ağustos ayında güvenlik güçlerinin oturma eylemi yapan 500'den fazla Mursi destekçisini dağıtmak için orantısız güç kullandığı vurgulanan raporda, bu olayla ilgili herhangi bir soruşturma açılmadığına dikkati çekildi.
"Ülkedeki insan hakları ihlallerinden dolayı güvenlik güçleri hesap vermeli" denilen raporda ayrıca "25 Ocak Devrimi"nden bu yana sadece düşük rütbeli az sayıda güvenlik görevlisinin ölümlerle ilgili mahkum edildiği kaydedildi.
"25 Ocak Devrimi, üçüncü yılında her zamankinden daha da uzak görünüyor"
Örgütün Uluslararası Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Hac Sahravi, "Mısır son 7 ayda insan hakları ihlallerine ve eşi benzeri görülmeyen devlet şiddetine tanıklık etti. Saygınlık ve insan hakları talep eden '25 Ocak Devrimi', üçüncü yılında her zamankinden daha da uzak görünüyor" dedi.
Ayaklanmaların üçüncü yıl dönümüne az bir süre kala Mısır İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim'in tehditkar açıklamasına değinilen raporda, İbrahim'in hapishaneler ve karakolların yaklaşan yıl dönümü öncesi ağır silahlarla emniyet altına alındığı konusunda uyarıda bulunduğu hatırlatıldı ve "Bu güç gösterisi, güvenlik güçlerinin nasıl cesaretlendirildiğini gösteriyor. İbrahim, kimsenin güçlerini test etmeye cüret edemeyeceğini belirtiyor" denildi.
Mısırlı güvenlik güçlerine hukukun üstünde hareket serbestliği verildiğini söyleyen Sahravi, şunları ifade etti:
"Mısır'daki bu uygulamalarla ülke sağlam adımlarla daha fazla baskı ve cepheleşme yoluna doğru ilerliyor. Otoriteler bu durumu değiştirmek ve insan haklarına saygı duyduklarını göstermek için somut adımlar atmazlar, derhal ve koşulsuz bir şekilde tutukluları bırakmazlarsa hapishaneler usulsüz gözaltına alınmış tutuklu, morglar ve hastaneler de polis tarafından keyfi ve rastgele seçilmiş kurbanlarla dolacaktır."
Mısır'da uygulamaya konulan yeni protesto yasasına da değinen Af Örgütü, yasanın halkın toplanmasına kısıtlamalar getirdiği ve güvenlik güçlerine barışçıl protestoculara karşı orantısız güç kullanma yetkisi verdiğini vurguladı.