Gülen, herkul.org sitesinde önceki gün “Yolsuzluk” başlığıyla yayınlanan son sohbetinde şu ifadeleri kullandı: "...eğer hakikaten bu olumsuz şeylerin üzerine giden arkadaşlar, kimse onlar tanımıyorum, binde birini bile tanımıyorum... Bu işin üzerine, ‘Hukukun ve aynı zamanda sistemin, dinin ve aynı zamanda demokrasinin gerektirdiği şeyler bunlardır’ deyip, arınma adına, yıkanma adına, temizlenme adına, kirlerin öbür tarafa kalmasına meydan vermemek adına bir şey yaparken dinin ruhuna aykırı bir şey yapmışlarsa, bize de nisbet ediyorlar, dolayısıyla ben bizi de onların içinde görerek diyorum... Dinin ruhuna aykırı bir şey yapmışlarsa, yaptıkları şey Kur’an’ın temel disiplinlerine aykırıysa, Sünnet-i Sahiha’ya aykırıysa, İslam’ın hukukuna aykırıysa, modern hukuka aykırıysa, günümüz demokratik telakkilere aykırıysa Allah bizi de onları da yerlerin dibine batırsın, evlerine ateş salsın, yuvalarını başlarına yıksın. Ama öyle değilse, hırsızı görmeden hırsızı yakalayanın üzerine gidenler, cinayeti görmeyip de masum insanlara cürüm atmak suretiyle onları karalamaya çalışanlar... Allah onların evlerine ateşler salsın, yuvalarını yıksın, birliklerini bozsun, duygularını sinelerinde bıraksın, önlerini kessin, bir şey olmaya imkan vermesin.”
TAYYAR'DAN YANIT GELDİ
Milliyet.com.tr'de yer alan habere göre, AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar ise Gülen'in sözlerine twitter'dan yanıt verdi. Tayyar, “Cemaate en büyük darbe bedduadır; görevden almalar hocaefendinin bedduası kadar yıkıcı değildir” dedi.
EMNİYET'İN YASAK KARARINI YORUMLADI
Şamil Tayyar, gazetecilere Emniyet yasağı içinse şu ifadeleri kullandı: Emniyetin gazetecilere kapıyı kapatması da savcı Öz'ün gazeteci akreditasyonu da doğru değildir! Bu arada fitneciler kapı kullanmıyor zaten!