Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, 'Kudüs Günü' dolayısıyla yaptığı konuşmada, Filistin halkının İsrail işgali nedeniyle çektiği acıların bültenlerde artık normal bir haber haline geldiğini ve insanların bu türden haberler almaya alıştığını söyledi. Nasrallah, Kudüs Günü dolayısıyla tüm Müslümanlar'ı ve 'özgür dünyadaki vicdan sahibi insanları', Filistin davasına karşı sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İran İslam Devrimi Lideri Ayetullah Humeyni tarafından ilan edilen ve her yıl Ramazan ayının son cuma günü kutlanılan Kudüs Günü'nde, Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güney banliyösü Dahiye'de düzenlenen etkinliğe video konferans aracılığıyla katılarak bir konuşma yaptı. 'Amerikan bankalarında trilyonlarca dolarlık mevduata sahip olan Arap liderleri' başta olmak üzere, herkesin Filistinliler'e uygulanan siyasi ve mali ambargoya karşı koymasını isteyen Hizbullah lideri Nasrallah, Filistinliler'in kendilerine ait toprakları özgürleştirebilmeleri için sadece siyasi ve ekonomik desteğe ihtiyaç duyduklarını söyledi. "Filistinliler, Arap ve İslam dünyasından gereken desteği görselerdi, El Aksa intifadasının başladığı günden bugüne kadar, 1967 yılı öncesi sınırlarına kadar topraklarını çoktan özgürlüğe kavuşturmuş olurlardı" diyen Nasrallah, "Biz 'Arap hükümetleri silaha sarılsın, orduları harekete geçirerek dört bir yandan İsrail'i kuşatsın' demiyoruz, bunu beklemek zaten gerçekçi değildir. Filistinliler, 'Arap kardeşlerimiz savaşmıyorlarsa biz kendi başımıza savaşırız. Bugüne kadar çok kayıplar verdik, büyük fedakarlıklarda bulunduk. Bundan daha fazlasını da yapmaya hazırız. Buna karşılık sadece bizim yanımızda yer alın ve bize destek verin' diyorlar. Filistinliler barış müzakerelerinin çıkmaza girmesinin ardından kendi savunma stratejilerini ortaya koydular. İstedikleri sadece izolasyonun kaldırılması ve kendilerine destek verilmesi" ifadelerini kullandı.
Hizbullah'ın Temmuz savaşında İsrail'e karşı galip gelerek, ABD'nin bölge için tasarladığı Yeni Ortadoğu Projesi'ni de suya düşürdüğünü söyleyen Nasrallah, Iraklılar'a da çağrı yaparak, Sünni-Şii, Sünni-Sünni ve Şii-Şii, Türkmen-Kürt fitnesi çıkarmaya çabaladığını ve böylelikle projeye zemin hazırlanmak istendiğini söylediği ABD ve İsrail'e karşı uyanık davranmalarını istedi. Irak'ın bölünmesi yolunda Amerikan Kongresi'nin aldığı bağlayıcı olmayan kararı da eleştiren Nasrallah, "Filistin konusunda da her şey Belfor vaadi ile başlamıştı. Amerikalılar, asıl amaçları olan Irak'ın bölünmesini sağlamak için, medyayı ve 'bağlayıcı niteliği olmayan kararları' kullanarak zemin hazırlıyor" diye konuştu.
Lübnan'da yaşanan siyasi krize de değinen Hizbullah lideri, ülkede meydana gelen siyasi suikastların ardında İsrail'in bulunduğunu ileri sürdü. Suriye'yi savunmak niyetinde olmadığını söyleyen Nasrallah, "Neden her defasında Suriye suçlanıyor? Lübnan'daki istikrarsız durumdan en çok zarar gören taraf Suriye'dir. Bu suikastları İsrail'in yaptığına niçin inanmıyorsunuz? İsrailliler sizin dostunuz, ahbabınız mı ki sizi öldürmeye yeltenmesin? İsrailliler'in dostunuz olmadığını söyleyen bizzat sizlersiniz. O halde, Temmuz Savaşı'nda çocuk, yaşlı, genç ayrımı yapmaksızın halkımızı katleden İsrail, pekala silahını size de doğrultabilir. İsrail, Lübnan'ın güneyindeki bir çocukla, yaşlıyla, kadınla kuzeyindekiler arasında herhangi bir fark gözetmez. Siyonistler kendi ırkından, kanından ve dininden olan Yahudiler'i bile Avrupa'da Filistin'e göç etmeye zorlamak için katliama tabi tuttu. Sizi neden kayırsın?" diye konuştu. Suikastlardaki zamanlamanın da dikkat çekici olduğu yorumunu yapan Nasrallah, Cübran Tuveyni öldürüldüğünde BM Güvenlik Konseyi'nin Lübnan için uluslararası mahkeme kararını alma aşamasında olduğunu, Pier Cemayel suikastı döneminde Güvenlik Konseyi'nin uluslararası mahkemenin nasıl işleyeceğini karara bağlamak üzere olduğunu ve son olarak Antuan Ganim suikastı öncesinde de ABD'nin çokça yakındığı sürecin yavaş işlemesi yönündeki şikayetleri üzerine mahkemenin oluşturulması için Güvenlik Konseyi'nin uygulama raporu hazırladığını söyleyerek, "Bu nasıl bir tesadüftür böyle?" diye sordu.
Lübnan'daki cumhurbaşkanlığı seçimi krizinin aşılması için, muhalefetin ülkenin menfaatlerini gözeterek bir çok ödünler verdiğini söyleyen Nasrallah, cumhurbaşkanını halkın seçebilmesi için gerekli anayasal düzenlemenin yapılmasını, eğer bu olmuyorsa tarafsız araştırma şirketleri tarafından halk genelinde yapılacak bir kamuoyu araştırmasında öne çıkan isim üzerinde mutabakata varılması gerektiğini söyledi.