İran lideri Ahmedinecad, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) zirvesinin yıldızıydı. Neden sadece ülkesinin nükleer programı değil, petrol fiyatlarının Amerikan Ddoları üzerinden hesaplanmasına son verilmesini istemesi ve varil fiyatının 100 dolara çıkmasınını makul gören akıma da liderlik etmesiydi.
İran, ABD'nin dış politikasının yetersizlikleri nedeniyle elde ettiği stratejik kazanımlardan sonra, süper güç konumunu güçlendiriyor. ABD'nin Irak saldırısı Tahran'a, kendisiyle sekiz yıl savaşmış, bu sürede Humeyni devriminin Körfez'in batı sahillerine ulaşmasını ve İran'ın müttefiklerinin Bağdat'ta yönetime gelmesini durdurmuş Saddam'ı devirerek en büyük kazanımı verdi. Afganistan'daki savaş da İran'a düşman olan Taliban'ı devirdi ve ABD'yi çıkışı olmayan kanlı bir savaşa soktu.
Ahmedinecad Irak'taki şartlar, Lübnan'daki yönetim krizi, nükleer program, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'yla (UAEK) işbirliği ve ABD yaptırımlarına dair tutumunu açıklamak için, zirvedeki medya ilgisini iyi kullandı. İran cumhurbaşkanının, ülkesinin uranyum zenginleştirmesini ödün verilemeyecek bir egemenlik hakkı olarak görmesi ve ABD'nin yeni yaptırım dayatmak için BM'ye başvurması durumunda UAEK'yla işbirliğini kesme tehdidinde bulunması dikkat çekti.
Bu tür sert tutumlar İran'ın uranyum zenginleştirmekten geri adım atmasına dayanan diplomatik bir çözüm bulunmasına hemen hemen bütün kapıları kapattığı için, ABD ve müttefiklerini sıkıntıya soktu. Sadece iki seçenek kaldı: İran'ın nükleer kulübe kabul edilmesi veya askeri seçenek. Çoğu gösterge askeri tercihi teyit ediyor. Zira ABD İran'a karşı kışkırtma kampanyasına başladı. Britanya gazeteleri dün, ABD ve İsrail'in İran'ın nükleer programıyla altyapısını imha etmek için hava saldırıları planladığını yazdı.
Ahmedinecad ABD'nin askeri operasyona cesaret edemeyeceğini söylüyor ve savaşı uzak görüyor. Bu adam, kendisine saldıran ülkeye büyük kayıplar verdirecek ve birçoklarının göremediği bir güce bel bağlamış olmalı. Bu tutumları Ahmedinecad'ı İslam dünyasının en halkçı lideri yapıyor. Belki de İran liderinin kendisi ve ülkesine güveninin bir sırrı da burada saklı. (Londra'da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı, 19 Kasım 2007)