PKK'ya Karşı Yeni Merkezin Ayrıntıları

Irak Dışişleri Bakanı Zebari ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanı Babacan, PKK'ya karşı yeni oluşturulacak merkezin ayrıntısını verdi.

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye ile Irak arasında kurulan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin bakanlar seviyesindeki ilk toplantısını 4-5 hafta kadar sonra İstanbul'da düzenlemeye karar verdiklerini bildirdi.

Babacan, Ankara'ya resmi ziyarette bulunan Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ile görüştü. Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Babacan, Irak'ta 2008'in "olumlu seyir izlenen bir yıl" olduğunu kaydetti.

Güvenlikle ilgili durumun önceki yıllara göre, her ne kadar ara ara sorunlar olsa da daha iyi olduğunu belirten Babacan, 2008'in Irak'ta yerel seçimler yasasının geçtiği ve SOFA anlaşmasının yapıldığı bir yıl olduğunu anımsatarak, 2009 yılında ise 31 Ocakta ve yıl ortasında Irak'ta yerel seçimler olacağını, yıl sonunda da genel seçimler olacağını vurguladı.

Babacan, şöyle devam etti:

"Biz, Irak'ın siyasi birliği, toprak bütünlüğü için en başından bu yana Irak'a güçlü bir destek verdik. Irak'taki bütün gruplarla temas içinde olduk, temas içindeyiz ve Irak'ın istikrarlı, güven içerisinde yaşayan, müreffeh bir ülke olması için de elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz, her türlü çabayı gösteriyoruz."

2009'da Irak'ta gelir paylaşımı ve hidrokarbon yasasının önemli olacağını kaydeden Ali Babacan, bu yasanın çıkması için Irak hükümeti ve meclisinin çalışacaklarını söyledi.

Babacan, Zebari ile yaptığı görüşmede, Irak'taki genel durumu ve iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldıklarını, ayrıca 2009 yılını değerlendirdiklerini kaydetti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Temmuz ayında Bağdat'a yaptığı ziyarette, Irak Başbakanı Nuri El Maliki ile birlikte başlatılan ve Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin oluşturulduğunu hatırlatan Babacan, şöyle konuştu:

"Bu Konseyin bakanlar seviyesindeki toplantısını bundan 4-5 hafta kadar sonra İstanbul'da gerçekleştirmeye de, bugünkü toplantımızda karar verdik ve her iki ülkeden de ilgili bakanları İstanbul'da bir araya getireceğiz. Çünkü bu, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin koordinasyonundan Sayın Zebari ve ben sorumluyum."

Babacan, ayrıca her iki ülke arasında önemli bir konu olan ekonomik ve ticari ilişkileri, enerji konusunda işbirliği ve önümüzdeki dönemde bu alandaki işbirliğinin nasıl geliştirilebileceği konularını görüştüklerini belirtti.

İki ülkenin ortak gündeminde yer alan ve zaman zaman ilişkileri olumsuz etkileyen terör konusunu da ele aldıklarını bildiren Babacan, terörizmle mücadele konusunda hem Irak merkezi hükümetiyle hem de Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetimle sürdürdükleri bir diyalog olduğunu ve aralarında başlatmış oldukları ve Türkiye, Irak ve ABD'nin içinde yer aldığı bir üçlü mekanizmanın bulunduğunu hatırlattı.

Babacan, heyetlerin toplantısına hem askeri kanattan, hem Dışişleri Bakanlıklarından, hem de ilgili diğer birimlerden kişilerin katıldığını belirterek, bu üçlü işbirliği mekanizmasının şimdiye kadar teknik seviyede toplantılarının yapıldığını, en son toplantının bir hafta önce Bağdat'ta düzenlendiğini, sonuç almaya yönelik çalışmaları birlikte yürüttüklerini kaydetti.

Ziyareti sebebiyle Zebari'ye teşekkür eden Babacan, iki ülke ilişkilerini değerlendirmek ve bölgesel konuları ele almak açısından faydalı bir ziyaret olduğunu söyledi. Babacan, görüşmelerinde Gazze'deki durumu değerlendirdiklerini, Zebari'nin ayrıca Kuveyt'te Arap Birliği Zirvesinde edindiği izlenimleri aktardığını sözlerine ekledi.

-IRAK DIŞİŞLERİ BAKANI-

Zebari de Babacan ile görüşmelerinin sonucundan çok memnun olduğunu, son derece dostane, yapıcı bir görüşme yaptıklarını bildirdi.

Geçen yıl Türkiye-Irak ilişkilerini bugünle kıyasladığında, hükümetin ve ilgili tüm tarafların sayesinde dostluk yönünde bir ilerleme olduğunu gördüğünü ifade eden Zebari, Babacan ile görüşmesinde bölgesel, uluslararası, ulusal, ikili, üç taraflı pek çok konuyu ele aldıklarını belirtti.

Zebari, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen Temmuz ayında Bağdat ziyareti sırasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi kurulmasına yönelik imzalanan bildiriyi hatırlatarak, bu Konseyde askeri, enerji, ekonomik, ticari, sınır konularıyla ilgili iki ülke arasındaki tüm işbirliği konularının ele alınmasının öngörüldüğüne dikkati çekti.

Konseyi şimdi hayata geçirmenin zamanının geldiğini söyleyen Zebari, Konseyin ilk bakanlar düzeyindeki toplantısının, iki ülkenin dışişleri bakanları ve ilgili bakanlıkların katılımıyla birkaç hafta sonra İstanbul'da yapılacağını söyledi.

Zebari, Türkiye'nin üçlü mekanizmalar konusunda da anlayış ve destek gösterdiğini ifade ederek, özellikle terörizmin getirdiği zorluklarla ilgili, askeri ve istihbarat alanlarındaki işbirliği konusunda Türkiye, Irak ve ABD arasında üçlü mekanizma olduğunu hatırlattı.

Bu mekanizma çerçevesinde şu ana kadar Bağdat'ta bazı çalışmaların ve görüşmelerin yapıldığını söyleyen Zebari, bu üçlü işbirliği mekanizmasını temsil edecek şekilde Erbil'de bir ortak komuta merkezinin kurulması planının varlığından bahsetti.

Zebari, bu yıl iki ülke arasındaki ticaret hacminin 5 milyar dolara ulaştığını, bu rakamı daha da artırmak istediklerini, Irak tarafının bu yönde bir isteğinin olduğunu, bunun için potansiyelin de olduğunu belirtti.

Konuk Bakan, Türkiye'nin bölgede özellikle son dönemde gösterdiği aktif diplomasiden duyduğu memnuniyeti de dile getirdi.


Dışişleri Bakanı Ali Babacan, PKK terör örgütünün faaliyetlerinin sona erdirilmesi ve örgütün bertaraf edilmesinin, Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerin tamamen normalleştirilmesi için "olmazsa olmaz bir adım" olduğunu söyledi.

Babacan ve Ankara'yı ziyaret eden Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, görüşmelerinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında soruları yanıtladılar.

Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Aralık ayında yapması öngörülen Irak ziyaretini ertelediğine dikkati çekerek, "arada siyasi bir problemin olup olmadığını" sorması üzerine Babacan, Gül'ün bazı sağlık sorunları nedeniyle ziyaretini ertelemek zorunda kaldığını belirtti.

Ziyaretin en kısa zamanda hayata geçirilmesiyle ilgili karşılıklı tarih çalışmalarının devam ettiğini belirten Babacan, bu ziyaretin gerçekleşmemiş ya da gecikmiş olmasının siyasi hiçbir sebebinin bulunmadığını, en kısa zamanda yapılmasını beklediğini kaydetti.

Babacan, bir başka soru üzerine, PKK terör örgütünün Türkiye'de yıllardır binlerce sivil ya da sivil olmayan insanın canına kastettiğini vurguladı. Bu örgütün faaliyetlerinin sona erdirilmesi ve bertaraf edilmesinin Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerin tamamen normalleşmesi için "olmazsa olmaz bir adım" olduğunu belirten Babacan, şöyle devam etti:

"Biz Irak'ın merkezi hükümetinde bu örgütle ilgili duruşun çok somut şekilde var olduğunu gördük. Benim geçen seneki, hatta 2007 yılındaki Bağdat ziyaretimde Irak merkezi hükümetinin siyasi duruşu somut, kuvvetli bir duruş idi. Şimdi Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetimle de başlattığımız diyalog ve kurmuş olduğumuz bu üçlü mekanizma çerçevesinde çalışmalar devam ediyor. Bu çalışmaların somut sonuçlar elde edecek şekilde devam etmesi, yoğunlaştırılması büyük önem taşıyor. Burada niyet ve ifadelere baktığımız zaman, genel anlamda eskiye oranla daha olumlu bir tablo görüyoruz, ama kuşkusuz hep beraber somut sonuç alacak adımların sıklaştırılması gerekiyor. Siyasi duruşun ötesinde adımların daha somutlaştırılması gerekiyor. Bugüne kadar bazı adımlar da atıldı, onu da biz inkar edemeyiz. Arazide Irak'ın kuzeyinde somut adımlar atıldı, ama bu adımların daha çoğalmasını ve sonuç getirici şekilde çalışmaların bir koordinasyon içinde yürümesini biz önemsiyoruz."

Babacan, Irak'ın gerçek anlamda bağımsız ve egemen bir ülke olması açısından SOFA anlaşmasını çok önemsediklerini ve destek verdiklerini belirtti. Bu yılın Haziran sonuna kadar Amerikan birliklerinin kırsal alandan çekilip merkezlerde toplanacağına, 2011'in sonuna kadar da geri çekilme işleminin tamamlanmış olacağına dikkati çeken Babacan, Irak vatandaşı olan herkesin siyasi sistem içinde yerini alması, arzusunu siyasi mekanizmalar içinde ortaya koymasının önemli olacağını söyledi. Irak'ta demokrasinin oturması açısından 2009'un önemli bir sınav yılı olacağını ifade eden Babacan, üç seçimin de başarılı geçmesi dileğinde bulundu.

"Türkiye ile Irak geçen yıl terörle mücadele anlaşması imzalamıştı ve sıcak takibi içeren 4. madde boş bırakılmıştı, bu madde doldurulacak mı?" sorusu üzerine Babacan, şunları söyledi:

"Bununla alakalı başta karşılıklı İçişleri Bakanlıkları olmak üzere ilgili diğer birimlerimiz çalışma halinde. İçişleri Bakanımızın en son Bağdat ziyaretinde bu konu yine görüşüldü, ancak o günlerde SOFA ile ilgili Irak'ın içinde hararetli bir tartışma yaşanıyordu. Fakat bu en kısa zamanda tekrar gündeme gelecektir, ama burada önemli olan netice almaktır. Yani anlaşma olsun ya da olmasın, şu anda bizim Irak'ta beraber yürüttüğümüz işbirliği önemlidir. Biz buna önem veriyoruz. Biz bu işbirliğinin somut sonuçlar getirici şekilde ilerlemesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz."

-ZEBARİ-

Irak Dışişleri Bakanı Zebari de, terör örgütü PKK ile mücadelede bir yol haritası üzerinde anlaşılıp anlaşılmadığı sorusu üzerine şunları söyledi:

"Ben şahsen yol haritalarını sevmiyorum, çünkü yol haritaları bugüne kadar çeşitli vesilelerle başarısız oldu. Ama Türkiye, Irak ve kuzey Irak arasında yeni bir ortam, yeni bir işbirliği ve anlayış atmosferi var. Plan şu; bu üçlü mekanizmaları aktif hale getirmek, bazı pratik konularda aktif hale getirmek, örneğin PKK terörizmiyle mücadele gibi... Bir dizi siyasi, ekonomik, askeri ve istihbaratla ilgili tedbirler alınacaktır, Irak-Türkiye ilişkilerindeki bu zehirli unsuru ortadan kaldırmak için. Dolayısıyla daha iyi bir anlayış, ortam, atmosfer var Irak ile Türkiye arasında. Bu atmosfer de birlikte daha iyi çalışmak niyetini içeriyor, bu sorunla başa çıkabilmek için."

Zebari, bir gazetecinin, ABD'nin yeni Başkanı Barack Obama'nın seçim döneminde, Irak'tan Amerikan askerlerinin 16 aylık bir dönemde çekilebileceği yönünde takvim verdiğini hatırlatarak, Irak yönetiminin bu takvimi gerçekçi bulup bulmadığını sorması üzerine, ABD'de yeni yönetimle temas kurduklarını ve kendilerine, Başkan Obama'nın politikalarının devamlılık politikası mahiyetinde olacağının iletildiğini bildirdi.

Irak'tan birliklerin çekilmesiyle ilgili ABD ile imzalanan anlaşmaya önem verildiğinin de kendilerine söylendiğini aktaran Zebari, Amerikan askerlerinin nihai çıkış tarihi olarak 2011 tarihinin verildiğini belirtti. Zebari, "Obama, seçim kampanyası sırasında 16 ay demişti, ancak yeni idarenin bize ilettiği şu: 'Kuvvetlerin Irak'tan çekilmesi konusunda gereğinden fazla erken ya da hazırlıksız bir aşamada karar alınmayacaktır, aceleci olunmayacaktır. Bu yönde karar alınırken sahadaki askeri personelle ve Irak hükümetiyle yakın istişarede bulunacağız'..." diye konuştu.

Zebari, 2009'ta Irak'ta 3 önemli seçim olacağına dikkati çekerek, bu bakımdan 2009'un Irak'ın gelecekteki istikrarı ve siyasi sistemi için çok kritik bir yıl olacağını ifade etti.

SOFA anlaşmasından sonraki süreçte Irak hükümetinin Türkiye'nin kuzey Irak'taki PKK varlığına yönelik hava operasyonlarına yaklaşımının ne yönde olacağının sorulması üzerine de Zebari, şunları söyledi:

"Bir ortak merkez olacak bu üç taraf için; Irak, Türk ve ABD hükümetinin paylaştığı bir ortak merkez kurulacak. Bu merkez birlikte çalışmak için önemli bir merkez olacak. Irak'ın ve Türkiye'nin sınır güvenliğini daha iyi koruyabilmelerini sağlayacak bir merkez olacak. Sınır üzerinden saldırıların olmasını önlemek gibi nihai bir hedefi var bu merkezin. Ama o aşamaya gelene kadar bir dizi tedbir alınması gerekecektir. Biz Irak hükümeti olarak tedbirler alıyoruz. Bölge yönetimi de bir dizi tedbir alıyor, bunların gerçekleşmesi için."

TRT'nin Kürtçe yayınlarını izleyip izlemediğinin sorulması üzerine Zebari, bu yayını olumlu karşıladıklarını, bunun geç kalmış, ama doğru bir karar olduğunu söyledi.

Yayını izlediğini de söyleyen Zebari, "Bu, bir başlangıçtır diye düşünüyorum, pek çok kişinin izlediğinden eminim. Tabii bu adımın önemi konusunda herkes mutabık olmayabilir, ama düşünün ki bundan 5 yıl önce, hatta 3 yıl önce kim inanırdı ki böyle bir şey olabileceğine. O yüzden ileriye doğru atılmış, önemli bir adımdır. Türkiye'de demokratik bir çözüm üretilmesine yönelik atılmış önemli bir adımdır diye düşünüyorum" dedi.

Zebari, Erbil'de üç taraflı bir komuta merkezinin kurulması konusunda ayrıntı istenmesi üzerine, "Üç taraflı mekanizma, siyasi, diplomatik ve güvenlik konularıyla uğraşıyor, ama bu merkez sahada bir merkez olacak, tüm faaliyetleri sahada koordine etmek için. O yüzden de önemli bir merkez olacak" diye konuştu.

Irak Dışişleri Bakanı, "Türkiye ile Irak arasında geçen yıl imzalanan terörle mücadele anlaşmasının sıcak takibi içeren ve boş bırakılan 4. maddesinin akıbetine" ilişkin bir soru üzerine, Irak İçişleri Bakanlığının hala doğru lisanı kullanmak anlamında fikir alışverişinde bulunduğunu, bunun hassas bir konu olduğunu, bu nedenle de her iki ülke arasında net bir anlayış olması gerektiğini, doğru dili bulacaklarına emin olduğunu kaydetti.

-MERKEZİN GÖREVİ, İSTİHBARAT ALANINDA BİLGİ DEĞİŞİMİ-

Bu arada, diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye, Türkiye, Irak ve ABD arasında "yakın zamanda" kurulması beklenen, merkezi Erbil'de olacak merkezin görevi, istihbarat alanında bilgi değişimini sağlamak olacak.

Merkezin yapısına ilişkin çalışmalar sürüyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bağdat ziyareti sırasında kurulan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi bakanlar toplantısı da Şubat sonu ya da Mart başında İstanbul'da yapılacak.

İki ülkenin dışişleri bakanlarının koordinasyonunda yapılacak toplantıya, su, ticaret, ulaştırma, güvenlik gibi alanlardan ilgili bakanlar katılacak. Gerekirse 3 ay sonra Bağdat'ta yeni bir toplantı yapılacak ve o toplantının ardından da iki ülke başbakanlarının toplantısı gündeme gelecek.

ajanslar

Politika Haberleri

HÜDA PAR'dan Bahçeli'nin çıkışına ilişkin ilk açıklama
HÜDA PAR'dan çok sert açıklama! İpini koparmış haysiyetsizler...
HÜDA PAR Milletvekilleri Meclis'te Şehid Heniyye ve Yahya Sinvar posterlerini açtı
HÜDA PAR'dan soykırım davası açıklaması: Gecikmiş de olsa önemli bir adım
"Ülkemde siyonist istemiyorum"