Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ulusoy, otomotivde yapılan ÖTV indirimi sonrası otomobil fiyatlarına yapılan zamları eleştirerek, ''Madem 3-5 bin liralık indirim ile stoklar tamamen eritilebilecekti, firmalar neden fiyatlarını indirip de stoklarını eritmediler'' dedi.
Ulusoy, yaptığı açıklamada, otomotiv sektöründe döviz kurların artmasının dış ticaretle ilgili bir fiyat avantajı sağladığını belirterek, ''ÖTV ve KDV indirimi ise iç piyasa ile ilgili çok önemli bir avantaj sağladı. Ama küresel kriz olduğu için dış ticaretteki bu avantajı otomotiv sektörü çok fazla değerlendiremiyor'' diye konuştu.
Dünyada ekonomik kriz olduğunu ve dış talepte daralma yaşandığını vurgulayan Ulusoy, şöyle devam etti.
''İhracat göstergeleri de bunu açık ortaya koyuyor. ÖTV ve KDV'nin indirilmesinde devletin çok önemli vergi kayıpları söz konusu. Aylık açıklanan bütçe rakamları da bunu açıkça gösteriyor. Devletin vergiye ihtiyacı var. Burada sıkıntı, otomotiv piyasasında birkaç firmanın yönettiği oligopolist yapıdan kaynaklanıyor ve fiyatlar aşağı doğru esnek değil.
Aklımıza şu geliyor, madem 3-5 bin liralık indirim ile stoklar tamamen eritilebilecekti, firmalar neden fiyatları indirip de stokları eritmediler. Devlet stokları eritmek için bu firmalara katkı olsun diye vergilerden taviz verdi, toplum adına özveride bulundu. Firmaların bir kısmı bu vergi indirimlerini fiyatlara yansıtmadı ve bir kısmı da vergi indiriminin neden olduğu talep artışından daha çok yararlanma düşüncesiyle, fiyatları artırma yanlışı içine girdiler. Bu davranış ekonomik anlamda hiç de ahlaki bir davranış değildir.''
-''VERGİ GELİRLERİNİ KAR HANELERİNE AKTARMAK İSTİYORLAR''-
Türkiye'de 150 bin araçlık stoktan bahsedildiğini ifade eden Ulusoy, şunları vurguladı:
''Bu stokların eritilmesi için devlete baskı yükleyen gruplar, bir hafta sonra bu stokların eridiğini dile getiriyorlar. Acaba bir haftada bu kadar araç satıldı mı? Bunu sorgulamak lazım. Stokları bahane edip, üretimi durdurup, işçileri işten çıkarttılar .Bu da aslında otomotiv sanayicilerinin, ülke için katlandıkları özverinin ne derece yetersiz olduğunu açık olarak göstermektedir.
Çünkü bu ülkenin ürettiği kamu hizmetlerinden en fazla yararlanan kesimler, yine bu otomotiv sanayicileridir. Kamu hizmetlerinin finansmanı için katkı koymada yoklar. Devlete, 'otomotiv satışlarından alınan vergilerden vazgeçin, krizdeyiz' diyorlar, sonra da devletin bu indirimine karşılık, vergi gelirlerini kendi hanelerine kar olarak aktarmanın yollarını arıyorlar. Bu düşünceyle yeniden fiyat artışına gidiyorlar.''
Devletin vergi indirimleri sonrası fiyatları kontrol etmesi gerektiğini de belirten Ulusoy, ''ÖTV ve KDV indirimlerini fiyatlarına yansıtmayan firmalara cezai müeyyide uygulaması gerekmektedir. Bugün, yeni araç için vatandaşa 1-2 aya kadar sıra verilmektedir. Türkiye'nin her zamankinden daha fazla toplumsal özveriye ihtiyaç duyduğu bu dönemde, piyasayı canlandırmak için devletin vazgeçtiği vergileri, kendi kar hanelerine yazmak düşüncesinin ekonomik ve sosyal anlamda ahlaki bulmuyorum'' diye konuştu.
Otomotiv firmaları temsilcileri ise son birkaç gündür yaşanan fiyat artışının döviz kurlarından kaynaklandığını belirterek, bu farkların bile tam olarak fiyatlara yansıtılmadığını söyleyen Ulusoy, ''döviz kurundaki fark bile tamamen otomobillere yansıtılmadı'' dedi.