Evrakların tercüme edildiğini belirten Şahin, "Tercüme önümüzdeki hafta biter diye düşünüyorum. Biz de ilgili cumhuriyet savcılığına göndeririz" dedi.
Bakan Şahin, telefon dinlemeleriyle ilgili olarak da, Türkiye'de 70 milyon kişinin değil 70 bin civarında kişinin dinlendiğini belirterek, "Bunlardan da 12 bin 841'i herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı için yine CMUK'un 135. maddesi gereğince imha edilmiş" diye konuştu.
Bakan Şahin, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katılmak üzere geldiği AK Parti Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını cevapladı. Telefon dinlemeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Şahin, bugün gazetelere yansıyan haberlerde bir milletvekilinin kendisine yönelttiği yazılı soru önergesine verdiği cevabın yer aldığını söyledi. Bu cevabın kısmi bir cevap olduğunu dile getiren Şahin, Adalet Bakanlığı'nın kayıtlarında var olan bilgiler kadarıyla soru önergesine cevap verdiğini
kaydetti. Bazı gazetelerin 'Türkiye'nin ayıbı' başlığı altında bu haberi verdiğini anlatan Bakan Şahin, "2 bin 840 civarında telefon dinleme kaydının ilgili yasanın ilgili maddesi gereğince imha edildiğinden hareketle çokça vatandaşın telefonunun dinlendiği şeklinde bir değerlendirme ve yorum yapılmış. Verdiğim cevap biraz önce de ifade ettiğim gibi kısmi bir cevaptı. Çünkü gerçekten Türkiye'de mahkemelerce kaç vatandaşımızın iletişim bilgilerinin tespitiyle ilgili yargı kararı var? Bu konuda bakanlığımızda herhangi bir kayıt olmadığı için ilgili birimlere yazılar yazdık. Cevap geldiğinde milletvekili arkadaşımıza bunları ileteceğiz. Ancak hemen şunu söyleyeyim, Telekomünikasyon İletişim Başkanı bu konuda geçenlerde bir televizyon kanalında açıklama yapmıştı. 60 bin civarında mahkeme kararının kendilerine son 3 yıl içinde intikal ettiğini ifade etmişti. Demek ki Türkiye'de yasal olarak suç ve suçlu ile mücadele bakımından 70 bin civarında vatandaşımızın telefonunun dinlendiği anlaşılıyor. Bunlardan 12 bin 841'i herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı için imha edilmiş. Böyle bir ilave açıklama yapmayı gerekli gördüğüm için size bu açıklamayı yapma ihtiyacı duydum" şeklinde konuştu.
12 BİN 800 KAYIT İMHA EDİLDİ
Bakan Şahin, gazetecilerin 'Telefon dinlemeleriyle ilgili toplumda ilgili ciddi bir kaygı var?' yönündeki hatırlatması üzerine ise, "Yani 70 milyon dinleniyor deniyor. Bu tabii ki doğru değil. Bu konuda gerçek veriler biraz önce ifade ettiğim gibi İletişim Başkanlığı'ndadır. Çünkü tüm yargı kararları bu başkanlığa gelir. Bu başkanlıkça da bir değerlendirmeye tabi tutuluyor. Bildiğim kadarıyla Sayın Başkanın bundan bir süre önce açıkladığı kadarıyla 70 milyon değil, 70 bin vatandaşımızın telefonlarının
dinlendiğini biliyoruz. Benim verdiğim cevapta da bunun 12 bin 800 küsurunun herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı için yine CMUK'un 135. maddesi gereğince imha edildiği anlaşılıyor. O nedenle bu doğru bilgileri kamuoyuna aksettirme ihtiyacı duydum" dedi.
Şahin, 'Bunlar savcılık iznine tabi dinlemeler değil mi?' sorusuna da, "Bunların tamamı cumhuriyet savcılarının talebi üzerine yargı kararıyla yapılan dinlemelerdir. Bunun dışında herhangi bir dinleme yasal olarak mümkün değil zaten. Bunların delil olma durumu da söz konusu değil. Ama biz yasaların uygulanmasıyla ilgili durumu, sizlere söylüyoruz" karşılığını verdi.
DENİZ FENERİ İLE İLGİLİ EK DOSYA GELDİ
Bakan Şahin, Deniz Feneri ile ilgili Almanya'dan geçtiğimiz cuma günü bir dosya geldiğini, evrakların tercüme edilerek, gereğinin yapılacağını açıkladı. Dosyayı önümüzdeki hafta ilgili yerlere göndereceklerini söyleyen Bakan Şahin, şöyle konuştu:
"Deniz Feneri diye nitelenen Almanya'da bitmiş veya şu anda yeniden başlatılmış bir soruşturma ile ilgili geçtiğimiz cuma günü 11.15 civarında Türkiye'nin Almanya Büyükelçiliği'nden bize bir evrak geldi, Adalet Bakanlığı'na. Bakanlığımız ilgili genel müdürlüğü evrakları inceliyor. Tabii tercüme edecek. Ama önümüzdeki hafta zannediyorum ki ne talep ettiklerini önümüze getirirler."
Dosyada RTÜK Başkanı Zahit Akman'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerin banka hesaplarının incelenmesinin talep edilip edilmediği yönündeki soruya ise Şahin, "Geçtiğimiz cuma günü geldi. Geldiğini bana arkadaşlarım sözlü olarak bildirdiler. İlgili genel müdürlükte bu evraklarla ilgili inceleme yapılıyor. İnceleme bittiğinde herhalde gereken yapılacaktır. Çünkü Adalet Bakanlığı'nın görevi bu adli yardımlaşma talebinin uluslararası anlaşmalar bağlamında değerlendirilmesi ve gerekirse bunların cumhuriyet savcılıklarına intikalini sağlamaktan ibarettir. Biz herhangi bir yargılama yapmıyoruz. Sadece gelen evraklarla ilgili işlem yapıyoruz. Yani ilgili yerlere gönderiyoruz" şeklinde karşılık verdi.
Tercümenin gelecek hafta bitmesini tahmin ettiğini belirten Şahin, "Biz de ilgili yerlere göndeririz diye düşünüyorum" dedi. Şahin, Anayasa değişikliği ile ilgili bir soruyu da cevaplayarak, "O konularda ben herhangi bir açıklama yapmamayım. Çünkü bakanlığımızın görev alanına giren bir konu değil. Grubumuz bir çalışma bildiğim kadarıyla yapıyor. Önümüzdeki günlerde herhalde çalışmanın sonucunu kamuoyuna açıklarlar" diye konuştu.