İsrail rejiminin Güney Lübnan’ı işgalinin son günlerinde İran’ı ve Korgeneral Süleymani’yi “büyük katkıları” için seçti.
25 Mayıs 2000’in, bölgenin 40 yılı aşkın süredir Lübnan’daki insanların sadece gülümsemekle kalmayıp “sevinçten ağladıkları” “birkaç mutlu günden biri” olduğunu söyledi.
Nasrallah, o günün Lübnan’ın “en büyük başarısı” ve “bölge ülkelerinin bir arada yaşayabileceği normal, modern bir devlet gibi görünen İsrail’in caniliğini, barbarlığını sürekli hatırlatan” bir gün olduğunu söyledi.
“Bu, ‘Büyük İsrail’in tabutuna çakılan son çiviydi – çünkü bölgenin en zayıf yeri olan Güney Lübnan’ı işgal etmeye devam edemeyen İsrail ordusu, Nil’den Fırat’a Büyük İsrail’i kuramaz, “dedi.
Hizbullah hareketinin lideri, dönüm noktası olan günün “İsrail tarihinde Kudüs Kılıcı’na giden bir dönüm noktası/Mayıs 2021’de gördüğümüz, İsrail’in düşüşüne giden stratejik bir yol inşa eden bir dönüm noktası” olduğunu söyledi.
Nasrallah, “Bugün [Lübnan’ın] modern tarihinin en mutlu gününden bahsediyoruz” dedi.
Direniş yoluyla ülkenin haklarını ve özgürlüğünü geri alabildiğini ve “herhangi bir Arap rejiminin veya başka birinin bizi kurtarmasını beklemediğini” söyledi.
Hizbullah lideri, “Bu zaferi gerçekleştirmek için insana yardım eden Allah cc ‘ya şükürler olsun ve direnişe yardım eden tüm Lübnanlılara, şehitlere ve savaşçılara teşekkür ediyoruz” dedi.
Kurtuluşun “caddede bir yürüyüş” değil, “kan, gözyaşı ve parmakların düşmana karşı tetiklere çarpmasının sonucu” olduğunu söyledi.
Şehitleri saygıyla andıktan sonra, İsrail işgal hapishanelerinde tutsaklık çeken tüm savaş gazileri ve tutsaklarına teşekkür edeceğini söyledi.
Bizleri her zaman feda eden ve destekleyen tüm mezheplerden tüm halkımıza teşekkür ediyorum” dedi.
‘İsrail provokasyonları bölgeyi patlamayla tehdit ediyor’
Bu arada Hizbullah lideri, İsrail rejiminin ve yasadışı İsrailli yerleşimcilerin işgal altındaki topraklardaki kışkırtıcı hareketlerinin bölgede “büyük bir patlamaya” yol açabileceği konusunda uyardı.
Nasrallah, aşırılık yanlısı İsrailli yerleşimciler tarafından gerçekleşmesi beklenen, beklemede olan bir “Bayrak Yürüyüşü”ne atıfta bulunuyordu. Her yıl düzenlenen etkinlikte, yerleşimcilerin işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Eski Şehrindeki ana Filistin caddesinin kalbinden geçerek İsrail bayrakları sallayarak ve Filistin karşıtı sloganlar attıklarına tanık oluyoruz.
Nasrallah, “Bayrak Yürüyüşü büyük bir kışkırtıcı hareket” dedi. Ayrıca, aşırı sağcı İsrailli bir grubun, Mescid-i Aksa’nın yerleşkesinde yer alan, dünya Müslüman toplumu tarafından çok saygı duyulan Kubbet-üs Sahra’nın “yıkılması” yönündeki çağrılarına da işaret etti.
“Filistin direnişinde [böyle kışkırtıcı hareketlere] bir tepki verilmesi konusunda fikir birliği var. Hizbullah lideri, “Filistin içinde işler büyük bir patlamaya yol açabilir” dedi.
Mescid-i Aksa’ya ve Kubbet-üs Sahra’ya yönelik her türlü eylem bölgeyi tedirgin eder. [Çünkü] bu tür bir ihlal, özgürlük arayan her onurlu insanı kışkırtır” diye uyardı.
Nasrallah, “Düşman, geçici varlığı için trajik sonuçlar doğuracak bir şeye başvurmamalıdır… çünkü böyle bir hareketin arkasından tehlikeli sonuçlar çıkacaktır” diyen Nasrallah, “Elbette bu, düşmanın aptallığına bağlıdır” dedi.(Ajanslar)