Çarşamba akşamı birkaç internet haber sitesine aziz dostum Dhoruba Bin Wahad (Doruba Bin Vahad) ile ilgili bir haber geçtim.
Bayram telaşına denk geldiği için fazla kimse okumadı, okuyamadı.
Bir kere de Yeni Şafak vasıtasıyla haber vermiş olayım:
Batı Şeria'nın Eriha kentinde düzenlenen "İsrail Hapishanelerindeki Filistinli Siyasi Tutuklular Konferansı"na davetli olan Müslüman Afro-Amerikalı insan hakları savunucuları Dhoruba Bin Wahad ve Naji Mujahid'in Filistin'e girişi İsrail tarafından engellendi.
23 Kasım Pazartesi günü Ürdün'den Filistin Özerk Yönetimi topraklarına geçiş yapmak isteyen Bin Wahad ve Mujahid, Kral Hüseyin Köprüsü üzerindeki İsrail kontrol noktasında uzun bir sorgudan geçirilip 11 saat bekletildikten sonra, bir otobüse bindirilip Ürdün tarafına geri gönderildi.
Bin Wahad, konu hakkında şu bilgileri verdi: "Sınıra kalabalık bir grupla beraber geldik. İsrail askerleri beni ve Naci'yi görür görmez, daha kimliklerimiz hakkında hiçbir fikirleri olmadan, sırf siyah tenli olduğumuz için gruptan ayırdılar. Pasaportlarımız alındı ve saatlerce sorgusuz sualsiz bekletildik. Bu arada internette hakkımda araştırma yaptılar. Sonra sorguya alındık. Kara Panter Partisi'yle irtibatımı, 30 sene önce niçin hapse girdiğimi, ne zaman Müslüman olduğumu, hangi mezhebi seçtiğimi, İran'a ve Suudi Arabistan'a nasıl baktığımı, Filistin'deki gruplar hakkında ne düşündüğümü vs, vs, vs, sordular. 11 saat sonra da 'Geçişinize izin vermiyoruz' deyip bizi geri gönderdiler. Bize gösterilen bu tavır, şahsımıza değil, Filistinlilerin bağımsızlık, özgürlük ve insan hakları mücadelesine karşı bir tavırdır. Ancak İsrailliler bilmelidirler ki, bu ulvi mücadele kaba kuvvetle durdurulamaz. Bizim, Filistinli kardeşlerimizle ve yoldaşlarımızla dayanışmamızı da engelleyemezler."
Naji Mujahid ise, "Bizim orada yaşadığımız şey, Filistinlilerin gündelik hayatının bir parçası olan çileden küçücük bir kesitti" diye konuştu.
ABD vatandaşı olan Bin Wahad ve Mujahid, ABD Büyükelçiliği'nden yardım taleplerinin sonuçsuz kaldığını, Amman'da müracaat ettikleri Filistin Büyükelçiliği'nden de "Maalesef yapabileceğimiz hiçbir şey yok" cevabını aldıklarını bildirdiler. Mujahid, "Bu da gösteriyor ki, Filistin otoritesinin aslında hiçbir otoritesi yok. Filistin Özerk Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas'ın seyahat özgürlüğü bile sınır kapısındaki İsrail askerlerinin insafına bakıyor" dedi.
Eski Kara Panter Partisi liderlerinden olup ABD hapishanelerindeki siyasi mahkûmlarla dayanışma hareketinin önde gelen sözcüleri arasında yer alan Dhoruba Bin Wahad'ın kendisi de bir zamanlar siyasi mahkûmdu.
1971 yılında iki polis memurunu yaralamakla suçlanıp ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Bin Wahad, Kara Panter liderlerini zaruri olan her vasıta ile etkisiz hale getirmeye azmeden FBI ve New York polisinin kurduğu bir komploya kurban gittiğinin ortaya çıkması üzerine 1990 yılında serbest bırakılmıştı.
***
Dhoruba Bin Wahad, Amman'dan İstanbul'a geldi. Beraber bayram ettik. Hepinize selamı var.