Saldıranlar sivil değil üniformasız asker

Çin’in Doğu Türkistan’da yaptığı akıl almaz vahşet, tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmaya başlıyor. Vakit’e konuşan Türkistan derneklerinin başkanları Urumçi’de yaşanan soykırımın detaylarını anlattılar.

Uygurlara saldıran ve sivil oldukları iddia edilenlerin büyük çoğunluğunun Çin polisi ve askeri olduğunu belirten Doğu Türkistan Vakfı Genel Sekreteri Hamit Göktürk; "Hepsinde tek tip sopalar vardı. Onlar üniformalarını çıkartan komünist Çin polisleriydi. Hepsi aynı boyda, aynı saç stiline sahipler, aynı tür giysileri var, aynı sopaları kullanıyorlar" diye konuştu.

Çin'in Doğu Türkistan'da yaptığı akıl almaz vahşet, tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmaya başlıyor. Vakit'e konuşan Türkistan derneklerinin başkanları da Doğu Türkistan'da yaşanan soykırımın detaylarını anlattılar.

Vakit'e konuşan Doğu Türkistan Vakfı Genel Sekreteri Hamit Göktürk, şok açıklamalarda bulundu. Uygurlara saldıran ve sivil oldukları iddia edilenlerin büyük çoğunluğunun Çin polisi ve askeri olduğunu belirten Göktürk; "Hepsinde tek tip sopalar vardı. Onlar üniformalarını çıkartan komünist Çin polisleriydi. Hepsi aynı boyda, aynı saç stiline sahipler, aynı tür giysileri var, aynı sopaları kullanıyorlar" dedi. Bilindiği gibi Çin polis ve askerinin ardından sivil oldukları iddia edilen 10 bin civarında Çinli de Uygur mahallelerine saldırmış, genç kızların başlarını kesmiş ve yüzlerce Müslüman'ı katletmişti.

KARDEŞLERİMİZİ DİREKT İDAM EDECEKLER
Göktürk; "İtalya'daki G-8 toplantısına katılmayarak kaçar gibi ülkesine dönen Çin Devlet Başkanı, daha havaalanında kanları donduracak bir açıklama yaptı. Zalim adam; 'Hepsini idam edeceğiz' dedi. Yargılamaktan filan bahsetmiyorlar, kardeşlerimizi direkt idam edecekler" diye konuştu. Yargılamanın da kâr etmeyeceğini belirten Göktürk; "Çin'de askerî yargı var. Sivillerle aynı şekilde yargılanmıyorlar. Bu da onları yargılamayı imkânsız kılıyor" şeklinde konuştu. Diğer taraftan kukla hükümet başkanı Nur Bekri'nin açıklamalarına da değinen ve Doğu Türkistan'da idareci olmak için işbirlikçi olunması gerektiğini dile getiren Göktürk, şunları söyledi: "Aksi halde görevli olma şansınız yok. 1985'te Türkiye'ye gelen İsmail isimli yönetici Türk yöneticilerden sadece tarımı geliştirmek için yardım istediği gerekçesiyle daha Türkistan'a dönmeden görevinden alındı."

ÇİN, TÜRK MEDYASINI DA YÖNLENDİRMEYE ÇALIŞIYOR
Doğu Türkistan Maarif Derneği Başkanı Hidayetullah Oğuzhan da, Çin'in yaptığı inanılmaz medya kirliliğine dikkat çekti. Çin'in Türk medyasını da yönlendirmeye çalıştığını dile getiren Oğuzhan; "Olayları etnik bir olay gibi lanse etmeye çalışıyorlar. Özellikle Sincan dedirtiyorlar. Orası Doğu Türkistan'dır. Olayları etnik çatışma ve Uygurlu Müslümanlar başlatmış gibi veriyorlar" dedi. Türkistan'ın Filistin, Irak ve Keşmir gibi Müslümanların gündemine taşınması gerektiğini dile getiren Oğuzhan; "Biz ümmetin bir parçasıyız, lütfen yanımızda olun" diye konuştu. Oğuzhan, şöyle devam etti: "Çin gerçekleri saklamaya çalışıyor, fakat daha olayların başlangıcında 200 kardeşimizi şehit ettiler. Kızlarımızı parçalıyorlar. Eğer orada bir büyük soykırım yoksa neden dünya ile bağlarını kestiler? Neden internet ve telefonları kapattılar? Benim de kızkardeşlerim orada. Haber alamadım hâlâ."

ÇİN'DEN BÜYÜK PİŞKİNLİK
Çin ise pişkinliğini devam ettiriyor. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Qin Gang, Doğu Türkistan'da meydana gelen olayların BM Güvenlik Konseyi'nde ele alınması için sebep bulunmadığını söyledi. Sözcü, Pekin'de düzenlediği olağan basın toplantısında, Türkiye'nin konuyu Güvenlik Konseyi'ne götürmesi ihtimaliyle ilgili soruyu cevaplarken, bunun Çin'in iç işi olduğunu belirtti. Qin, ülkenin bütünlüğü, etnik dayanışma ve sosyal istikrarın sağlanması için diğer ülkelerden anlayış ve destek beklediklerini kaydetti.

ÇİN KAMUOYUNUN VİCDANI BİLE SIZLADI
Doğu Türkistan'daki vahşet bazı Çinli basın yayın organlarının vicdanlarını bile yaraladı. Yurt dışında Çince yayımlanan gazetelerde yer alan yorumlarda, olaylar kınandı ve Çin'de yaşayan tüm milliyetlerden halka dayanışma içinde toplumsal istikrarı koruma çağrısında bulunuldu. Çin Uluslararası Radyosu'nun (CRI) haberine göre, Japonya'daki Çinli göçmenler tarafından yayımlanan "Rıben Giaobao" adlı gazetenin dünkü sayısında yer alan yorumda, milli dayanışmayı bozan şiddet olayı sert bir dille kınandı. Gazetede, "56 kardeş milliyete sahip Çin'de, gerek Han ve Uygur, gerekse diğer milliyetlerin hepsinin, Çin ailesinin üyeleri olduğu" ifade edilerek, milli dayanışmanın korunmasının, her Çinlinin sorumluluğu ve yükümlülüğü olduğu belirtildi.

AKŞAM ÜSTÜ GENE SALDIRDILAR
Stratejik noktalara tahta barikatlar kuran Uygur erkekleri, "Kendimizi koruyoruz" diyor. 20'li yaşlarındaki Turkonate isimli bir Uygur genci, Çinli polisin daha önce yaralanmış gençleri toplayarak bir yere götürdüğünü, daha sonra bu kişilerden haber alınamadığını dile getirdi.
Öte yandan; dün akşam saatlerinde Urumçi'nin Daşimir bölgesinde de bir çatışma çıktı. Uygur Türklerine saldıran Çinli polislere Türkler karşılık verdi. Vakit'e konuşan Türk bir iş adamı, "Şu anda dahi şehit veriyoruz, bu nasıl güvenliği sağlamadır? Onca asker takviyesine rağmen katledilen yine biziz. Biz şimdi bunca hazırlığın büyük bir katliama dönüşmesinden korkuyoruz. Çünkü Çinliler tüm güçleriyle buradalar" dedi.

KATLİAM BİTTİ, İNSAN AVI BAŞLADI
Bağımsız Doğu Türkistanlılar Birliği Genel Başkanı Abdulmecit Avşar, Urumçi'de yaşanan olaylara ilişkin "Doğu Türkistan'da katliam bitti, insan avı başladı" dedi. Avşar, yaptığı açıklamada, Çin güvenlik güçlerinin bin 500'e yakın Uygur Türkünü gözaltına aldığını bildirdi. Avşar, kendilerine ulaşan bilgilere göre, olayların şu anda yatıştığını, ancak asker ve polislerin özellikle Uygur kökenli erkekleri toplayarak gözaltına almaya başladığını belirtti. Abdulmecit Avşar, şunları kaydetti; "Çinli güçler katliamı bitirdiler, ancak şimdi de tek tek Uygur Türklerini yakalamaya başlamışlar. Yani Doğu Türkistan'da katliam bitti, insan avı başladı. Korku ve endişemiz tutuklananların idam edilmeleri."

ÇİN ASKERİ GÖVDE GÖSTERİSİ YAPIYOR
Çinli binlerce asker, Doğu Türkistan'ın savaş alanına dönen merkezi Urumçi'de, "gövde gösterisi" yapıyor. Silahlı ve zırhlı ağır araçların oluşturduğu konvoylar kilometrelerce uzanıyor. Helikopterler, çatıların sadece birkaç metre üstünden geçerek alçak uçuşlar yapıyor ve uyarıcı broşürler bırakıyor. Bazı askerî araçlarda Çince, "Ayrılıkçılar ülkeye ve onun insanlarına felaket getirir" ifadeleri dikkat çekiyor. Çinliler, askerlerin kentteki varlıklarından memnun olsa da, Uygur Türkleri endişe içinde. Adila ismindeki bir Uygur kadını, "Bu askerler bizi korkutuyor, zaten bu amaçla gelmişler. Bu kadar çok askere karşı biz ne yapabiliriz ki?" diye tepkisini dile getiriyor.

Asya Haberleri

Rusya'dan İran'a 'saldırı' istihbaratı iddiası!
Kremlin, Seyyid Nasrallah'ın suikastını kınadı: Bu, bölgeyi ciddi şekilde istikrarsızlaştıracak
İran Rusya'ya füze verdi mi? Kremlin'den açıklama
Hindistan siyonist kardeşlerinin yolunda! Müslümanlar için skandal bir adım daha...
Hindu Raksha Dal teröristleri Müslümanlara saldırdı